You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
MÜSLÜMAN BİLGİNLER<br />
kısmına kadar Afyon’da devam<br />
eder. Daha sonra İstanbul’a gelir<br />
ve burada Fatih Camii Şerifi dersiamlarından<br />
ve aynı zamanda ders<br />
vekili Alasonyalı Hacı Ali Zeynelabidin<br />
Efendi’den ulum-i âliye ile<br />
sarf, belagat, nahiv ve mantık okuyarak<br />
4 Şubat 1905’te icazetnamesini<br />
alır. Bu arada Daru’l-Fünun<br />
Ulum-i Âliye-i Diniyye şubesine<br />
girer. 1907’de aliyyülâlâ derecesi<br />
ile buradan mezun olur. Kâmil<br />
Miras’ın ilk öğreticilik vazifesi Beyazıt<br />
Camii Dersiamlığı’dır. İkinci<br />
Meşrutiyet’in ilanından sonra<br />
yapılan ilk seçimde Kâmil Miras’ı<br />
bu kez Karahisar-ı Sahip’ten en<br />
yüksek oyu alarak seçilen vekil<br />
olarak görüyoruz. 17 Aralık 1908-<br />
18 Ocak 1912 tarihleri arasında<br />
ilk vekillik tecrübesini yaşar. Aynı<br />
zamanda Daru’l Fünun’da hocalık<br />
vazifesini de yürütür. Burada<br />
da farklı tarihlerde Tarih-i Din-i<br />
İslam, Tarih-i İlm-i Fıkh, İlm-i<br />
Ahlak, Ulum-i Diniyye derslerine<br />
girer. 1920 Mart başından<br />
itibaren Sahn Medresesi Mantık<br />
Müderrisliği’ne tayin edilir. Burada<br />
kelam derslerine de girer.<br />
Bu görevinin akabinde Medrese-i<br />
Süleymaniye’de Tabakât-ı Kurra<br />
ve Müfessirin müderrisliğine önce<br />
vekâleten, sonra asaleten tayin<br />
edilir.<br />
26 Ağustos 1916 tarihli meşihat<br />
tezkiresiyle Darü’l-hilafeti’laliyye<br />
Medresesi ve Medresetü’lmütehassısin’in<br />
ders programında<br />
değişiklik yapmak üzere oluşturulan<br />
encümene seçildi. 1917 tarihli<br />
Medaris Kanunu gereği ilgili<br />
nizamnameyi kaleme aldı. 1916-<br />
1919 yılları arasındaki dört ramazanda<br />
huzur dersleri muhataplığında<br />
bulundu.<br />
İlmî faaliyetleri yanında hareketli<br />
bir siyasi hayat geçiren Kâmil<br />
Miras, Meşrutiyet’in ilanından<br />
Kâmil Miras yakın<br />
dönem ilim hayatımızda<br />
farklı alanlarda iz<br />
bırakmış bir zattır.<br />
Hususiyeti farklı ilim<br />
dallarında ve farklı<br />
görevlerde kendisini<br />
gösterir.<br />
sonra 1 (1908-1912), 2 (1912)<br />
ve 3. (1914-1918) dönem, Cumhuriyet’in<br />
kuruluşunun ardından<br />
2. dönem (1923-1927) Afyonkarahisar<br />
mebusu oldu. Osmanlı<br />
devrinde İttihat ve Terakki Cemiyeti<br />
üyesi olan Kâmil Miras, Türkiye<br />
Büyük Millet Meclisi’ne Cumhuriyet<br />
Halk Fırkası’ndan seçildi,<br />
bir süre sonra kurulan Terakkiperver<br />
Cumhuriyet Fırkası’na katıldı.<br />
İzmir suikastı dolayısıyla<br />
diğer partililerle birlikte İstiklal<br />
Mahkemesi’nde yargılandıysa da<br />
suçsuz bulundu. Bu dönemde<br />
Şer’iyye ve Evkaf, Diyanet ve Tapu<br />
komisyonları gibi çeşitli kurullarda<br />
üyelik yaptı.<br />
Kâmil Miras’ın ders verdiği öğretim<br />
kurumları arasında kendisine<br />
profesörlük unvanını kazandıran<br />
Darülfünun-ı Şahane’nin özel bir<br />
yeri bulunmaktadır. 1927’de Türkiye<br />
Büyük Millet Meclisi üyeliği<br />
sona erince medreselerin kapanmış<br />
olması sebebiyle bürokratik<br />
sorunlarla karşılaşan, durumuna<br />
uygun bir tayin yapılmadığından<br />
kendi isteği üzerine emekliye sevk<br />
edilen Kâmil Miras (26 Haziran<br />
1931) 25 Haziran 1940’ta Diyanet<br />
İşleri Riyaseti Müşavere Heyeti<br />
azalığı görevine getirildi. (DİA, “Kâmil<br />
Miras”, Nesimi Yazıcı, 2005, c: 30, s. 145-146.)<br />
Buradaki görevi üç yıl devam etmiştir.<br />
Emeklilik sonrası ilmî hizmetleri<br />
Kâmil Miras Bey 1943 yılında Diyanet’teki<br />
vazifesi sona erince kalan<br />
14 sene zarfında ise Tecrid-i<br />
Sarih, İslam-Türk Ansiklopedisinde<br />
madde yazımı ve ansiklopedinin<br />
neşri gibi mühim vazifeler ile<br />
uğraşır. Özellikle Eşref Edip’in<br />
öncülüğünde neşredilen ansiklopedide<br />
Kâmil Miras’ın emeği<br />
büyüktür. Zira vefatından sonra<br />
Eşref Edip onun için şu cümleleri<br />
sarf etmiştir:<br />
“İslam Türk dünyası büyük<br />
bir âlimini daha kaybetti.<br />
Sebilürreşad’ın ve İslâm Türk<br />
Ansiklopedisi’nin tahrir heyetinin<br />
başında bulunan zevattan Profesör<br />
Kamil Miras da rahmet-i rahman’a<br />
kavuştu. Son asrın yetiştirdiği<br />
yüksek İslam-Türk ulemasının<br />
arkaya kalan bu büyük rüknü<br />
de çekip gitti. Bunun yeri de boş<br />
kaldı. Artık bir Kâmil Miras daha<br />
yetişmez. O, ne kudretli bir âlim,<br />
ne sanatkâr bir kalemdi! Üslubundaki<br />
zarafet, sadelik, incelik ve<br />
kıvraklık herkesçe malum ve müsellemdir.<br />
İlmî ihatası kadar ahlak ve faziletçe<br />
de şahika-i kemale yükselmişti.<br />
Tevazuu, vefakârlığı, candan dostluğu<br />
herkesi kendine bend etmişti.<br />
Eserlerinin ve yazılarının ruhlar ü-<br />
zerindeki derin tesirindeki yüksek<br />
ahlak ve fazileti en mühim âmildir.<br />
Allah kabrini nur ile doldursun.”<br />
(Nesimi Yazıcı, Kâmil Miras, Hayatı ve Eserleri,<br />
DİB yay. 2012, s.17-18.)<br />
Tarih-i İlm-i Fıkıh (İstanbul 1329/1331,<br />
1331), Ahlak-ı Şer’iyye Dersleri (İstanbul<br />
1330/1332.), Ramazan Musahabeleri<br />
(İstanbul 1949.), Kâmil Miras’ın<br />
ilim hayatımıza kazandırılan bazı<br />
eserleridir. Bunun yanında dönemin<br />
mecmua ve dergilerinde onlarca<br />
makalesi mevcuttur.<br />
AĞUSTOS 2015 DİYANET AYLIK DERGİ 51