NYXmag SAYI 006
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
Kalemler ve Silgiler<br />
Cafer bey, yatağında doğrulup: " Ben! çok<br />
şanslıyım" dedi " Biliyor musunuz benim aşık<br />
olduğum kadın o. Ona aşık olduğumda köyde<br />
yaşıyordum. O da şehirde. Bütün bir yaz<br />
beklerdim ki gelsin. Bir gün bana "Zeliha köye<br />
geldi "dediler. Heyecandan ağaca tutundum,<br />
bayılmamak için... Artık torun sahibi olacağız<br />
nerdeyse, halen aşkım o "<br />
" Ne kadar şanslısınız Cafer Bey aşkınızla<br />
evlenmişsiniz, bu herkese nasip olmaz. "<br />
Yıldız, karı kocayı birbirlerine minnet ve<br />
sevgi dolu bakışlarla bırakıp odadan çıkarken<br />
Cafer Bey'in sözleri kulağında kaldı: "Aşk hiç<br />
vazgeçmemekti. Ben hiç vazgeçmedim"<br />
Öğleden sonrası çok yoğun geçti Yıldız’ın.<br />
Hastalarla ilgilenmelerinin arasında<br />
bitirmeye yakın olduğu kitap için son<br />
karalamalarını yapıyordu. Kitabının son<br />
sözleri kalmıştı. Bu sefer kararlıydı. Bitirip,<br />
yayınlamak istiyordu. Kitabının kahramanları<br />
sevgiden medet bulamayanların ve onların<br />
hikayesiydi. En iyi bildiği şey buydu çünkü. En<br />
iyi yazacağı şeydi de bu.<br />
Telefonunu bilmediği bir numara arıyordu.<br />
Yoğun tempodan cevap vermek istemedi.<br />
Israrlı aramaya artık cevap verme gereğini<br />
duyunca, yıllar öncesine ait sesi hemen<br />
tanıdı. Kısa bir süre sessiz kalıp, cevap<br />
verip vermemek arasındaki tereddütü<br />
geçince sesini kontrol altında tutarak cevap<br />
verdi. Telefondaki ses, tüm mahçupluğuyla<br />
görüşmek istediğini belirtiyordu. Önceden<br />
duyacağı cevapları bilircesine, hazırlıklı<br />
bir şekilde; nedenlerini, gerekçelerini,<br />
arka arkaya sıralıyordu. Telefondaki<br />
ses, tüm ısrarıyla aynı yerde ve akşam<br />
7 'de bekleyeceğini belirterek telefonu<br />
kapattı. Kafası karışmıştı. Cafer Bey'le eşi<br />
koridorda sevimli sevimli yürüyüşlerini<br />
yapıyorlardı. Cafer Bey'in esprili sözlerine<br />
eşi kahkahalarla karşılık veriyordu. Mesai<br />
saatinin nedense hiç bitmesini istemedi.<br />
Kafa karışıklığı devam ediyordu. Yüreği her<br />
zamanki oyuncağını isteyen çocuk gibi kımıl<br />
kımıldı.<br />
Telefonu yine ısrarla çalıyordu. Arayan bir<br />
kitabevi sahibi olan arkadaşıydı." Sana güzel<br />
bir haber vereceğim. Yayıncı arkadaş bu<br />
akşam dükkana gelecek. Kitabın hazırsa<br />
gelip bir görüş. Mutlaka ilgilenecektir<br />
yazdıklarınla." Heyecanlandı Yıldız. İçi ışıl ışıl<br />
oldu. Hemen laptopunu çıkardı kılıfından.<br />
Yazdıklarını günbegün laptopa aktarmıştı.<br />
Son cümleleri dışında, son düzenlemelerini<br />
yaparak tekrar bir gözden geçirdi.<br />
Hastaneden geç çıkmıştı. Her zamanki yer...<br />
Ne kadar yürüdüğünün farkında değildi ama<br />
kafenin, şimdi tam karşısındaydı... Uzaktan<br />
da olsa fark etti onu. Her zamanki masada<br />
oturuyordu. Adımları yavaşladı, kafeye doğru<br />
giderken... Kafenin önünde durdu; elindeki<br />
laptopu sıkıca tuttu ve yola baktı. Kitabevi<br />
100 metre ilerdeydi. Uzaktan dahi olsa, içi<br />
ışıl ışıl görünüyordu. Derin bir nefes aldı...<br />
Yola devam etti... Yoluna devam etti...<br />
Önündeki yol genişledi sanki. Yol ışıl ışıldı, içi<br />
gibi...<br />
Kitabının son sözünü bulmuştu. " Aşk, hiç<br />
vazgeçmemektir ama umut varsa ..."<br />
NYX<br />
257