marketing europe & anatolia Sayı: 013
marketing europe & anatolia, ekonomi, medya, reklam, iletişim ve pazar alanında aylık olarak yayınlanan bir e-dergidir. marketing europe & anatolia’da reklamcı Nurgül Eryıldır Günay'ın kelebek etkisi yaratan ve Yönetmen Abdullah Ekşioğlu'nun adresini bilen yazılarını okuyabilir, ilgi çekici röportajları, haberleri, reklam kampanyaları künyelerini, kültür – sanat ya da gezi gibi sayfaları da bulabilirsiniz. marketing europe & anatolia Ekşioğlu Medya Grup tarafından yayınlanmaktadır.
marketing europe & anatolia, ekonomi, medya, reklam, iletişim ve pazar alanında aylık olarak yayınlanan bir e-dergidir. marketing europe & anatolia’da reklamcı Nurgül Eryıldır Günay'ın kelebek etkisi yaratan ve Yönetmen Abdullah Ekşioğlu'nun adresini bilen yazılarını okuyabilir, ilgi çekici röportajları, haberleri, reklam kampanyaları künyelerini, kültür – sanat ya da gezi gibi sayfaları da bulabilirsiniz. marketing europe & anatolia Ekşioğlu Medya Grup tarafından yayınlanmaktadır.
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
Köşe<br />
Oğuzhan Akay<br />
(ezberbozacısı<br />
)<br />
Peter Pan’a mektuplar - 11<br />
Bozmak mı? Yapmak mı?<br />
Bu ay, sana olan mektubumu dergimizin yıldönümünde<br />
yolluyorum Peter. O yüzden birarmağanım var sana.<br />
Sıradışı öykü bu. İyi oku:<br />
Bir zamanlar Hindistan’da çok ünlü bir ressam varmış...<br />
Herkes bu ressamın yaptıklarını kusursuz kabul edecek<br />
kadar beğenirmiş. Onu ‘Renklerin Ustası’ anlamına gelen<br />
Ranga Çeleri olarak tanısalar da Ranga Guru derlermiş...<br />
İşte onnun yetiştirdiği bir ressam olan Raciçi’yle ilgili<br />
öykümüz. Raciçi eğitimini tamamlamış ve son resmini<br />
yaparak Ranga Guru’ya götürmüş ve ondan resmini<br />
değerlendirmesini istemiş... Ranga Guru,<br />
“Sen artık ressam sayılırsın Raciçi. Artık senin resmini<br />
halk değerlendirecek,” diyerek; “Resmini şehrin en<br />
kalabalık meydanına götür ve en görünen yerine<br />
yerleştir, yanına da kırmızı bir kalem koyarak halktan,<br />
beğenmedikleri yerlere çarpı koymalarını rica eden bir<br />
yazı bırak,” demiş.<br />
Raciçi denileni yapmış... Birkaç gün sonra Raciçi resme<br />
bakmaya gittiğinde görmüş ki, tüm resim çarpılarla<br />
bozulmuş ve neredeyse görünmüyor.Çok üzülmüş<br />
tabii. Alıp resmi götürmüş Ranga Guru’ya ve ne kadar<br />
üzgün olduğunu belirtmiş. Ranga Guru üzülmemesini ve<br />
yeniden resme devam etmesini önermiş.Reciçi yeniden<br />
yapmış resmi ve yine Ranga Guru’ya götürmüş.Resmi<br />
yine şehrin en kalabalık meydanına bırakmasını istemiş<br />
Ranga Guru.<br />
“Ama bu defa yanına bir palet dolusu çeşitli renklerde<br />
yağlı boya, birkaç fırça ile birlikte insanlardan<br />
beğenmedikleri yerleri düzeltmesini rica eden bir yazı<br />
bırak,” demiş.<br />
Raciçi denileni yapmış... Birkaç gün sonra gittiği<br />
meydanda görmüş ki resmine hiç dokunulmamış, fırçalar<br />
da, boyalar da kullanılmamış.Çok sevinmiş, koşarak<br />
Ranga Guru’ya gitmiş ve resme dokunulmadığını<br />
anlatmış. Ranga Guru demiş ki:<br />
“Sevgili Raciçi, sen ilk seferinde insanlara fırsat<br />
verildiğinde ne kadar acımasız bir eleştiri sağanağıyla<br />
karşılaşılabileceğini gördün. Hayatında resim yapmamış<br />
insanlar bile gelip senin resmini karaladı... Oysa ikinci<br />
kez onlardan hatalarını düzeltmelerini, yapıcı olmalarını<br />
istedin... Yapıcı olmak eğitim gerektirir.Hiç kimse<br />
bilmediği bir konuyu düzeltmeye kalkmadı, cesaret<br />
edemedi. Mesleğinde usta olman yetmez, bilge de<br />
olmalısın. Emeğinin karşılığını, ne yaptığından haberi<br />
olmayan insanlardan alamazsın.Onlara göre senin<br />
emeğinin hiçbir değeri yoktur.Sakın emeğini bilmeyenlere<br />
sunma ve asla bilmeyenlerle tartışma.<br />
Bu öykünün yazarı belirsiz.Ama kıssadan hisse<br />
çıkartabiliriz.Öykünün gerçekliği olmasa bile verdiği ders,<br />
çıkardığı pay önemli. Eleştiri, herkese bırakılabilecek bir<br />
konu değil.Yapıcı olanını ise ancak objektif, art niyetsiz,<br />
bilge, deneyimli insanlar başarabilir.<br />
Sana niye anlattım bu öyküyü dersin Peter?<br />
Çünkü her yaratıcının yaşamında karşılaşabileceği bir<br />
durumu anlatıyor.Ve bu benim de başıma geldi.<br />
Hem de bir kez değil, çok kez. Ne zaman ki iyi niyetle<br />
ve herkesin anlayacağını umarak bir işimle ilgili görüş<br />
istedim, sözgelimi internette bir işimi paylaştım,<br />
ben de Raciçi oldum. Hayatında reklam yapmamış, taşın<br />
altına elini sokmamış, yaratıcılıktan bihaber insanlar,<br />
işin enini sonunu bilmeden insafsızca eleştiri yapmaktan<br />
kaçınmadılar.Eleştirinin ucunu kaçırdılar. Benim de hatam<br />
onlardan objektif, art niyetsiz olmalarını beklemekti. O<br />
yüzden artık ben de işi bilenlerin değerlendirmelerine<br />
bırakıyorum.<br />
Şimdi Peter, en iyisi, sen de günlük yaşamınızda<br />
eleştiriye kapalı, pozitif katkıya açık olduğunu söyle.<br />
Böylece herkesin konuşmadan önce çok düşünmesini,<br />
ağzından çıkanı duymasını, yaratıcı çözümler<br />
bulmak adına kendilerini zorlamasını sağlarsın.Sen<br />
de başkalarını eleştirmek yerine bu yöntemi uygula.<br />
Göreceksin; daha çok dinlenecek, daha çok sevileceksin.<br />
Ezber bozmak, bazılarının anladığı gibi yıkmak değildir<br />
çünkü, yeni bir yapı kurmaktır Peter.<br />
Başkasının ağzıyla ve yorumlarıyla değil, kendi zihninle<br />
var olmak, seçmek ve konuşmaktır.<br />
“Muhtaç olduğun kudret’ damarlarında dolaşan yaratıcı,<br />
cesur, yenilikçi, korkuya pabuç bırakmayan ‘kanda<br />
mevcuttur!’.<br />
Bozmak değil yapmaktır bunun adı.<br />
<strong>marketing</strong> <strong>europe</strong> & <strong>anatolia</strong> / 21