Güzel Yazı Defteri, sayı 3
Güzel Yazı Defteri, Tekirdağ Çorlu Mimar Sinan Anadolu Lisesinin resimli edebiyat dergisidir. Yazılar ve resimler özgündür.
Güzel Yazı Defteri, Tekirdağ Çorlu Mimar Sinan Anadolu Lisesinin resimli edebiyat dergisidir. Yazılar ve resimler özgündür.
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
Ayşe korkarak “Hayır, istemem!” diye
karşılık verdi. Adamlardan biri “Öyle ise
bizimle geliyorsun küçük hanım.” diye
bağırıp Ayşe’nin kolundan tutup sürüklemeye
başladı. Ayşe, adamın kolunu ısırıp
koştu. “Gel buraya seni küçük fare!”
diye bağırıp arkasından koşmaya başladı.
Ayşe, titreyen incecik bacakları ve eski
terlikleri ile tüm gücüyle koşuyordu.
Tüm gücüyle koşarken terliği koptu ve
Küçük Ayşe yere düştü. Kafası taşa vuran
Küçük Ayşe’nin, küçücük gözleri sıcak
öğle güneşine bakarken kapandı.
...Küçük Ayşe, içinde biraz su, bir parça
ekmek, iki dilim karpuz, bir parça zeytin
ve peynir bulunan çantasını aldı. Eski ve
yırtık terliklerini giyip Annesini öpüp
evden çıktı. Yolda eve kış için kömür
taşıyan yaşlı kadını gördü. Yaşlı kadının
elinden, içinde birkaç tane kömür bulunan
çuvalı aldı ve kendi sırtına yüklendi.
Yaşlı kadının evine kadar taşıdı. Yaşlı
kadın Ayşe’nin yanına geldi ve “Kızım
çok teşekkür ederim. Allah senden razı
olsun!” dedi. Ayşe yüzünde ufak bir tebessüm
ve ter ile oradan ayrılıp yola koyuldu.
...Ayşe, yorgun bir şekilde eve geldi. Üstünü
değiştirip peynir, zeytin ve karpuz
yedi. Daha sonra kırk dakika kadar uyudu.
Kalkıp çantasına atıştırmalık bir şeyler
koydu.
...Sonunda annesi ve Ayşe’nin çıkma
vakti gelmişti. Tam kapıdan çıkacakken
Hanım Ağa “Durun!” diye bağırdı. “Nereye
gidiyorsunuz! Daha kapının önünü
temizlemediniz.” dedi. Ayşe’nin annesi
“Hemen temizliyoruz hanımefendi.”
dedi ve temizlemeye başladılar. Ayşe’nin
üstü iyice ıslanmıştı, incecik kemikleri
titriyordu. Annesi kısılmış sesi ile “Tamam
kızım, sen eve git.” dedi. Ayşe “Hayır
anne! Gitmeyeceğim!” Bunun üzerine
annesi Ayşe’nin kolunu sıkıp “Sana
git diyorum!” diye azarladı Küçük Ayşe
ağlayan gözler ile evin yolunu tuttu.
...Ayşe ve annesi, konağı süpürüyordu.
Annesi, Hanım Ağa’nın çamaşırlarını
elleri ile yıkarken Ayşe ise yerleri paspaslıyordu.
Üstü başı ıslanmıştı Küçük
Ayşe’nin ve küçücük kolları titriyordu.
Annesine sürekli bağırıp çağıran Hanım
Ağa, Ayşe’nin yanına geldi, daha az önce
yıkadığı yere tükürdü, gülmeye başladı.
“Çok kötü silmişsin velet! Şimdi tekrar
sil.” dedi. Zavallı Ayşe gözlerinden damlayan
yaşlar ile tekrar siliyordu yeri. Hanım
Ağa ise ona bakıp gülüyordu.
...Küçük Ayşe’nin annesi her gün olduğu
gibi un çorbası pişiriyordu. Çorba pişmişti,
çorbayı aldı, yere bir gazete yaydı
ve çorbayı üstüne koydu. Kitap okuyan
Ayşe’yi yemeğe çağırdı. Ayşe yemek yiyordu,
annesi ise Ayşe’ye bakıp gülümsüyordu.
Ayşe “Anneciğim bir şey yemeyecek
misin?” diye sordu. Annesi “Canım
kızım, ben aç değilim, sen otur da yemeğini
ye.” dedi. Ayşe yemek yedikten sonra
yola çıktılar. Uzun bir yoldan sonra Hanım
Ağa’nın konağına vardılar.
...Ayşe eve geldi. Eline eski bir kitap alıp
okumaya başladı. Bu sırada annesi uyan-
ÇORLU MİMAR SİNAN ANADOLU LİSESİ / MAYIS 2020
81