You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
Makale
Hayat, Yalan ve Başarı
İstesek de istemesek de, akümüz her gün boşalıyor.
Yeniden doldurmak için okumaktan ve üretmekten
başka yol yok. İkisi de enerji birikimini arttırıyor. Okurken
bir de ne göreyim, insanların % 91’i yalan söylermiş.
Amerika’da çok okunan Zig Zaglar’ın iddiası bu. Yine
onun verdiği bir bilgiye göre, Fortune 500 listesindeki
firmaların tepe yöneticilerinin % 91’i inanan, moral
değerlere sahip insanlarmış. Yani, başarılı insanların
hayatlarını sağlam bir moral temele dayadıklarını iddia
ediyor. Birbiriyle çelişen bu iki doksan birden hangisi
doğru?
Bizdeki oranlar hakkında bir fikrim yok. Ancak, basit
gözlemler bile, bizde de insanların birbirlerine karşı yeteri
kadar dürüst olmadıklarını gösteriyor. İnanç dünyalarını
bilmek ise pek kolay değil.
En basitinden bir alış-veriş sırasında insanların
söylediklerini bir tartın yeter. Alıcı da olsa, satıcı da
olsalar durumu kendi lehine çevirmek için açık ve dürüst
olmuyorlar. En dürüstü bile bazı bilgileri saklamak
suretiyle gerçekleri çarpıtmaya çalışıyor.
Yalan her yerde var. Komedyenler bile yalandan medet
umuyor. Belirli tipleri ya da kişilerin söylediği bir sözü,
önce söylendiği haliyle, sonra düşünüldüğü haliyle
dillendirdi mi, gelsin kahkahalar.
İnsanlar, başkalarının kendilerini nasıl görmelerini
istiyorlarsa, mesajlarını bu istikamette yeniden
şekillendiriyorlar. Reklamlar gerçeği ne kadar
yansıtıyor? Anne-babalar başka anne-babalara, satıcılar
müşterilerine gerçekleri mi aktarıyorlar? ‘Bazen doğruyu
söyleyip insanları üzmektense, gerçekleri gizlemek
daha yerinde olur. (Roger Bacon)’ demiyorlar mı?
İşte bu yazının temel sorusu, ‘Başarılı insanlar yalan
söyler mi?’ ‘Pazaryerinde başarı için yalandan medet
ummalı mı?’ Yalan, hayat ve başarı arasında nasıl bir
ilişki var?
Yalanla ilgili sözleri bir hatırlayalım. ‘Yalanının ortaya
çıkmasını istemeyen hiç yalan söylemesin.’ ‘Yalan
kartopuna benzer, yuvarlandıkça büyür.’ (Martin
Luther) ‘Yalan çiçeklenir ama meyve vermez’, bir Afrika
atasözüymüş. (Ali Polat, Üç Bin Yıllık Birikim, İstanbul,
2001) ‘Yalan söyleyerek insanları kandırdığını sanan,
aslında kendini kandırır.’ ‘İnsanla hayvan arasındaki
fark, konuşmak ve yalan söylemektir.’ (Anatole France).
‘Doğru söze yalan karıştırmak, altına başka madenleri
karıştırmaya benzer, dayanıklılığı artarken değeri düşer.’
(Francis Bacon) Yalanı yalanla örtemezsiniz. (Bu da
benden)
Bu ülkenin insanları niye fakirleştiler sanıyorsunuz? Her
alanda kendisine söylenen yalanlar yüzünden. Yalanın
bir türlüsü olan kasıtlı (bilinçli) cehalet, sonunda felaket
bir fakirlik getirdi. İş hayatı niye kilitlendi? İnsanların
birbirlerine güvenleri kaybolduğu için. İtimatsızlık niye?
Verilen sözler tutulmadı diye. Devlete, politikacıya,
işadamına, satıcıya güven duyulmuyorsa, sebep ne?
İnsanı öne çıkaran, ona değer veren bir pazarlama
anlayışı bu memlekette işletmelere hâlâ hakim
kılınamamışsa, bunun sebeplerinden biri, dürüstlüğün
yaygınlaşmaması.
Tekrar ediyorum, bu ülke, (kasıtlı) bilinçli cehaletle
mahvedildi. Bu cehalette payı olanlar utansın. İlmin
olmadığı ve planlı bir şekilde söndürüldüğü yerde,
cahillere, yalancılara ve soytarılara gün doğdu.
Bu günden tezi yok, herkes kapısının önünü temizlesin.
Pazaryerine çıkarken, dürüstlüğün meşalesini eline
alsın. Belki böylece aydınlık bir gelecek bekleme
hakkımız olur.
99