11.07.2015 Views

2001 Senesi "Gönül Bahçesi" Yazıları - Mehmet Oruç

2001 Senesi "Gönül Bahçesi" Yazıları - Mehmet Oruç

2001 Senesi "Gönül Bahçesi" Yazıları - Mehmet Oruç

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Yine yıllardır halkın kurban derilerini toplayan T.H.K niçin kesim yerleri tesisetmiyor? Her nimetin bir külfeti olacaktır. Hiçbir şey karşılıksız olmaz.Bunca yıldır sağladığı nimete karşılık T.H.K niçin bu külfete katlanmıyor?Basın gerçekten samimi ise, bir aksaklığı gidermek istiyorsa ilgilikuruluşlara yüklenmesi gerekir. Fakat hep gariban vatandaşın üzerinegidiliyor. İlgili mercilere yüklenmeyip, çaresiz halka yüklenmek; onunmanevi değerleri ile inancıyla alay etmek insafa sığmaz. Busamimiyetsizliği, iki yüzlülüğü gösterir. Gerçek niyetleri, her fırsatta olduğugibi burada da gizli din düşmanlığı... Maksat, üzüm yemek değil bağcıyıdövmek...Haset eden mesut olamaz! 23.3.<strong>2001</strong>İnsanoğlu içinde bulunduğu rahat ortama çok kısa zamanda adapteoluyor, çok hızlı değişiyor. Eski günlerini hiç yaşamamışcasına çabukunutuyor insan. Makam, mevki, mal, mülk, zenginlik... insanı bambaşka birinsan yapıyor çoğu zaman.Halbuki, bunlar Allahü teâlânın diğer insanlara hizmet etmesi içinverdiği güzel nimetlerdir. Aynı zamanda bir imtihan vasıtasıdır bunlar.Nimet sahibi kimseler, önceki hallerini unutup kibir ve gurura kapılırlarsa,esas gayesini unuturlarsa imtihanı kaybederler. Bunun sonucu olarak da,hem dünyaları, hem de ahıretleri perişan olur.Kişi, bunların kıymetini bilerek yerinde kullanırsa, katlanarak çoğalırbu nimetler. Kıymeti bilinmezse elden çıkar. Bununla ilgili olarak,Mesnevî’sinde ibretli bir olay anlatır Mevlânâ hazretleri:Bir av seferinde, mert ve cesur bir köy delikanlısı olan Ayaz’la tanışırSultan Mahmut. Ayaz, hâl ve hareketleriyle çok memnun eder kendisini.Bunun için alıp saraya getirir onu.Saray elbiselerini giyince, Ayaz’ın ilk işi, köyden getirdiği çarığını veabasını, sarayın bahçesinde kuytu bir yerde bulunan küçük bir kulübeyeasmak olur.Kısa zamanda saraya intibak eder Ayaz. Konuşmaları, teklifleri ileSultanın sohbet arkadaşı olur. Sonra, üçüncü vezir, ikinci vezir derkenbirinci vezirliğe kadar yükselir.Fakat hiçbir zaman aslını eski günlerini unutmaz. Bu başarısını,Sultanın yanındaki değerini; aslını ve eski günlerini unutmamasına bağlar.Diğer vezirler ise, eski günlerini unutup zevk safaya dalarlar. Buyüzden de Ayaz’la ters düşerler. Çünkü kendileri tamamen artık başkadünyanın insanları olmuşlardı. Makam mevki yarışı başlar. Ayaz’ın sadeliğidevamlı rütbesinin yükselmesi içlerindeki hased ateşini körükler. Bunun içinde huzursuzdurlar, sıkıntı içindedirler. Aksi zaten mümkün olmazdı. Çünküpeygamberimiz, “El- hasud la yes’ûd “ yani haset eden mesut olamaz,buyurmuştur.Şimdi hasetçilerin tek düşüncesi Ayaz’ı Saraydan uzaklaştırmak...Bunun için de devletin işlerini bırakırlar, devamlı Ayaz’ı takip edip bir açığını

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!