28.12.2019 Views

İstikbal Dergi Aralık Sayısı

İstikbal Gazetesi aylık yayını olan İstikbal Dergi Aralık Sayısı Yayınlandı

İstikbal Gazetesi aylık yayını olan İstikbal Dergi Aralık Sayısı Yayınlandı

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Sabah sabah sizin geleceğinizi duyunca

bir an da heyecan yaptım. Hiç

beklemiyordum. Koştur koştur evden

nasıl çıktım bilmiyorum.

(Gülüyor) Yok canım, heyecana

gerek yok.

Uğur Polat denilince benim kafamda

karizmatik biri canlanıyor. Kendisinden

dinlemek deriz nasıl biri

olduğunu? Gergin midir mesela?

Yok, gergin biri değilim ama canımı

sıkan şeylere tabi ki öfkeleniyorum.

İçimde küçük patlamalar yaşıyorum.

Bazen onları dışarıya da vuruyorum

ama bazı olaylar karşısında sakin kalmak,

sindirip tepki göstermek daha iyi

oluyor. Yaşlandıkça, olgunlaştıkça bunu

daha iyi anlıyorum. Eskiden daha sık

patlamalarım oluyordu

ama yaşla doğru orantılıymış.

“SOSYAL MEDYA

KULLANMIYORUM”

Sosyal medyayı

nasıl buluyorsunuz?

Vakit geçiriyor musunuz?

Ben sosyal medyayı

hiç takip etmiyorum, hiç

kullanmıyorum. Sosyal

medyada yokum yani.

Karşı mısınız peki?

Hiç karşı değilim

ama benim ilgi alanım

değil.

“ÇOK SIK GELİR-

DİM ESKİŞEHİR’E…”

Eskişehir’e daha

önce geldiniz mi?

Geldim tabi. 2000’li

yılların başında burada 3 yıl Anadolu

Üniversitesi’nde Devlet Konservatuarı

Tiyatro bölümünde hocalık yaptım. 3 yıl

gittim, geldim. Anadolu Üniversitesi’nin

düzenlediği sinema günlerine katıldım

sık sık. Ayrıca babam buralı ve çocukluğumda

çok sık gelirdim Eskişehir’e…

Peki, Eskişehir’i nasıl anlatırsınız?

Çok büyük bir değişim içinde… Çocukluğumdan

bugüne 2019 yılına baktığımda

çok büyük bir değişim içinde…

Bunda da Yılmaz Bey’in büyük bir katkısı

var. Büyükerşen’in… Bir üniversite

kenti olması bir dinamik getiriyor

şehre… Yazın nasıl oluyor, okullar kapanınca

nasıl oluyor bilmiyorum ama daha

çok kışın görüyorum burayı… Çok güzel

binalar var, çok güzel bir şehirleşme var.

Her gelişimde şaşırıyorum.

“PORSUK KENARINDA GEZERİM”

Eskişehir’e geldiğinizde en çok

hangi mekânlarda vakit geçirirsiniz?

Malumunuz hep Çarşı’da gezerim.

Porsuk kenarı ve civarındaki mekânları

tercih ediyorum. Geldiğimde hep üniversitede

olduğumuz için ve bütün gün ders

yaptığımız için çok gezme fırsatımız olmuyordu

tabi. Sabah gelip akşam dönüyorduk

İstanbul’a… Devlet tiyatrosunda

oyunlarım olduğu için kalamıyordum

çok uzun… Ancak Pazartesi günleri boş

günümüz olduğu için o güne sıkıştırıyorduk

dersleri… Bütün gün ders yapıp dönüyorduk

akşam… Çünkü ertesi günü

oyun vardı. Çok fazla gezme şansımız olmadı

ama bugün böyle güneşli bir gün.

Bugün gezeceğiz herhalde…

“YENİ PROJE YOLDA”

Tiyatroya devam mı peki?

Devlet tiyatrolarından emekli

oldum. Tiyatroyu 3 yıldır yapmıyorum.

Tabi ki illa ki olacak ama bu ara daha

çok sinema filmi yapıyorum. Yeni iki

film bitirdim. Biri ‘Soluk’ diğeri ‘Aşk tesadüfleri

sever…’ Soluk Özkan Yılmaz’ın

çektiği ilk film… Eskişehir Anadolu Üniversitesi

Sinema Televizyon mezunu…

Bugüne kadar hep önemli yönetmenlerin

prodüksiyonluğunu yapmıştı. Şimdi

ilk kendi filmini çekti. Antalya Altın Portakal’da

gösterimini yaptı. Sonra yeni bir

proje var ona başlayacağım… ‘Anadolu

Leoparı’ diye… Heyecan öyle devam

ediyor.

RÖPORTAJ

Özge Zaim Sarıoğlu

“DİZİ SEKTÖRÜNE ARA VERDİM”

Dizi sektörü nasıl gidiyor?

Dizi sektörüne ben biraz ara verdim.

Malum nedenlerden dolayı… Çok uzun,

çok uzun, çok uzun… Çok yorucu… Eski

tahammülüm de kalmadı. 7/24 çok uzun

senaryolar yazılıyor. Birbirine benzemeye

başladı. Çünkü artık konu bitti,

deniz bitti. Artık uyarlamalar yapılıyor

biliyorsunuz. Özellikle Kore dizilerinden

uyarlamalar yapılıyor. Televizyon çok

bana göre değil açıkçası… Sinemayı daha

çok seviyorum. Başlıyor ve bitiyor en

azından… Sonunu biliyorum, ne olacağını

biliyorum, karakterin nasıl gelişeceğini

biliyorum. Öbür türlü bilmiyoruz. Nasıl

yazarlarsa öyle oynamak zorundayız. Sinema

daha iyi…

“DONANIMLI OYUNCULAR

YETİŞİYOR”

Son günlerde takip ettiğiniz, beğendiğiniz

bir oyuncu var mı?

Bir çok isim var. İsim verirsem diğerlerine

haksızlık olur, çok yetenekli,

pırıl pırıl, donanımlı oyuncular geliyor.

Sadece oyunculuk da

değil güzel şarkı söylüyorlar,

enstrüman çalıyorlar,

dil biliyorlar. Bu

bir oyuncu için çok

önemli.

Tam tersi, kendini

hiç geliştirmeyen bir

oyuncu kitlesi de yok

mu? Herkesin oyuncu

olduğu bir dönemdeyiz

sanki…

Olmaz mı? O Türkiye’de

kaçınılmaz bir

son maalesef… Ama

güzel olacak inşallah…

“AŞK HER ŞEYE

DUYULMALI”

Günümüzde iyice

yaygınlaşan şiddet

içerikli diziler hakkında

ne düşünüyorsunuz?

Şiddet içerikli dizi ve filmler çocuk

ve gençleri olumsuz yönde etkiliyor. Bir

yere kadar bu da bitecek, sonra başka

bir furya başlar bu iş böyle. Gazetelerde

3. sayfa haberlerini okuyoruz. Özellikle

çocuklar ve genç yaştakiler etkileniyor

ama bu da bitecek…

Çok fazla zamanınızı almak istemiyoruz.

Son olarak Uğur Polat’a göre

‘aşkın’ tanımı nedir?

Olmazsa olmaz tabi… Aşk sadece sırf

bir karşı cinse duyulan duygu değildir.

Tabi ki bu da hoş bir şey de bence aşkı

her şeye duymak lazım. Hayata dair bir

aşk gerekiyor. O olmazsa zaten niye yaşıyoruz?

Niye varız?

Çok teşekkür ediyoruz Uğur Bey…

Ne demek… Ben teşekkür ediyorum

sizlere…

17

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!