Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
İşte Hamburg’un en ünlü caddelerinden biri olan Eppendorfer’den<br />
geçerken gözümüz Cafe Leckerei’ye takıldı.<br />
Daha önceleri de duymuştuk. Bu caddede aralık<br />
ayında trafik kazası olmuş, bir araba yayalara çarpmış<br />
ve sekiz kişiyi yaralamış. Ancak öyle bir tablo çıkmış ki<br />
ortaya, bu sekiz kişinin altısı Almanya’nın en şöhretli<br />
insanlarıymış. İşte böyle ünlülerin ve ünlü mekanların<br />
bulunduğu Hamburg’un Eppendorfer Caddesi’nde bir<br />
Türk kızı Cafe Leckerei isimli bir kafe açmış. O minicik<br />
kafenin lezzetleri büyük. Buram buram Anadolu<br />
kokuyor. Reçetelere yorum getirmiş. Çorum’un bulgurundan<br />
kısır yapıyor. Sebzeli kişler yapıyor. Her biri<br />
birbirinden lezzetli. Zaten Cafe Leckerei “güzel şeyler”<br />
anlamına geliyor. Bu ismi de Almanlar koymuş.<br />
HEYECAN SATIYOR<br />
Ziyaretimiz sırasında o kadar heyecanlıydı ki! Sadece<br />
bize karşı da değil, tüm müşterilere karşı heyecanını,<br />
işine olan aşkını yansıtıyor Fatma Hanım. Aslında heyecan<br />
satıyor. Güler yüzü sunduğu yiyeceklerden de<br />
önde geliyor ama yaptığı her şey çok lezzetli.<br />
Bütün gezi listelerinde, hesaplı yemek yenecek yerler<br />
arasında hep birinci sırada gösteriliyor. Dört yıllık bir<br />
kafe olmasına karşın ismini çabuk duyurmuş. Elbette<br />
tesadüfi değil hiçbir şey. Bütün ülkelerin en lezzetli yemeklerini<br />
yakından takip ediyor, kendisini iyi geliştirmiş.<br />
Beyaz buğdaydan geleneksel Türk ekmeğini sunuyor.<br />
Çavdar ekmeğinin, tahıllardan yapılan envai çeşit<br />
fırın mamullerinin yanında geleneksel Türk hamur işlerini<br />
sevdirmiş Almanlara. Fethetmiş onların gönüllerini.<br />
Her reçeteyi deniyor <strong>son</strong>unda en lezzetli karışımını buluyor<br />
Fatma Temel.<br />
Çok güzel bir çorbası var. Biz çok sevdik. Sizlerle de<br />
paylaşmak için tarifini sizlere sunuyoruz.<br />
Çorum bulgurundan yaptığı nefis kısırı tadarken biz<br />
de ona <strong>Trilye</strong>’nin patentli leblebi tatlısının tarifini verdik.<br />
Dört yıldır işlettiği mekanında çalışmaya, öğrenmeye o<br />
kadar meraklı bu Türk genci gelecek yıllar için çok<br />
umut vaat ediyor.<br />
Öğrenmek o kadar önemli ki yaşı ve sınırı yok! Önceden<br />
öğrenenler, indirimli fiyattan öğrenirler. Otoriteden<br />
öğrenenler, özgürlük bedeliyle öğrenirler. Deneyerek<br />
öğrenenler, etiket fiyatından öğrenirler. Yaşamdan<br />
öğrenenler, gecikme zammıyla öğrenirler. Yaşamdan da<br />
öğrenemeyenler, boşa gitmiş yaşamlarıyla öğrenirler.<br />
Taze<br />
Zencefilli<br />
Havuç<br />
Çorbas›<br />
MALZEMELER<br />
• 1 kg havuç<br />
• 2 adet orta boy patates<br />
• 1 adet iri ceviz büyüklüğünde zencefil<br />
• 100-150 ml taze sıkılmış portakal suyu<br />
• 100-150 ml Hindistan cevizi sütü<br />
• Yeterince beyaz toz biber ve tuz<br />
YAPILIfiI<br />
Havuç ve patateslerin kabuklarını soyup<br />
gelişigüzel doğrayın, bir tencerede<br />
zeytinyağını ısıtıp kısık ateşte 10 dakika<br />
çevirin. Kabuğunu soyduğunuz ve ince<br />
doğradığınız zencefili ekleyip üzerini<br />
kapatacak kadar su dökün ve kaynamaya<br />
bırakın. Havuçlar yeterince yumuşayınca<br />
ocaktan alın. Blendır yardımıyla<br />
karışımı iyice çekin. Tuz ve beyaz toz<br />
biber ile lezzetlendirin. Damak zevkinize<br />
göre 100 veya 150 ml portakal suyu<br />
ile tatlandırın. Servis ederken 2-3 yemek<br />
kaşığı Hindistan cevizi sütünü çorbanın<br />
üzerine gezdirin. Afiyet olsun.<br />
11