You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
Sayı: 299<br />
<strong>Yürüyüş</strong><br />
18 Aralık<br />
2011<br />
rak hareket ediyorlardı.<br />
Yoksullara bu dünyadaki sömürü<br />
zahmetine katlanarak öteki dünyadaki<br />
cenneti hak etmelerini vaaz ediyordu<br />
egemenler. Ama sömürü ve zulüm o<br />
denli ağırlaşmıştı ki, bu dünyanın<br />
içinde cehenneme mahkum edilen<br />
yoksullar, cenneti de bu dünyada yaşamak<br />
için Babailer’in ardına düştüler.<br />
Ki bugünkü sömürü cehennemini<br />
yarınki adalet cennetine çevirmenin<br />
tek ve hak yolu, haramileri sırtlarından<br />
atıp zalimleri ezmekti. İşte bu amaçla<br />
silahlandılar. Öyle ki, örgütlenen<br />
halk, savaşmak için elinde avucunda<br />
ne varsa satıp silah almaya başladı.<br />
Babai isyanı, 1240 başlarına doğru,<br />
Baba İlyas’ın çağrısıyla harekete<br />
geçen Baba İshak önderliğindeki<br />
halk güçleri tarafından Malatya’nın<br />
güneyinden Fırat’tan Toroslar’a doğru<br />
Besni ve Maraş’a uzanan bölgede<br />
başlatılır. Bölgenin Türk, Kürt, Hristiyan<br />
köylüleleri ile konar-göçer<br />
Türkmenler, isyan bayrağının altında<br />
biraraya gelip ortak düşmana karşı<br />
kılıç çekerler. Bu tabloyu sarayın<br />
müneccim başısı şöyle ifade eder:<br />
“Her ulustan katılanlar vardı. Din,<br />
ulus ayırt etmeksizin sürüler bir<br />
yere geldiler.”<br />
Sarayın adamı olan İbni Bibi’nin<br />
sözlerindeyse isyanın ne denli yaygın<br />
ve örgütlü olduğunun itirafı vardır:<br />
“... karınca ve çekirgeler gibi hemen<br />
ayaklanmış, söz ettikleri gün ve saatte<br />
isyan bayrağını kaldırmışlardı...”<br />
İsyan bayrağı artık kalkmış, savaş<br />
başlamıştır. Babai halk güçleri, savaşa<br />
savaşa ilerlemeye başlar. Üzerlerine<br />
gelen Selçuklu orduları bozguna uğratılır.<br />
Kahta, Malatya, Adıyaman ele<br />
geçirilir. Zaptedilen yerlerdeki yoksul<br />
halk, isyan cephesine katılır. Halk<br />
düşmanı harami beyler ise öldürülür.<br />
Babai güçlerini oluşturan yoksullar,<br />
o güne kadar ezilmişliklerinin<br />
hıncıyla dövüşerek ilerler. “Açlar ordusu”nun<br />
yürüyüşüdür bu. Ve Selçuklu<br />
düzenli orduları bu yürüşün<br />
önünde tutunamazlar. İlerleyiş sürer,<br />
Sivas da zaptedilir. Buradaki egemenler<br />
de cezalandırılır. Sivas’taki<br />
çarpışmalarda Hacı Bektaş’ın kardeşi<br />
Menteş şehit düşer.<br />
Selçuklu egemenleri, düne kadar<br />
“pis, akılsız, sürü” gözüyle baktığı<br />
yoksulların büyüyen öfkesi karşısında<br />
bozguna uğramıştır. Sultan Keyhüsrev<br />
başkent Konya’yı terk ederek Beyşehir<br />
gölündeki bir adaya çekilip<br />
saklanır. Ayaklanmayı bastırması için<br />
Armağanşah komutasındaki bir ordu,<br />
Amasya’ya gönderilir.<br />
Armağanşah komutasındaki Selçuklu<br />
ordusu, Babai güçlerinden önce<br />
Amasya’ya ulaşır ve isyanın önderi<br />
Baba İlyas’ı katledip, cesedini Amasya<br />
kalesinin burçlarına asar.<br />
Egemenler, önderleri katledilen<br />
Babailer’in dağılacaklarını umarlar.<br />
Önderler katledildikçe, halkların teslim<br />
alınacağını sanmak, egemenlerin tarihsel<br />
yanılgılarından birisidir. Amasya<br />
kalesinin burçlarında dalgalanan önderlerinin<br />
cesedi, Babailer için isyan<br />
