eslenmenin sağlanması ve artırılması konunun sosyal boyutunu kapsarken, insanların yüksekfayda sağlayabilecekleri tüketim bileşimlerini uygun koşullarda elde etmesi ekonomik boyutunuaçıklamaktadır. Tüketici faydası iktisatçılar tarafından talep teorisini açıklayan bir unsur olarakkabul edilmektedir. Gıda ürünlerinin faydasının kardinal olarak ölçülebilmesi güçtür bu nedenleordinal faydası, yani ürünlerin taşıdığı özelliklerden doğan fayda talep teorisinde önemli biraçıklayıcı değişken olarak dikkate alınmaktadır.Talep teorisine göre tüketicinin maksimum faydaya ulaşması pazar ve ürün hakkında tümbilgilere sahip olması ile mümkündür. İmalat sanayi ve perakendecilik sektöründe yaşanangelişmeler, tüketici ihtiyaç ve taleplerinin hızla değişmesi, küreselleşme ve bilişim teknolojilerininyaygınlaşması tüketiciye çeşitlendirilmiş ve farklılaştırılmış çok sayıda ürün seçeneğinin klasik alışveriş geleneğinden farklı sunulmasına olanak sağlamıştır. Bu gelişmeler sonucu, pazarda ürünseçeneklerinin artması tüketicilere de ürünle ilgili tüm bilgileri takip etme güçlüğü yaşatmayabaşlamıştır. Satıcının ürünle ilgi tüm bilgilere sahipken alıcının sınırlı bilgiye sahip olması pazardaasimetrik enformasyona neden olmaktadır (Case ve Fair, 1996). Bu da pazarı bozucu etkileryaratmaktadır. Yaşanan bilgi eşitsizliği gelişmiş ülkelerde ürünle ilgili bilgilerin pazarlandığıhizmetlere talep yaratmıştır. Bu doğrultuda hizmetler sektöründe yeni iş kolları yüzyılın sonundaortaya çıkmaya başlamıştır ve <strong>tüketicilerin</strong> kolayca ve kısa zamanda bilişim ortamında ürünlerleilgili tüm bilgilere sahip olması mümkün olmuştur. Bu bilgiler sunulurken tüm tüketicilerde aynıalgıyı oluşturacak yöntemlerin kullanılması gerekmektedir. Yani tüketicinin elde ettiği bilgilerleürünle ilgili <strong>kalite</strong> konusunda güven altında olması gerekmektedir. Bu da uluslar arası kabulgörmüş sistemlerin uygulanması ile başarılabilir.Bilgisayar teknolojisi ve bununla birlikte internet hızla gelişmiştir. Bu hızlı gelişmeelektronik ticaretin de her konuda hayatımıza girmesine neden olmuştur. E-ticaretin her konudakullanılmaya başlandığı yıllardan itibaren, yeni ekonomi (new economy) gelişimini tamamlayarakgündemde yerine almıştır. 1980’lerin ortasından itibaren uluslar arası alanda yaşanan gelişmeleringünümüzde yorumlanması “Yeni ekonomi” 1 denilen kavramın ortaya çıkmasına neden olmuştur.Bu kavram kimilerinin savunduğu gibi sanal bir olgu olmaktan çok uzaktadır. Son on yılda dünyaekonomisi ve ABD ekonomisindeki gelişmelere bakıldığında, yeni ekonominin verimliliği, yenidenyapılanmaya yönelik baskıları, küresel niteliği, yol açtığı krizleri ile birlikte sistemi değiştirdiğiortaya çıkmaktadır. Eski sektörler önemini, karlılığını, istihdam gücünü, üretim kapasitesinigiderek yitirirken, yeni sektörler ekonomik büyümenin lokomotifi konumuna gelmektedir. 