16.02.2015 Views

Kncg2I

Kncg2I

Kncg2I

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Koleksiyondaki 394 Halıdan 46’sı Sergileniyor<br />

Serpil Özçelik, Türk halı sanatının dünden bugüne gelişimini<br />

âdeta zamanda yolculuk eder gibi gözler önüne<br />

seren Halı Müzesi’nin, alanında Türkiye’de tek müze olduğunu<br />

ifade ediyor. Uşak’ta yakın zamanda açılan bir halı<br />

müzesi olduğuna değinen Özçelik, ancak o müzede daha<br />

çok yerel halı ve kilimlerin sergilendiğini kaydediyor.<br />

Özçelik’in belirttiğine göre, Sultanahmet’te açılan Halı<br />

Müzesi’nde 14. yüzyıldan 19. yüzyıla kadar Anadolu’nun<br />

her yöresine ait halı örnekleri bulunuyor. “Türk halı sanatının<br />

gelişimini bu müzede görebilirsiniz. Türk halı sanatı,<br />

nerede ve nasıl başlamış, hangi yüzyılda neler yapılmış<br />

bu müzede görmek mümkün. Yalnız bir eksikliğimiz var,<br />

o da Selçuklu dönemine ait halılarımızın olmaması.”<br />

diyen Özçelik, Vakıflar Genel Müdürlüğü bünyesindeki<br />

Türk İslam Eserleri Müzesi’nin envanterinde bir Selçuklu<br />

halısı bulunduğunu hatırlatıyor.<br />

Türk kültür turizmine yeniden kazandırılan Halı<br />

Müzesi’nin koleksiyonunda kaç halı bulunduğuna da<br />

değiniyor Serpil Özçelik. “Bizim müze koleksiyonumuzda<br />

tarihi değeri haiz 394 adet halı var. Elbette mekânsal<br />

açıdan hepsini aynı anda sergileyecek bir durum söz konusu<br />

değil. Zaten müzecilikte de elinizdeki her şeyi aynı<br />

anda sergilemeniz doğru bir şey değil. Halıları altı ay-bir<br />

sene sergiledikten sonra biraz dinlendirmek gerekiyor.<br />

Halıları dinlendirdikten sonra sergi değişikliği yapmak<br />

yerinde olur. Müze koleksiyonlarına eser kazandırmak<br />

çok kolay bir iş değil. O nedenle doğru olan, elinizdekileri<br />

peyderpey sergilemek, hepsini bir anda görücüye<br />

çıkarmamak.”<br />

Müze koleksiyonundaki halılardan halen 46 tanesinin sergilendiğini<br />

belirten Özçelik, bu halıların yaklaşık bir sene<br />

kadar sergileneceğini, sonra onlar bakıma alınırken, koleksiyondaki<br />

diğer halıların ziyaretçilere sunulacağını anlatıyor.<br />

Fakat bu 46 halı içerisinde müzenin olmazsa olmazı<br />

bazı halılar olduğuna dikkat çeken Özçelik, “Koleksiyonda,<br />

her sergide bulunması gereken bazı halılar var. Onları<br />

da belki zaman içinde belli sürelerde dinlendirebilmek<br />

mümkün olabilir. Mesela, Orta Anadolu bölgesinden 15.<br />

yüzyıla ait hayvan figürlü bir halımız var. Bugün orijinal<br />

kalmış üç beş halıdan biri bu halı.” diye konuşuyor.<br />

Batı Anadolu Uşak, Manisa, Gördes, Kula, Kırşehir, Demirci,<br />

Doğu Anadolu, Batı Anadolu, kısacası Anadolu’nun<br />

her yöresine ait halıların bulunduğu koleksiyondaki en<br />

eski halının 14. yüzyıldan kalma 700 yıllık bir halı olduğunu<br />

da belirtiyor Serpil Özçelik.<br />

Motiflerin Dili Var<br />

Samimiyetine sığınarak, koleksiyonda kendisinin en çok<br />

beğendiği halının hangisi olduğunu soruyoruz Özçelik’e.<br />

“Benim için hepsi çok gözde. Her birinin kendi yöresine<br />

ait özellikleri var. Birini diğerinden ayırmam mümkün değil.<br />

Bir Gördes halısı var mesela. Türk düğümüne adını<br />

veren ilçemiz Gördes. Lacivert zeminli bir halı var ki son<br />

derece güzel bir halı seccade…<br />

Sonra Hereke’ye geçiyorsunuz, tamamen natüralist bitki<br />

motifleri var ki, görenleri kendine âşık edecek kadar güzel<br />

kompozisyonlara, motiflere sahip.” diyen müze sorumlusu<br />

halılardaki motiflerin her birinin ayrı bir anlamı olduğunu<br />

da hatırlatıyor.<br />

122<br />

123

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!