bayrağıdır artık. O hınç ve kararlılıkla<br />
ileri atılarak, Amasya’yı da ele geçirirler.<br />
Selçuklu ordusu bir kez daha<br />
bozulur ve Armağanşah da öldürülür.<br />
Baba İlyas’ın öldürülmesi, Babai<br />
güçlerini bozguna uğratamadı. Aksine,<br />
şimdi herkes adeta bir Baba İlyas<br />
olarak, haramilerin başkenti Konya’ya<br />
doğru ilerlemeye başladı.<br />
Selçuklu egemenleri, Babai ordusu<br />
karşısında girişecekleri savaşın “son”<br />
savaş olacağının farkındadır. Bu nedenle,<br />
ellerindeki tüm güçleri toplar<br />
ve hatta 300 bin florin altın karşılığında<br />
Frank askerlerini de ordularına<br />
katarlar.<br />
Babai halk güçleri ve Selçuklu ordusu,<br />
Kırşehir’in Malya Ovası’nda<br />
karşılaşırlar. Bu bir ölüm kalım savaşı<br />
olacaktır. Bir yanda kadın, erkek, çoluk-çocuk<br />
Babailer, diğer yanda bütün<br />
askeri güçlerini ve kiralık Frank askerlerini<br />
savaşa süren<br />
Selçuklu egemenleri.<br />
Babai ordusununun<br />
6 bin, Selçuklu<br />
ordusunun<br />
da 60 bin kişiden<br />
oluştuğu söylenmektedir.<br />
Ama Babailer<br />
bu tablo karşısında<br />
geri adım<br />
atmazlar. Hatta saldırıya<br />
geçerler. Ölümüne dövüşürler<br />
ve çoğu katledilir. Ayaklanma yenilir<br />
ama “son” olmaz.<br />
Malya Savaşı’nın ardından, Selçuklu<br />
güçleri Babai bilinen herkesin<br />
peşine düşer. Yakalananlara işkence<br />
yapılarak inançlarını terk etmeleri istenir.<br />
Babai dervişlerinden Aynuddevle<br />
de Tokat’taki zaviyesinde (*)<br />
ele geçirilir. İnançlarından vazgeçerse<br />
canının bağışlanacağı söylenir. İnancına<br />
adanmış ömür süren canlar, böylesi<br />
durumlarda canlarını çarparlar<br />
suratına zalimin. Yine öyle olur ve<br />
Aynuddevle de inancını savunduğu<br />
için diri diri derisi yüzülerek katledilir.<br />
Gerek Malya’da gerekse daha<br />
sonra birçok Babai katledilir ama<br />
“Tohumda ve Toprakta Hakça” diyen<br />
isyanın sesi, hasreti, kavgası Anadolu<br />
halkının içinde yaşamaya devam<br />
etti... Anadolu topraklarındaki ilk örgütlü<br />
ayaklanmayı gerçekleştirmiş<br />
olma onuruna sahip Babailer, dinırk<br />
ayrımı olmaksızın, zalime karşı<br />
Türk, Kürt, Hristiyan, göçebe Türkmen...<br />
tüm halkı birleştirerek savaştırmıştır.<br />
Ayaklanmanın gücü, ezilen<br />
halkların birliğini sağlamış ve sınıfsal<br />
temelde örgütlenmiş olmasıdır.<br />
Yararlanılan kaynaklar:<br />
Çetin Yetkin - Türk Halk Eylemleri<br />
ve Devrimler<br />
A.Yaşar Ocak - Babailer İsyan-Dergah<br />
Yayınları<br />
Yaşadığımız Vatan - 03 Aralık 2001<br />
Sayı: 117<br />
(*) ZAVİYE: Büyük kervanların<br />
geçtiği ıssız yollarda veya köy ve<br />
kasabalarda; dini ilimlerin, İslam<br />
ahlakının ve fen ilimlerinin öğretilmesi,<br />
yolcuların barınması maksadıyla<br />
kurulan yer; küçük tekke.<br />
Tarihten Günümüze<br />
Anadolu tarihinin ilk örgütlü ayaklanmasını<br />
gerçekleştiren Babailer, Cepheliler’e diyor ki: 60<br />
kişiyle yola çıkanlar, 6 bin kişi olup, 60 bin kişilik<br />
bir orduya karşı savaşabilir... Halkı “Tohumda<br />
ve Toprakta Hakça” gibi ortak sloganlar etrafında<br />
örgütleyip, zalime karşı örgütleyip savaşa katmak<br />
mümkündür.<br />
28