19.yüzyılın sonunda ABD’de demiryollarındaki gelişimin ekonomide yarattığı benzer, dahası yükseksinerjiyi 20. yüzyılın sonunda bilişim teknolojisi yaratmıştır. Teknolojik gelişmeyle ortaya çıkan,büyük ölçüde dijitalleşmeye ve internete bağlı olan yeni ekonomi tıpkı dominant bir gen gibi eskiekonomiyi, yani eski organizmayı kuşatıp yavaş yavaş yok etmektedir (www.dtm.gov.tr).Yaşadığımız yüzyılda gelişmelerle <strong>kalite</strong> her anlamda yaşama girmiştir. Özellikle insan veçevre sağlığı için risk taşıyan ürünlerde <strong>kalite</strong> rekabet aracı olmuştur. Tüm bu gelişmelerle birlikte,<strong>kalite</strong> garantileri olan <strong>gıda</strong> ürünlerine olan talep artarken bir yandan da yeterli ve dengeli beslenmekaynaklarına ulaşmak zorlaşmaya başlamıştır. Gıda talebini, sosyo-ekonomik özelliklerin dışında,nüfus artışı da önemli oranda etkilemektedir. Gelişmekte olan ve az gelişmiş ülkelerdeki hızlı nüfusartışı dünya <strong>gıda</strong> arzında en büyük baskı unsurlarından biridir. % 1.7 nüfus artış hızının devametmesi halinde, dünya nüfusunun 2027 yılında 10 milyara, 2060 yılında ise 20 milyara ulaşmasıbeklenmektedir. Thomas Maltus 1798’de tarım üretiminin aritmetik olarak, insan nüfusunun isegeometrik olarak arttığını ve bunun sonucu olarak nüfusun tarımsal üretimi aşacağı tezini ortayaatmıştır. Fakat, tarımsal gelişmeler, Malthus'un <strong>gıda</strong> üretiminin aritmetik olarak arttığı savınıdoğrulamamaktadır (Kışlalıoğlu; Berkes, 1997). Bu tezi bozan en önemli etken teknolojik1 Yeni ekonominin dört temel özelliğinden söz etmek mümkündür;i.Dijitalleşme (internet ekonomisini, yoğun olarak da elektronik ticareti bu kapsamdadeğerlendirmek mümkündür),ii.Araştırma geliştirme faaliyetlerinin artması,iii.Küreselleşmeiv.İnsan kaynakları profilinde yaşanan radikal değişim (kurumların insan kaynaklarına dayalıyeniden yapılanması).2
gelişmedir. Teknolojik gelişmeler üretimde önemli artış sağlamıştır. Ancak besin kaynakları, enerjive diğer doğal kaynakların, dünya nüfusunun bu hızla artması halinde, hangi açıdan bakılırsabakılsın uzun süre artmaya devam edemeyeceği de açıktır. Günümüzde global olarak tarımsalüretime bakıldığında yeterli <strong>gıda</strong>nın var olduğu söylenebilir. Fakat bu <strong>gıda</strong>ların bölgeler arasındadengeli dağılımının olduğunu söylemek mümkün değildir. Yetersiz ve dengesiz beslenme gelişmişve gelişmekte olan ülkelerin, farklı derecelerde de olsa, önemli sorunları arasında yer almaktadır.Bu nedenle yeterli ve dengeli beslenme için kaynakların sağlanması ülkelerin ve uluslar arasıkuruluşların öncelikli ilgi alanları arasında yer almaktadır.Teknolojik gelişmeler bir yandan üretim artışı sağlarken bir yandan da <strong>gıda</strong>lardankaynaklanan riskleri artırmaktadır. <strong>Tarımsal</strong> üretimde artış sağlayan bilimsel ve teknolojikyenilikler de önemli bir tartışma konusu olmuştur. Üretimde kullanılan kimyasalların ürün üzerindebıraktığı kalıntılar ve çevresel zararlar, imalat sanayinde kullanılan katkı maddeleri, sentetikler veambalajlama teknikleri ile oluşan zararlar <strong>tüketicilerin</strong> doğal, şeffaf ürün talebini artırmıştır. Sonyıllarda genetik mühendisliğinin <strong>gıda</strong> arzını düzenlemede kullanılması ile birlikte kimyasal ve katkımaddelerinden daha fazla tehlike yaratacağı tartışmaları da gündeme gelmiştir. Avrupa Birliğigenetik olarak değiştirilmiş, modifiye edilmiş veya bioteknolojik yöntemlerle üretilmiş her türlü<strong>gıda</strong> ürünlerine karşı şiddetli önlemler alırken A.B.D.’de 1980’lerden günümüze kadar çeşitliürünlerin üretilmesinde genetik tekniklerin kullanılması FDA tarafından kabul edilmiştir. İki büyükpazardaki uygulama farklılıkları diğer ülkelerde sağlıklı ve yeterli besin kaynaklarının teminedilmesi ile ilgili kararların