Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
muhafızsız yatan efsanevi hazine düşüncesi yüreğini vurdu ve birden susuverdi. Efendi'nin sözlerini,<br />
Dale'in tekrar inşa edilişini ve altın çanlarla doldurulmasını düşündü, tabii eğer insanları bulabilirse.<br />
Sonunda tekrar konuştu: 'Şimdi öfkeli sözcükler zamanı değil, Efendi, ya da ağır değişim planlan<br />
düşünme zamanı. Yapılacak çok iş var. Halen hizmetinizdeyim, yine de bir süre sonra sözlerinizi<br />
tekrar düşünebilir ve benimle gelecek olanları alıp Kuzeye yönlenebilirim.'<br />
Sonra kampların düzenlenmesine ve yaralı ve hastaların bakılmasına yardım etmek üzere uzaklaştı.<br />
Ancak Efendi, o giderken arkasından tehditkar bakışlar fırlattı ve oturduğu yerden kalkmadı. Çok<br />
düşündü, ama insanlara kendisine ateş ve yiyecek getirmeleri için bağırıp seslenmek dışında çok az<br />
konuştu.<br />
O sırada Bard nereye gitse insanları şimdi korumasız kalan muazzam hazine hakkında deliler gibi<br />
konuşurken buldu, İnsanlar zararlarını pek yakında ondan elde edecekleriyle karşılayacaklarında,<br />
zenginlikten , ve bir kısmını da Güneyden bir şeyler almak üzere ayırmaktan bahsediyorlardı; ve bu<br />
da onları çok neşelendiriyordu. Gece acı ve mutsuz olduğundan bu iyi geliyordu. Çok az insan için<br />
barınak yapılabilmişti (ki bir tanesi Efendinindi) ve çok az yiyecek vardı (Efendi bile biraz aç kaldı).<br />
Kasabanın yıkılışından kurtulanlardan pek çoğu o gece soğuk, rutubet ve üzüntüden hastalanıp sonra<br />
da öldüler; ve takip eden günlerde de fazlasıyla hastalık ve büyük bir açlık vardı.<br />
Bu arada Bard liderliği ele aldı ve hep Efendi'nin adıyla da olsa tüm emirleri kendi keyfince verdi.<br />
Ayrıca insanları yönetmek ve korunma ve barınma hazırlıklarını yönlendirme gibi zor bir görev de<br />
onundu. Eğer yardım gelmemiş olsaydı büyük bir olasılıkla sonbahardan sonra gelmekte acele eden<br />
kışta çoğu yitip gidecekti. Ama yardım hemencecik geldi; çünkü Bard derhal ayağı tez habercileri<br />
nehirden Orman'a, Orman Eİflerinin Kralı'ndan yardım istemeye gönderdi ve bu haberciler Smaug'un<br />
düşüşünden itibaren yalnızca üç gün geçmesine rağmen zaten harekete geçmiş olan bir ordu buldular.<br />
Elfkral kendi habercilerinden ve halkını seven kuşlardan haber almıştı ve olan bitenin çoğunu zaten<br />
biliyordu. İşin aslı Ejderha'nın Çorak Topraklarının sınırları içinde yaşayan kanatlı her şey arasında<br />
büyük bir karmaşa vardı. Hava, dönüp duran sürülerle doluydu ve tez-uçuşlu elçileri gökyüzünde bir<br />
oraya bir buraya uçuşup duruyordu. Orman'in sınırlarının ötesini ıslıklar, bağrış çağnş ve boru sesleri<br />
sarmıştı. Haberler Kasvetormanı'ndan öteye bile yayılmıştı; 'Smaug öldü!' Yapraklar hışırdadı ve<br />
şaşkın kulaklar kabardı. Daha Elfkral atını bile s üremeden haberler batıdan, Puslu Dağlar'ın çam<br />
ormanlarına doğru yayılmıştı; Beorn haberleri ahşap evinde duydu ve goblinler de mağaralarında<br />
toplantıya oturmuşlardı.<br />
'Korkarım ki bu Thorin Meşekalkan'dan son haber alışımız olacak,' dedi kral. 'Benim misafirim<br />
kalmış olsa daha iyi etmiş olacaktı. Yine de bu kimseye iyilik getirmeyen bir felaket.' Çünkü o da<br />
Thror'un servetine dair efsaneyi unutmamıştı. İşte bu yüzden Bard'ın habercileri onu pek çok okçu ve<br />
mızrakçı ile yola koyulmuş bulmuştu; ve. çok uzun bir süredir burada yaşanmadığı denli dehşet bir<br />
savaşın yeniden uyandığını düşünen kargalar da kalın bir tabaka halinde üzerlerinde toplanmışlardı.<br />
Ama kral, Bard'ın ricalarını dinleyince iyi ve nazik insanların efendisi olduğundan merhamete geldi;<br />
böylece daha önce doğruca Dağ'a yönelmiş olan yürüyüşün yönünü çevirip nehirden aşağı Uzun Göl'e