13.07.2015 Views

tüketicilerin işlenmiş gıda ürünlerinde kalite - Tarımsal Ekonomik ...

tüketicilerin işlenmiş gıda ürünlerinde kalite - Tarımsal Ekonomik ...

tüketicilerin işlenmiş gıda ürünlerinde kalite - Tarımsal Ekonomik ...

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

zayıf olarak adlandırılan formlarda hazırlanmıştır. Zayıf form tamamen kabul edilmeyen nitelikdüzeyleri hakkında açıklama yapılamamış ve 0 ile gösterilmiş, kabul edilenler de 10’lu ölçeklegösterilmiştir. Güçlü formlarda deneklere eğer 0’ı seçerse dairenin diğer niteliklerinin sorunolmadığı notu gösterilmiştir. Deneklerin 89’u zayıf formu, 71’i güçlü formu cevaplamışlardır.Çalışmanın sonuçları 1986 yılında Klein tarafından 120 üniversite öğrencisi ile yapılan çalışmanınsonuçları ile karşılaştırılmıştır. Klein, 12 trade-off matris ile deneklerin nitelik düzeylerinisıralamalarını, beğenmedikleri ve reddettikleri nitelikleri karşılaştırmalarını istenmiş daha sonra da18 full-profile kartından en çok tercih ettiklerini sıralamaları istenmiştir. Klein kabul edilmeyennitelikleri trade-off matrix’i hesapladıktan sonra belirlerken, Gren ve arkadaşları bu çalışmadakabul edilmeyen nitelik düzeyleri daha önce belirlemiştir.Green ve Helsen (1989), “Bireysel Düzeyde Conjoint Analizi İçin Karşılıklı DoğrulamaDeğerlendirmesine Alternatifler: Bir Örnek Çalışma” çalışmada son yıllarda geleneksel full-profilyönteminde Hagerty (1985) ve Kamakura (1988) tarafından geliştirilen ve tahminlerin doğruluğunuartırmayı amaçlayan iki farklı yaklaşım karşılaştırılmıştır. Veri seti doğu üniversitelerinde okuyanve yıllık mobilyasız ev kiralayan 99 öğrenciden toplanmıştır. Analiz için hem orijinal hem deholdout kartlar kullanılmıştır. 6 faktör ve 3 düzey belirlenmiştir. 8 farklı modelin (OLS Regresyon,Self-explicated, Hagerty- Yüksek Sıralama, Hagerty-Düşük Sıralama, Ward-5’li Gruplandırma,Ward-3’lü Gruplandırma, Kamakura- 5’li Gruplandırma, Kamakura 3’lü Gruplandırma)karşılaştırılmasının yapıldığı çalışmada 2 koşul değerlendirilmiştir. 1. koşulda 18 kombinasyon, 2.koşulda ise 16 kombinasyon kullanılmıştır. Sonuçların geçerliliği 3 yöntemle ölçülmüştür (1.Sonuçmoment korelasyonu, 2.Ortalama karelerinin hatası, 3. 16 geçerli profil için ilk seçimlerde en çoktercih edilenlerin K testi ). Her 3 yöntemde de 8 model arasında önemli farklılıklarbulunamamıştır.Geleneksel OLS Regresyon ve self-explicated yaklaşımının Hagery veKamakura’nın yaklaşımına benzer düzeyde olduğu ortaya konmuştur. Ward’ın gruplandırmaprogramı da Kamakura’nın gruplandırma yöntemiyle aynı hesaplanmıştır.Köster (1989), “Ürün Geliştirmede Tüketici Araştırmaları ve Duyarlılık Analizi” adlıçalışmasında duyarlılık analizinde yeni bir teknik denemiştir. Bu yöntemde üründen hoşlanıphoşlanmadığını ifade edebilecek eğitilmiş panelistler kullanılmıştır. Panel grubuna ürününniteliklerini değerlendirecek ve açıklama yapabilecekleri sorular sorulmuştur. Tanımlayıcı panelolan bu yöntemle, ürünlerin algılanabilir özellikleri detaylı analiz edilmekte, <strong>tüketicilerin</strong> nelerdenhoşlanıp hoşlanmadıkları hakkında bilgi vermekte aynı zamanda kimyasal ve fiziksel özellikleri deortaya çıkarmaktadır. İki farklı domates tipinin tüketici değerlendirmesini ve algısını ortayakoymak için iki farklı analiz kullanılmıştır. İlk analizde duyarlılık analizi kullanılmıştır. Özeltestlere dayanan ikinci analizde aynı ürün farklı 4 ürün gibi tüketiciye sunulmuş ve her porsiyondatatmin düzeyi ile 2. ve 3. Porsiyonu yemek için harcadıkları sürenin tahmini alınarak gerçekdeğerlerle karşılaştırılmıştır. Her iki testte de aynı sonuçlar elde edilmiştir.Monnot (1989), “Pazarlama Aracı Olarak İç Ürün Kalitesi” adlı çalışmada iç ürün <strong>kalite</strong>siobjektif <strong>kalite</strong>yi nitelemektedir. Firmaların iç ürün <strong>kalite</strong>sini pazarlama stratejisi ile birleştirmedene yapmaları gerektiğini açıklamıştır. Objektif <strong>kalite</strong>nin bir pazarlama elemanı olarakkullanılabilmesi için tüketicinin <strong>kalite</strong> talebinin ne olduğunun ortaya konulması gerektiğini fakatbunun gerekli ama yeterli koşul olmadığını belirtmiştir. Bu amaçla yapılan çalışmalardeğerlendirilmiştir.Cramwinckel (1989), “Tüketici Kalite Algısını Geliştirme Olasılıkları” adlı çalışmadapatatesin <strong>kalite</strong> algısı ölçülmüştür. İki ayrı gruba anket yapılmıştır. İlk grup duyarlılık panel grubuolup 20 kişiden oluşmuştur, ikinci grup da 600 kişiden oluşan tüketici panel grubu olmuştur.Değerlendirme sürecinde <strong>kalite</strong> iki bazda tanımlanmıştır; bunlar analitik <strong>kalite</strong> ve duyusal <strong>kalite</strong>dir.Duyusal <strong>kalite</strong> ürünün tüketicinin kullanımına uygunluğu olup, analitik <strong>kalite</strong> ürünün objektif vesübjektif <strong>kalite</strong> kriterlerini ve bu kriterleri etkileyen faktörleri içermektedir.Alvensleben ve Meier (1990), “Tüketici Algısı Üzerinde Orijin ve Kıymetin Etkisi” adlıçalışmalarında tüketicinin ürün <strong>kalite</strong>si algısında psikolojik faktörlerin neden olduğu çarpıklıklarincelenmiştir. Ürünün imajının, üretim yerinin, üretim metodunun, fiziksel özelliklerinin <strong>kalite</strong>değerlendirmesi ve tüketici memnuniyetindeki etkilerini gösteren ampirik çalışmalar örnekverilerek açıklanmıştır.7

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!