alınmasında tartışma konusu yaratmaktadır. Fakat bir çok ülkede genteknolojisindeki gelişmelerle birlikte çevreyi gözeten kamu güvenliği ve sağlığını koruyucudüzenlemeler getirilmiştir.Kaliteli ve sağlıklı <strong>gıda</strong> talebi ülkelerin gelişme aşamalarında farklılık göstermektedir. Azgelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin bir kısmı yeterli ve dengeli besin kaynaklarına ulaşmasorunları ile karşı karşıya iken gelişmiş ülkelerde de <strong>kalite</strong>li ürünlere ulaşma çabası söz konusuolmaktadır. Yeterlilik kavramı kişinin günlük besin ihtiyacını karşılaması ile açıklanabilir.Ülkelerin gelişmişlik durumları, coğrafi konumları ve iklim koşullarına göre kişinin günlük kaloriihtiyacı değişmektedir. Ülkelerde gelişmişlik durumuna göre sosyal ve ekonomik aktivitelerfarklılık göstermektedir. Kadının çalışma hayatına katılımı, fiili çalışma süresi ve buna bağlı olarakboş zamanlardaki aktiviteleri, iş kollarında kullanılan otomasyon düzeyi kalori ihtiyacını etkileyenönemli faktörlerdendir. Ayrıca ülkelerdeki nüfusun yapısı besin kaynakları açısından belirleyicietkendir. Sağlıklı besin kaynaklarına ulaşmak gelişmiş ülkelerde yaşlı nüfusun, gelişmekte olanülkelerde ise genç nüfusun fazlalığı nedeni ile bu ülkelerde son derece önemlidir.Yeni ekonomi içerisinde yer alan ülkelerde <strong>kalite</strong> kriterleri net olarak belirli iken dışarıdakalan ülkelerde <strong>tüketicilerin</strong> <strong>kalite</strong> algılarının belirlenerek bilinç düzeylerinin geliştirilmesi sonderece önemlidir. Bu durum, ulusal <strong>gıda</strong> pazarlarında tam rekabetin gelişmesine ve uluslar arasıpazarlarda rekabet gücünün artmasına katkı sağlayacaktır. Gıda <strong>ürünlerinde</strong> <strong>kalite</strong>, insan sağlığınıdoğrudan ilgilendirmesinden dolayı ve ülke ekonomisi açısından kamunun (devletin) öncelikli ilgialanlarına girmektedir.Kalite sübjektif bir kavramdır; tüketici tarafından belirlenen özellikler ile genel kabulgörmüş standartlara uygun özelliklerin tümüdür. Kaliteli bir ürünün, tüketiciye iki alım süreciiçinde aynı tatmin düzeyini sağlaması gerekmektedir.Gıda ürünleri <strong>kalite</strong>si; tüketiciler tarafından kabul edilebilir özellik seti olaraktanımlanabilir. Ürün tüketicinin ihtiyacını karşılıyor ve kabul edilebilir objektif (ürünün enerji,vitamin, mineral, toksin madde içeriği ve tazeliği) ve sübjektif (ürünün rengi, şekli, tat ve kokusuvb.) değerlere sahip ise ürün <strong>kalite</strong>lidir denilebilir.Özellikle sübjektif kriterlere dayanılarak tüketilen <strong>gıda</strong> ürünlerinin gizli özellikleri olanobjektif değerlerini laboratuar koşullarında ölçmek mümkün olmakla birlikte tüketici düzeyindeduyusal özellikleri içeren sübjektif değerlerin ölçümü de gerekmektedir. Sübjektifdeğerlendirmeler, <strong>kalite</strong>nin tüketiciler tarafından nasıl algılandığının analiz edilmesine dayanır.Laboratuarlarda yapılan ölçüm türü daha çok <strong>gıda</strong> mühendisleri, beslenme uzmanları, kimyager,hekimler ve biyologların ilgi alanlarına girmektedir. Yukarıda sayılan disiplinlere ek olarak sonyıllarda psikoloji, istatistik, pazarlama bilim dalları tarafından da duyusal özelliklerle ilgili3
- Page 1 and 2: TÜKETİCİLERİN İŞLENMİŞ GIDA
- Page 3: ÖNSÖZSon yıllarda tüm dünya ü
- Page 9 and 10: ÇİZELGELER DİZİNİÇizelge 3.1.
