Güzel Yazı Defteri, sayı 3
Güzel Yazı Defteri, Tekirdağ Çorlu Mimar Sinan Anadolu Lisesinin resimli edebiyat dergisidir. Yazılar ve resimler özgündür.
Güzel Yazı Defteri, Tekirdağ Çorlu Mimar Sinan Anadolu Lisesinin resimli edebiyat dergisidir. Yazılar ve resimler özgündür.
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
… Afrikalı, beyaz kalpli bir çocuk, başında
annesi. Çocuk bir deri bir kemik
kalmış, annesinin ise gözünden yaş bile
akamıyor. O göz yaşları ona lazım olacak
çünkü! Oğlunun susuzluğunu gidermek
için.
…Bir zamanlar bir çocuk varmış. Annesi
ona çorba pişirirmiş. Her gün aynı yabani
otlardan, aynı acı çorbayı pişirirmiş.
Annesi oğluna bu acı ot çorbasının onu
çok güçlü yapacağını, kuşların ona kanat
getireceğini söylermiş. Çocuk her gün
evinin çürük tahtalarının arasından dışarı
bakıp kuşları beklermiş. Ne masal ama!
I. Bölüm
Saat 12. Mert yataktan aniden fırladı.
Rüyasında küçük bir kız, şımarık bir çocuk,
trafik kazası, yaşlı bir adam ve Afrikalı
bir çocuk görmüştü. Bu şimdiye
kadar gördüğü en gerçekçi rüyaydı. Evde
sanki duvarlar üstüne geliyordu. Çok
üzgündü, ağlıyordu. İçinde bir huzursuzluk
vardı. Dışarıda onca dertli insan
varken ben nasıl evimde rahat otururum,
diye düşünmeye başladı. Yanına bolca
para aldı ve dışarı çıktı. Dışarıda kapının
yanında ona bakıp ağlayan zayıf düşmüş
bir köpek
gördü. Bu köpeği daha öncede görmüştü
lakin bakmadan geçmişti. Köpeğin yanına
oturdu ve biraz sevdi. Sonra ne yapabilirim
diye düşünmeye başladı. Sonra
markete gitti ve biraz et aldı ve köpeğe
verdi. Köpeği besledikten sonra parka
gitti. Parkta kalan evsizlere yemek alıp
dağıttı. Sonra yetimhaneye gidip yetimleri
sevindirdi.
Yolda, eve gelirken su satan çocuğa araba
çarpacakken kurtardı. Suları yere düşen
çocuk çok üzülmüştü. Bütün suları aldı
ve 300 tl verdi. Biraz ilerledi ve 300 tl’nin
az olduğunu düşündü, üzüldü. Sonra,
huzur evine gitti. Yaşlıların elinden
öptü. Yoldan geçen fakir bir çocuk gördü
ve önce çikolata alıp para verdi. Saat
gece 10 olmuştu. Ayakları çok acıyordu.
Kendi kendine “Benim derdim dert mi?”
dedi yüzünde ufak ama tatlı bir gülümseme
vardı. Eve geldi Babası onu azarladı.
Mert iyilik yapmak için evden çıktığını
anlattı. Babası Mert’e “Sen rahatsan sorun
yok! Niye başkalarını düşünüp kendini
yoruyorsun! Paran, malın, ailen her
şeyin var başkalarını düşünme artık!”
diye bağırdı. Mert ise “Dünyada onca
dert varken asıl ben rahat uyuyorsam
sorun var!” diye karşılık verdi. Babası
‘’Dünya’yı sen mi değiştireceksin!” diye
bağırdı. “Evet, ben değiştireceğim, biz
değiştireceğiz. Biz gençler olarak bu toplumu
değiştireceğiz, toplum da dünyayı
değiştirecek! Biz, Atatürk’ün güvendiği
gençliğiz. Atatürk bize güveniyor!” diyerek
karşılık verdi. Sonra odasına geçti
ve düşünmeye başladı. Ayakları çok ağrıyordu
ama mutluydu. Yaptıklarını düşünerek
mutlu oluyor ve kendi dertlerine
üzülmüyordu. Mutluluk göz yaşları akan
gözlerini yavaşça kapadı ve bir sonraki
gün yapacağı iyilikleri düşünmeye başladı.
Gece saat 12’de.
ÇORLU MİMAR SİNAN ANADOLU LİSESİ / MAYIS 2020
85