15.10.2022 Views

İstanbul Sanat Dergisi / Sayı 9

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Yazar

Pınar Baltacı

Heykeltıraş Burak Çizer:

İstanbul’un kalan kırıntılarına

odaklanmak bana ilham oluyor

45

HEYKEL

Üretimlerini teknik olarak nasıl anlatırsın?

Hangi malzemeleri kullanıyorsun?

Üretimlerimde ağırlıkla taş, ahşap ve metal malzemelerini

kullanıyorum. Her birinin farklı bir dili mevcut... Malzeme

ve yaptığım tasarımın birlikte kurduğu ilişkiye dikkat etmeye

çalışıyorum.

Bir de tematik olarak dinlemek isterim çalışmalarını…

Üretimlerimde doğanın içerisinde yer alan başkalaşım ve

döngü konularını, insanın yaşam sürecinde içinde bulunduğu

içsel dönüşümü bağlamında ele alıyorum. Kullandığım

gergin-yumuşak formlar ile oluşturduğum organik yapılar,

var olma hâlini ve kişinin kendi kabuğunda çıkma çabasını

temsil ediyor.

Üretimlerinde taş, metal ve ahşap malzemeler

kullanarak kişinin kendi kabuğundan çıkma

hikâyesine değinen Heykeltıraş Burak Çizer,

heykel sanatına dair detayları paylaşarak, İstanbul’un

sanatına kattığı ilhamı da anlattı.

Pandemi döneminde dört sanatçı ile birlikte Sapanca’daki

bir eve kapanarak üretimlerini sürdürdüğünü biliyoruz.

Bu nasıl bir deneyimdi? Verimli oldu mu?

Doğanın içerisinde, sadece üretime ve paylaşıma odaklanabildiğimiz

çok kıymetli bir zaman dilimiydi. Sonrasında

ürettiğimiz eserleri Binbirdirek Sarnıcı gibi mistik bir ortamda

sergileme şansımız oldu. Orada ürettiğim heykellerin

benim için hep ayrı bir yeri olmuştur.

Öncelikle kariyerinden bahseder misin? Sanat hayatın ne

zaman başladı?

İstanbul doğumluyum. Çocukluğumdan bu yana çizim yapmak,

hep hayatımın merkezinde olmuştur. Liseden sonra

Yıldız Teknik Üniversitesi Meslek Yüksekokulu Mimari

Restorasyon Bölümü’nü okudum. Sektörde birkaç yıl çalıştım,

fakat aklım hep sanatla ilgilenmek, özellikle heykel

yapmaktaydı. İşimi yarı zamana indirip, bir yandan tekrar

Güzel Sanatlar’a hazırlandım ve Marmara Üniversitesi Güzel

Sanatlar Fakültesi Heykel Bölümü’nü kazandım.

Bu bağlamda genel olarak pandemi sürecinin üretimlerine

nasıl yansıdığını da sormak isterim.

Çoğunluğun aksine pandeminin özellikle başları benim için

çok verimli oldu. Her şeyin yavaşladığı, şehrin kaosuna ara

verdiği bir dönemde dikkatimi dağıtacak şeylerin azalmasıyla

atölyeme kapanıp, düşünsel ve pratik olarak üretimlerime

yoğunlaştığım bir dönem oldu. Bazen o zamanları

özlemiyorum değil.

Son olarak, İstanbul’da sanat üretme hâlini dinleyebilir

miyiz? İstanbul hangi yönleriyle sanatına ilham oluyor?

Çok kadim bir şehirde yaşıyoruz, bunu kendime hep hatırlatıyorum.

Fakat her geçen gün buna temas edebileceğimiz

noktalar azalmakta. Şehrin geçmişten günümüze geçirmiş

olduğu dönüşüm ve gelmiş olduğu hâl beni rahatsız ediyor

olsa da bir iz sürücü gibi kalan kırıntılarına odaklanmak

bana ilham oluyor. Kimi zaman şehrin ağırlığı beni çok

yoruyor olsa da yine de burada yaamaktan ötürü kendimi

şanslı hissediyorum.

İstanbul Sanat | Ekim / Kasım / Aralık 2022 / 09

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!