- Page 11 and 12: ŞEKİLLER DİZİNİSAYFA NOŞekil
- Page 13: KISALTMALARAB: Avrupa BirliğiABD:
- Page 18 and 19: araştırmalar yapılmaya başlanm
- Page 20 and 21: 2. ÖNCEKİ ÇALIŞMALARGreen, Carr
- Page 22 and 23: Zeithaml (1991), “Tüketicinin Fi
- Page 24 and 25: sertifikasyon ve hükümet denetiml
- Page 26 and 27: 3. MATERYAL VE YÖNTEM3.1. Materyal
- Page 28 and 29: = β + β Χ1 2 2Bahis oranının l
- Page 30 and 31: Fj=p∑ [ + +]jij22jp pi=1WXWXWX1..
- Page 32 and 33: Çizelge 3.4. Yetişkin Eş Değer
- Page 34 and 35: Kombinasyon sayısı= 3*3*2*2 =36
- Page 36 and 37: 4. Model tahmini: Model tahmini hem
- Page 38 and 39: şişmanlık, alkol alımı ve aş
- Page 40 and 41: Karşılaştırmalar bölge düzeyi
- Page 42 and 43: Çizelge 4.3. Seçilmiş Ülke ve
- Page 44 and 45: konusunda Türkiye pozisyonunu beli
- Page 46 and 47: Sistem ilk olarak 1960’lı yılla
- Page 48 and 49: İyi tarım uygulamalarını belirl
- Page 50 and 51: III. Rekabet avantajı sağlar. Öz
- Page 52 and 53: için tarımsal ürünlerin entegre
- Page 54 and 55: mamul ve yarı mamul maddeler, yan
- Page 56 and 57: ÜRETİM İZİN VE SİCİLGıda iş
- Page 58 and 59: Şekil 4.2. TKİB, Koruma Kontrol G
- Page 60 and 61: %15’lik bir paya sahiptir ve imal
- Page 62 and 63: 4.2.2.2.(1). Avrupa Gıda Otoritesi
- Page 64 and 65: 7. Adalet Bakanlığı (U.S. Depart
- Page 66 and 67:
4.3. Türkiye’de Gıda Üretimi V
- Page 68 and 69:
Çizelge 4.5.Gıda Sanayi Dış Tic
- Page 70 and 71:
Çizelge 4.9. Türkiye’de Gıda H
- Page 72 and 73:
460440Cal/gün420400380360calori340
- Page 74 and 75:
4.4. Hane Halkı Anketlerinden Elde
- Page 76 and 77:
%100908070605040302010014 16 18 178
- Page 78 and 79:
alındığında il genelinde de ün
- Page 80 and 81:
4.24’de tüketicilerin kalite bak
- Page 82 and 83:
mamullerde fiyat avantajı sağlaya
- Page 84 and 85:
ulunmadığı için kayıpların he
- Page 86 and 87:
4.4.2.1. Etkili Ana FaktörlerÇal
- Page 88 and 89:
1. Satın alma davranışlarını b
- Page 90 and 91:
Çizelge 4.39. Modelin Gerçekleşm
- Page 92 and 93:
Çizelge 4.40. İncelenen Faktör v
- Page 94 and 95:
Çizelge 4.43’de çalışmada kul
- Page 96 and 97:
5. SONUÇ ve ÖNERİLERGıda tüket
- Page 98 and 99:
yılında 0,43’den 1994 yılında
- Page 100 and 101:
asında yer alması kamuoyu oluştu
- Page 102 and 103:
KAYNAKLARAC NIELSEN-ZET, 1998, Tür
- Page 104 and 105:
GREEN, P.E., HELSEN, K., 1989, Cros
- Page 106 and 107:
Analysis, 71st EAAE SEminar, The Fo
- Page 108 and 109:
İşlemler İçin Alınacak Ücretl
- Page 110 and 111:
TEAE YAYINLARIKitaplar• T.Özüdo
- Page 112 and 113:
Orman İçi Köyler Açısından De
- Page 114 and 115:
• Y. E. Ertürk, S. Tan, Et ve Et