Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
Rusya Müslümanlarının 3. kurultayında kadınların seçme ve seçilme haklarına dair teklifler ileri sürmüş<br />
ancak bu teklif itiraz edilerek geri çevrilmiştir. Uzun mücadelelerden sonra kadınların seçim hakları, İslam<br />
kanunlarına uygun olarak programa kabul edilmiştir (Aliyeva, 2010: 73).<br />
Azerbaycan aydınları Rusya’da eğitim almış gençlerdi. Bu gençlerin içerisinde H. Z. Tağıyev’in<br />
desteği ile eğitim almış iki kadının (Hanife Hanım Melikova ve Şefige Hanım Afandiyeva) olması<br />
Azerbaycan Kadın Aydınlanma Harekâtına altın harflerle yazılmış bir gelişmedir. (Mirzazade, 2006: 56).<br />
H. Z. Tagiyev yurt dışında eğitim almak üzere gönderilen gençlere üç şart koyarmış: I. Git, oku ve geri<br />
dön; II. Çalış ve benim paramı geri ver; III. Ve en önemlisi Müslüman bir kız ile e vlen.<br />
Bundan başka, 23 Şubat 1917’de Geçici Komite, Çar II. Nikola’dan tahttan inmesini talep etti ve<br />
sonuçta 300 yıllık Romonov Hanedanı ve Rus monarşisi sona erdi. Yeni hükümetin ilk faaliyetlerinden<br />
biri; imparatorluk sınırları dahilinde ki, Rus olmayan etnik gruplar üzerindeki dinî ve millî kısıtlamaların<br />
sona erdi (Yeşilot, 2010: 25). 1917 yılının Şubat Devrimi Azerbaycan’da da değişikliklere yol açmıştır.<br />
Bu değişimlerin hızlanmasında ise başrol kadınların olmuştur. 15-20 Nisan 1917 yılında Bakü’de<br />
gerçekleştirilen Kafkas Müslümanları Kurultayı’nda Şefige Hanım Afendizade ve Sara Hanım<br />
Talışhanova’nın başı açık, çarşafsız kürsüye çıkmaları katılımcılar tarafından alkışla karşılanmıştır. O<br />
zamanın Açık Söz gazetesi katılımcıların; Yaşasın Hüriyeti-nivsan sesleri alkışlarla söylüyordular. Bu<br />
olay o zamanın müftüsü ve diğer ilahiyatçılarının hiç hoşuna gitmemiştir. Duruma itirazlarını<br />
bildirmişlerdir. Buna karşılık, Müsavat Partisi’nin 1917 yılının nisan ayında gerçekleştirilen birinci<br />
kurultayında kabul edilen bir maddeye göre kadınların erkeklerle aynı haklara sahip olarak eşit olması,<br />
‘dinle, cinsiyetle ve ırkla’’ ilgili tüm maddelerin kaldırılması talep edilmiştir (Aliyeva, 2010: 75).<br />
Daha sonra, ilk Azerbaycan devleti M. E. Resulzade, Fatali Han Hoyski ve 11 bakan tarafından<br />
Gence şehrinde kuruldu. Osmanlı devleti dışında ne bölge ne de dünya güçleri bu meseleye sıcak<br />
bakmıyorlardı (Bu dönem Bakü şehri Ermeni komutanları tarafından işgal edilmiştir). Bu yeni devlet<br />
dönemin şartlarının çok ötesinde, gelişmiş ve demokratik bir yapıya ve hukuk çerçevesine sahiptir. Bunun<br />
en çarpıcı örneklerinden biri kadın ve erkek eşitliğinin kanunlarda yer alması ve Şark dünyasında ilk olarak<br />
karışık eğitim (kız ve erkekten oluşan sınıf) sistemine geçilmesidir. (Resulzade ve Haghdar, 2016: 75).<br />
1918 yılında şarkta Azerbaycan Cumhuriyetinin kurulması ile ‘Kadın Harekâtı’ daha da hız kazanmaya<br />
başlamıştır.<br />
1918-1920 yıllarında Azerbaycan’ın aydın kadınları: Maryam Hanım Bayramalibayova Lankaran’da,<br />
Gövhar Şövkiyye Şamahı’da, Büldül Kazımova Gedebey’de, Firuze Ağayeva, Yagut Ağayeva Gence’de,<br />
Seide Şeyhzade, Rahile Hacıbabayeva, Sara Vezirova, Hanife Hanım Melikova, Zerri Şahtahtinskaya ve<br />
başkaları Bakü’de halkın aydınlanmasında büyük işler görmüşlerdir.<br />
Azerbaycan Cumhuriyeti’nin kurucusu ve Cumhurbaşkanı M. E. Rasulzade ‘Asrımızın Siyavuşu’ adlı<br />
eserinde kadın ve erkeklerin eşit olduğunu; eğitim, basın-yayın, sağlık kurumlarında erkeklerle beraber<br />
çalışmalarında bir sakınca görmediğini aksine tüm bunların kadınların hakkı olduğunu yazar (Resulzade,<br />
2013: 110). Resulzade nüfusun eğitilmesinde öğretmenlerin önemini anlamış ve onların Gence’de toplantı<br />
yapmak istemesini destekleyerek buna engel olmaya çalışan sosyalistleri sert bir dille eleştirmiştir.<br />
Belirtilmelidir ki, öğretmenlerin 1907 yılında Gence’de yapmak istedikleri toplantı bazı zenginlerin ve<br />
müftülerin karşı çıkması sonucunda yapılamamış ve ancak daha sonra Bakü’de gerçekleştirilebilmiştir.<br />
M. E. Resulzade kötü insanların halkın uyanmasından korktuğunu ve bu yüzden ‘öğretmenlerin insanlar<br />
arasında fitneçiliğe’ söylemeye başladıklarını yazıyor. Öğretmenlerin toplantı yapmasından endişe<br />
edenleri Resulzade sert şekilde eleştirmiş ve onları Gence’de olan olaylar için sevinmemeye çağırmıştır:<br />
“Öğretmenler öldü diye müftüler seviniyor ve bayram ediyorlardı! Nicat Vakfı çalışıp, ikinci öğretmenler<br />
toplantısının Bakü’de yapılması için izin aldı. Bırakalım aydın<br />
17