19.07.2013 Views

1 türkiye cumhuriyeti çukurova üniversitesi sosyal bilimler enstitüsü ...

1 türkiye cumhuriyeti çukurova üniversitesi sosyal bilimler enstitüsü ...

1 türkiye cumhuriyeti çukurova üniversitesi sosyal bilimler enstitüsü ...

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

değerlendiremeyebileceğine dikkat çekmektedir. Dolayısıyla referans bilişsel teori,<br />

örgütsel adalet yazınında bireylerin subjektif algılamalarını ön plana çıkarmaktadır.<br />

Referans bilişsel teori, adalet yargılamalarına ilişkin olarak hem süreci hem de<br />

çıktıları kapsamaktadır. Bu teorinin işyerinde çalışan davranışları üzerinde etkisi olan<br />

dağıtım, işlem ve etkileşim adaleti süreçlerini açıkladığı varsayılmaktadır (Goldman,<br />

2003, s.707). Örneğin dağıtım adaletine göre işyerine katkısı en az olan çalışan işten<br />

çıkarılır, ancak söz konusu katkı dikkate alınmazsa, diğer çalışanlar arasında hırsızlık,<br />

sabotaj, iş yavaşlatma gibi istenmeyen örgütsel çıktılar ortaya çıkar. Referans bilişsel<br />

teori, zarar verenin değil, adaletsiz uygulamalar ile suçsuz çalışanların zarara<br />

uğratılması durumunda çalışan tepkilerinin daha olumsuz olacağına dikkat çekmektedir.<br />

İşten çıkarmalara karşı çalışanların tepkilerini inceleyen Goldman (2003, s.720) referans<br />

bilişsel teoriye paralel olarak işten çıkarmalarda adil süreçlerin uygulanmasının yasal<br />

şikayetlerin yanı sıra diğer çalışanların olumsuz davranışlarını da azalttığına dikkat<br />

çekmektedir.<br />

Referans bilişsel teori, dağıtım adaletine ilişkin algıların psikolojik temelini<br />

incelemektedir (Folger, 1987, s.144). Teori, adalet algılamasının bireyin beklentileri<br />

çerçevesinde şekillendiğini iddia etmektedir. Folger (1986), bireyin çıktıların memnun<br />

olmamasıyla, çıktıların adil olmamasını düşünmesinin farklı durumlar olduğunu<br />

belirtmektedir. Her ne kadar girdi-çıktı arasındaki adaletsizlik memnuniyetsizlik yaratsa<br />

da, özellikle moral bozukluğu ve kırgınlık duygularına neden olmaktadır. Referans<br />

bilişsel teori, bu kırgınlık duygusunu, temel elemanları açısından değerlendirmektedir.<br />

Bunlar daha tatmin edici olabilecek başka referansların veya çıktıların dikkate alınması<br />

ve olabilecek çıktıya ilişkin ahlaki değerlendirmedir. Ahlaki değerlendirme, gerçekte<br />

olan ile olması arzulananı vurgulamakla birlikte, dağıtımdan sorumlu tarafların ahlaki<br />

yönden değerlendirilmesini de kapsamaktadır. Bir başka anlatımla, dağıtım kararını<br />

verenlerin konumu adil bulunmuyorsa, ilgili tarafın yaptığı her türlü dağıtım adaletsiz<br />

olarak değerlendirilmektedir. Bu bakış açısıyla terfi ve atamalarda alınan kararlar<br />

dağıtım adaleti üzerinde de dolaylı etkilerde bulunabilmektedir.<br />

Referans bilişsel teori, işlem adaleti ile dağıtım adaleti arasında bireylerin<br />

duyguları açısından ilişki kurmaktadır. Teoriye göre insanların dağıtıma ilişkin öfke<br />

duygularını arttıran iki durum dikkat çekmektedir. İlk olarak daha iyi bir çıktının<br />

alınması mümkünse, ikinci olarak daha iyi bir çıktının elde edilmesini engelleyen<br />

durumların, olayların uygunsuz olduklarını düşünmeleri veya istenen çıktının başka<br />

birinin suistimali sonucu engellendiğini düşünmeleridir. Özellikle dağıtım adaletine<br />

32

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!