06.04.2013 Views

T.C. MALATYA VALİLİĞİ - Çevre ve Şehircilik Bakanlığı

T.C. MALATYA VALİLİĞİ - Çevre ve Şehircilik Bakanlığı

T.C. MALATYA VALİLİĞİ - Çevre ve Şehircilik Bakanlığı

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

1.1.12.Malatya Adının Aslı<br />

Malatya, kuruluş <strong>ve</strong> isim itibariyle başlangıçtan zamanımıza kadar büyük bir değişikliğe<br />

uğramadan gelen Anadolu şehirlerinden birisidir. Kültepe <strong>ve</strong>sikalarında "Melita" şeklinde görülen<br />

Malatya'dan Hitit <strong>ve</strong>sikalarında "Maldia" olarak bahsedilmektedir. Asur lmparatorluk devri<br />

<strong>ve</strong>sikalarında ise Meliddu, Melide, Melid, Milid, Milidia olarak geçmektedir. Urartu kaynaklarında<br />

ise Melitea denilmektedir. Malatya kelimesinin Hititçe "bal" anlamana gelen "Melid"den türediği<br />

anlaşılmaktadır. Hitit hiyeroglif kitabelerinde Malatya şehri, bir öküz başı <strong>ve</strong> ayağı ile ifade edilmektedir.<br />

32<br />

Eski çağ coğrafyacılarından Strabon (M.Ö. 58- M.S. 21) Malatya'yı sürekli "Melitene" adı ile<br />

zikretmiştir. Kesin olarak yerini <strong>ve</strong>rmediği geniş bir alan içerisinde "Kataonia" ile Fırat Nehri<br />

arasında Kommagene sınırında Kapadokya Krallığı'nın (M.Ö. 280-212) on Valiliğinden birisi<br />

olarak gösterir. Ona göre Melitene, Sophene (takriben bugünkü Elazığ ile Fırat Nehri arasındaki<br />

bölgeyi ifade eder) nin karşısında kurulmuş bir eyalet olduğu kadar kentleri bulunmayan bir<br />

bölgenin adıdır. Strabon'a göre bu yöre; zeytin-üzüm <strong>ve</strong> meyva ağaçlarıy1a bezenmiş,<br />

Kapadokya'da bir benzeri bulunmayan tek yerdir.<br />

Pline'ye dayanarak Malatya'nın Asur kraliçesi Semiramis tarafından "Meliten" adıyla<br />

kurulduğunu kayıt eder. Bu bilgi, daha sonraki çalışmalarda aynen doğrulanmıştır.<br />

Gelişen Maldia-Melite ne (Malatya), Kalkomik çağdan beri iskan görmüş <strong>ve</strong> bugünkü<br />

Aslantapede 27 kültür katı bırakmıştır. Buradan 4 km. kuzeyde yer alan Battalgazi'ye M.S. 79-81<br />

yıllarında Roma kralı Titus zamanında lejyon karargah olarak taşınmıştır. Yine şehre bu dönemde<br />

de Melitene adı <strong>ve</strong>rilmiştir. Artık bundan böyle bir şehir adı olarak bu isim kullanılmaya<br />

başlanacaktır. Roma şehir surları bu dönemde yapılmaya başlamıştır. Burası Roma devrinde,<br />

Hudutlarının korunması, coğrafi konumu <strong>ve</strong> jeopolitik önemi dikkate alınarak mühim bir merkez<br />

olarak muhafaza edilmekteydi. Bizans döneminde de bu değerini siyasi iktisadi bakımdan da<br />

korumuştur. 33<br />

Bizans-Arap mücadelesi sonucunda şehir İslam hakimiyetine geçmiştir. (M.S. 659) Bizans<br />

kaynaklarında da Melitene şeklinde kullanılan Malatya şehir adı, Araplar tarafından, kadim şekline<br />

yakın bir imla ile "Malatiyye" adıyla anılmaya başlanacaktır. Araplar, "Sugür EI-Cezeriye "nin<br />

merkezi haline getirdikleri bu şehri aynı zamanda bölgenin en büyük <strong>ve</strong> mamur bir beldesi<br />

yapmışlardır. Abbaslerden Harun Reşit döneminde (M.S. 786-809) "EI-Avasım" adıyla oluşturulan<br />

müstakil bir idari bölgenin merkezi olma hüviyetini kazanır. Böylece Malatya, İstanbul'a kadar<br />

uzanan Rum kazalarının hareket üssü olma özelliğini de taşır. Bu merkezin bir diğer özelliği ise<br />

Tarsus, Adana, Maraş şehirleri gibi Horasan'dan nakledilen Türkler'in önemli bir yerleşim yeri<br />

durumuna gelmiş olmasıdır. Malatya'ya çok eski zamanlardan beri çeşitli sebeplere bağlı olarak<br />

Türk yerleşiminin olduğu bilmekteyiz. Bu bölgede Türk varlığı, Arap - Bizans mücadeleleri<br />

sırasında ortaya çıkmıştır. Türkler, bu güzel <strong>ve</strong> önemli beldenin adını değiştirmeyerek Araplardan<br />

aldıkları Malatya şekliyle günümüze taşımışlardır. 11. yüzyıl başlarından itibaren Anadolu bir Türk<br />

yurdu haline gelmeye başlamıştır. Bu bölge de Türk-Bizans mücadelelerinin odaklaştığı şehirlerden<br />

biri olmuştur. 1056-1101 yılları arasında birkaç defa el değiştirmiştir. 1101 yılında<br />

Danişmenli Melik Muhammed Gazi'nin hakimiyetine geçen Malatya, bir daha kayıp edilmemek<br />

üzere Türk Beldesi haline getirilmiştir. Selçuklular döneminde "Vilayet-i Malatya" olarak anılan<br />

şehir, bir üstünlük <strong>ve</strong> asalet ifadesi olarak "Dar-ul Rifa" (Saadet, mutluluk yeri) olarak anılmıştır.<br />

Memlüklü devleti kaynaklarında, DulkadirIiler <strong>ve</strong> diğer Türkmenlerle meskun olan Malatya<br />

32 KINAL Firuzan a.g.e<br />

33 GÖĞEBAKAN Göknur, Malatya Kültür Dergisi, Sayı1,1994<br />

20

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!