marketing europe & anatolia Sayı: 073
marketing europe & anatolia, ekonomi, medya, reklam, iletişim ve pazar alanında aylık olarak yayınlanan bir e-dergidir. marketing europe & anatolia’da reklamcı Nurgül Eryıldır Günay'ın kelebek etkisi yaratan ve Yönetmen Abdullah Ekşioğlu'nun adresini bilen yazılarını okuyabilir, ilgi çekici röportajları, haberleri, reklam kampanyaları künyelerini, kültür – sanat ya da gezi gibi sayfaları da bulabilirsiniz. marketing europe & anatolia Ekşioğlu Medya Grup tarafından yayınlanmaktadır.
marketing europe & anatolia, ekonomi, medya, reklam, iletişim ve pazar alanında aylık olarak yayınlanan bir e-dergidir. marketing europe & anatolia’da reklamcı Nurgül Eryıldır Günay'ın kelebek etkisi yaratan ve Yönetmen Abdullah Ekşioğlu'nun adresini bilen yazılarını okuyabilir, ilgi çekici röportajları, haberleri, reklam kampanyaları künyelerini, kültür – sanat ya da gezi gibi sayfaları da bulabilirsiniz. marketing europe & anatolia Ekşioğlu Medya Grup tarafından yayınlanmaktadır.
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
Gezi<br />
lar zemini kaygan hale getirmiş. Araçların<br />
çoğunluğu, kendilerini vinçleyerek<br />
çıkmak zorunda kaldılar. Rampa, trekkingçiler<br />
için bile oldukça dik idi. Uzun<br />
bir süre oradan çıkmaya çabalayan<br />
arakadaşlarımızı izledik. Türk ekipler<br />
çıktıktan sonra da seyirci noktasından<br />
ayrıldık. Rüzgardan sersemlemiş bir<br />
şekilde şehir merkezine döndük. Sonra<br />
da Bulgaria Bulvarı’ndaki Friend Bar<br />
& Dinner denen mekandaki arkadaşlarımızın<br />
yanına gittik. Friend Bar &<br />
Dinner, çok şık bir mekan. Hep birlikte<br />
biramızı içip sohbet ettikten sonra yemek<br />
için Mehana Stenata’ya (Механа<br />
Стената ) gittik.Mehana Stenata, nehirin<br />
diğer tarafında bulanan kocaman bir<br />
restaurant. Bir de gittik ki bütün offroad<br />
camiası orada. Biz de ekibe katılıp,<br />
oturduk masalara. Masalarda küçük bir<br />
araştırma yaptıktan sonra en lezzetli<br />
şeyin ızgara ciğer olduğuna karar verip,<br />
ondan sipariş verdim.Bulgaristan’da bir<br />
çok mekanda sigara içmek serbest.<br />
Mehana Stenata da buna dahil. O yüzden<br />
içerisi hem duman altı hem de canlı<br />
müzkten dolayı çok gürültülü. İnsan ne<br />
konuştuğunu duyuyor ne de konuşabiliyor.<br />
İnsanlar oraya sohbet etmeye değil<br />
daha çok eğlenmeye ve oynamaya<br />
geliyor. Piyanist şantör kardeş, bizleri<br />
görünce, üç beş tane de Türkçe şarkı<br />
Araçlar aşağıdan yukarı<br />
çıkmaya çalışıyorlar<br />
ama etap oldukça zor.<br />
söylemeyi ihmal etmedi.<br />
Yemeklerimizi yiyip, şarabımızı içip,<br />
goy goyumuzu da yaptıktan sonra mekandan<br />
çıktık. Ancak kimsenin otele<br />
gidip uyumaya niyeti yok. Mekandan<br />
daha önceden ayrılan arkadaşlarda<br />
edindiğimiz bilgiye göre çoğunluk Aura<br />
Club’daymış. Biz de haliyle oraya gidiyoruz.Aura<br />
Club, daha çok 18 – 25 yaş<br />
arası gençlerin takıldığı bir mekan. Ancak<br />
o akşam mekanın yarısı o gençler<br />
diğer yarısını da offroad camiası dolduruyordu.<br />
İçerisi inanılmaz kalabalık,<br />
dumanaltı ve gürültülü. Nefes almak<br />
bile zor. Bir de masalarda dolaşan<br />
dansçı ablalar var. Biraz da et pazarını<br />
andırıyor ortam :( Duman ve gürültüye<br />
daha fazla dayanamayıp ortamı terk<br />
ediyorum.Ertesi gün bir kaç arkadaşla<br />
şehir merkezindeki sabit pazarı gezmeye<br />
gidiyoruz. Kırcaali Semt Pazarı,<br />
Bedesten’i andıran bir binanın içinde<br />
yapılıyor. Pazarda kasap, baharat,<br />
mevye, sebze, tohum vs. ne arasanız<br />
var. Bizim paramız sürekli değer kaybettiği<br />
için Pazar fiyatlarını yüksek bulduk.<br />
Bulgaristan, Türkiye’nin 30 yıl önceki<br />
haline benziyor. Henüz kapitalizm<br />
Türkiye’yi ele geçirmeden önceki haline.<br />
Paraları bizden kıymetli ama yine<br />
de yokluk var. Komünizmin etkileri hala<br />
sürüyor. Halkın ekonomik seviyesi oldukça<br />
düşük. Bunu Pazar ve çevresinde<br />
çok net görebiliyorsunuz. Pazarın<br />
dış tarafında tezgahlar var. Oralarda da<br />
ikinci el eşyalar satılıyor. El aletleri var<br />
mesela ama çoğunluğu kir pas içinde.<br />
Büyük bir ilgiyle pazarı gezdikten sonra<br />
arkadaşlarla yollarımız ayrılıyor.<br />
Ben biniyorum arabaya ve keşfe çıkıyorum.<br />
İlk rotam Zimzelen Köyü’ndeki<br />
Gelin Kayaları. Navigasyona rotayı<br />
yazıp çıkıyorum yola. Zimzelen Köyü<br />
merkezden 5 km uzaklıkta. Ancak yol<br />
çok bozuk olduğu için ulaşmak biraz<br />
yavaş oluyor :)<br />
Gelin Kayaları, köye varmadan önce<br />
yolun solunda kalıyor. Aracı yola park<br />
edip yaklaşık 800 metre yürümek gerekiyor.<br />
Benden başka araç olmadığı için<br />
arabayı park edip giderken biraz tedirgin<br />
oluyorum. Ne de olsa komşu, çalıntı<br />
yedek parçalarıyla ünlü. Dönüp de arabayı<br />
tek parça halinde bulamamak da<br />
var. Kafamda deli sorular tırmanıyorum<br />
Gelin Kayalarına :)<br />
Gelin Kayaları’ nın ilginç bir hikayesi<br />
var. Bana, Fransız komedya yazarı<br />
Moliere’in ünlü eseri , Cimri’yi çağ<strong>marketing</strong><br />
<strong>europe</strong> & <strong>anatolia</strong> /41