You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
ِ ب<br />
شَ<br />
ي ي<br />
ب<br />
116<br />
Tarık Ebu Abdullah<br />
Bunu ayrıca destekleyen harf-i cerlerin mana harfi olmalarıdır.<br />
Bu harfler bizzat kendi başına mana ifade etmezler, bilakis manada<br />
isim ve fiile tabidirler. Bunun için mesela ب harfi bizzat mana ifade<br />
etmez, bilakis beraber geldiği fiil, fail ve mef ’ule mana eserinde tabi-<br />
ْ ُ ت ْ ء (Zeyd’in yanından geçtim) ve مَ رَ رْ تُ زَ يْد Misal, dir.<br />
ْ ُ ت ِ هلل şeyi bir şeye yapıştırdım) ve<br />
cümlelerinin üçünde de ب harfiyle geçiş yapıldı fakat her bir cümlede<br />
ب harfi farklı bir mana ifade etti. Beraber geldiği fiil, fail ve mef ’ule<br />
göre.<br />
(bir ألْصَ ق ْ ءً بِسشَ<br />
istedim) Allah’tan)اسْ yardım تَ عَ ن<br />
Yukarıda geçenlere binaen derim ki: Bu ayette el-Kufru bi’t-Tağut’un<br />
manası inkârdır. Ayetin Türkçe meali de şöyledir: “O hâlde<br />
kim tağutu inkâr edip Allah’a iman ederse muhakkak ki kopmayan<br />
sapasağlam bir kulpa yapışmıştır.” Bunu gerektiren karine nedir<br />
diye sorulsa, derim ki: Ayetteki umum ifadesidir. Çünkü şart ismi<br />
(men) umum ifade eder. Yani bu hitaba müctehid de dâhildir, ilim<br />
talebesi de ve halk da dâhildir. Matlub fiilin failleri ümmetin umumudur.<br />
Halktan aranan fiil ise tekfirin manasıdır. O da inkârdır. Şu<br />
hâlde ayete umumu itibariyle inkâr manasını yüklemek gerekir. Fakat<br />
ayetin muhatap aldığı failin değişmesiyle matlub fiilin vasfı da<br />
değişebilir. Elbette görüşe göre (istihsana göre) değil, bilakis bunu<br />
iktiza eden delile göre. Buna göre muhatap hususen müctehid veya<br />
ُرُ بِ ictihad mertebesine yakın ilim talebesiyse, o zaman ayetteki<br />
(yekfuru bi) ifadesini tekfir ile manalandırmak mümkün olabilir.<br />
Çünkü bunlar ayetin iktiza ettiği şer’î hükmü beyan etmekle ve hükmü<br />
-ya fetva mahiyetinde veya kadı ise hüküm mahiyetinde- vaki<br />
olduğu şahsa inzal etmekle mükelleftirler.<br />
“Şu hâlde şartın cevabı “muhakkak ki kopmayan sapasağlam<br />
bir kulpa yapışmıştır” gereğince müctehid için şer’î hüküm mahiyetinde<br />
tağutu 212 tekfir etmek imanın sıhhati için şart mıdır?” diye<br />
مَ نْ<br />
يَكْف<br />
212 Burada mevzuya konu olan tağut, tağut cinsi ve asli kâfir olan veya kendini açıkça İslam’dan<br />
başka bir dine nispet eden veya açıkça kendine ibadete çağıran İslam’a müntesip<br />
tağuttur. Bunun dışında kalan tağutlar ictihad mahallidir ve binaenaleyh, haklarında<br />
hüküm de ictihada açıktır.<br />
Mef ’ulün fiilin manasına müteessir olmasından kastettiğim de budur. Mef ’ulün mahiyetine<br />
göre fiilin sıfatı değişecektir. Konumuzda, tağutun mahiyetine göre onu inkârın sıfatı