20.11.2020 Views

Tekstil Teknik November 2020

Tekstil Teknik November 2020

Tekstil Teknik November 2020

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

40<br />

PANORAMA<br />

Makine ihracatı<br />

yüzde 5,7<br />

artış sağladı<br />

TEKSTİL & TEKNİK | KASIM | NOVEMBER | <strong>2020</strong><br />

Makine İhracatçıları Birliği (MAİB) yılın<br />

ilk 9 ayında, makine ihracatının 11,9<br />

milyar dolar olduğunu açıkladı. Pandemi<br />

döneminde ikinci kez artış kaydedildiğine<br />

dikkat çeken Makine İhracatçıları Birliği<br />

Başkanı Kutlu Karavelioğlu, makine sanayii<br />

gibi katma değeri yüksek sektörlerin<br />

önemini daha da artırdığını söyledi.<br />

Covid-19 ile mücadelede iyimser senaryoların<br />

uzağında kalınsa da küresel sanayi üretiminde<br />

özellikle Temmuz ayından itibaren hızlı bir toparlanmanın<br />

olduğuna ve sanayi malı ihraç fiyatlarındaki<br />

düşüşün korkulandan daha sınırlı kaldığına dikkat<br />

çeken Makine İhracatçıları Birliği Başkanı Kutlu<br />

Karavelioğlu şunları söyledi: “Bu toparlanma biraz<br />

da pandemi ile ilgili endişelerden kaynaklanıyor<br />

ve gelişmiş ülkeler, üretimleri hâlâ devam ederken<br />

daha çok stok tutmayı tercih ediyor. Biz bu yılın ilk<br />

9 ayında makine ihracatında Kuzey Amerika ve<br />

Doğu Asya’da yüzde 20’nin de üzerine çıkan ihracat<br />

kaybı yaşadık. AB ülkelerine ihracatımızdaki<br />

düşüşü ise bu seviyelerin altında tutmayı başardık.<br />

Bu durum salgının etkilerini daha aza indirmemizi<br />

sağladı çünkü AB yüzde 52,1 payıyla makine ihracatımızda<br />

en büyük katkıyı sağlıyor. Fakat AB’nin<br />

yeniden kapanma ihtimali de makine sektörü için<br />

yakın gelecekteki en büyük risk olarak beliriyor.”<br />

Özellikle Fransa, İspanya ve Çek Cumhuriyeti gibi<br />

imalat gücü yüksek ülkelerde, salgın karşısındaki<br />

yetersizliklerin riskleri artırdığına dikkat çeken Karavelioğlu,<br />

Çin’in adil rekabete zarar veren politikası<br />

ile tüm makine imalatçılarını sıkıntıya soktuğunu<br />

belirterek, “Ülkesine girmek isteyen Batılı firmalara<br />

büyük kısıtlamalar getiren Çin’in kendi imalatçılarına<br />

verdiği desteklerle uluslararası ihaleleri doğrudan<br />

etkilemesine karşı tedbir alınması gerektiği, Avrupa<br />

Birliği’nde hâkim görüş haline geldi. Çin’in rekabette<br />

kural tanımazlığı sadece AB’nin değil, bütün dünyanın<br />

en öncelikli konularından biri oldu” dedi.<br />

“DOĞU MAKİNELERİNİN İŞGALİNE UĞRADIK”<br />

Karavelioğlu, Türkiye’de makine sanayiinin riskleri<br />

çok ciddiye alan ve bu sayede iyi yöneten bir sektör<br />

olduğuna dikkat çekerek şunları söyledi: “Makine<br />

imalat sektörünün gelişmiş ülkelerde yüzde 18,5,<br />

Çin hariç gelişen ülkelerde ise yüzde 39,2 daraldığı<br />

ikinci çeyrekte, Türk makine sanayiinin daralma<br />

oranı sadece yüzde 12 oldu. Dünyada makine<br />

sanayii genel imalat sanayiinin altında daralan<br />

nadir ülkelerden biri Türkiye’ydi. Kapasitelerimizin<br />

üçte biri hâlâ boşta ve ölçek sorunumuz sürerken<br />

Doğu makinelerinin ülkemizdeki paylarını olmadık<br />

ölçüde artırması ve bir nevi işgal altında kalmamız,<br />

üzerinde ciddiyetle durulması gereken bir vakadır.<br />

Makine sanayimize sahip çıkılması mecburiyetini<br />

herkese tekrar hatırlatmak isteriz” dedi.<br />

Gelir dağılımın küresel bazda bozulduğu, birçok<br />

ülkede dev holdinglerin ve teknoloji şirketlerinin vergi<br />

ödemediği pandemi sürecinde devletlerin kamu<br />

bütçeleri zayıflarken makine sanayii gibi katma değeri<br />

yüksek sektörlerin önemini daha da artırdığına<br />

dikkat çeken Karavelioğlu, “Krizlerin yarattığı etkiyle<br />

küreselleşmiş üretim tekrar evine, bölgesine dönmeyi<br />

beklerken Almanya’da ve genel olarak Avrupa’da<br />

bu geri dönüşler için yeni mali destek planları hazırlanıyor.<br />

Şu anda ilaç ve kimya sanayilerinde başlayan<br />

bu dönüşüm makine sektörü için de geçerli olacaktır.<br />

Komponent ve ara malını ithal ederek büyümüş<br />

makine dallarımızın öncelikli ihtiyaçlarından başlayarak<br />

hayata geçireceğimiz yerlileşme teşvikleri Batı<br />

sermayesi için de çekici olacaktır” dedi.<br />

“MAKİNECİLERİN KUR RİSKİ<br />

DİĞER SEKTÖRLERİN GERİSİNDE”<br />

Türkiye’de makine imalatçılarının görece az ve<br />

mümkün mertebe iç kredi kullanarak, işlerini öz<br />

kaynaklarıyla finanse ettiklerine ve toplam kredi<br />

borçları içinde döviz kredilerinin payını sınırlı tuttuklarına<br />

dikkat çeken Karavelioğlu şunları ifade etti:<br />

“Toplam ihracatın yüzde 11’ini yapan makine imalat<br />

sektörünün borcu, 30,1 milyar TL ile tüm sektörlerin<br />

toplam borçları içinde yüzde 1,5 paya sahip.<br />

Genel imalat sanayii borcunun ise yüzde 4’ünü<br />

oluşturuyor. Başta hizmet dalları olmak üzere bazı<br />

sektörlerde yüzde 90’a varan oranlarda dövizle<br />

borçlanma tercihinin makine sektöründe yüzde 50<br />

civarında tutulması, risk algımızın ne kadar gelişmiş<br />

ve belirleyici olduğunu gösteriyor. İhracatta<br />

yerli katma değer oranı en yüksek sektörlerden biri<br />

olarak döviz ihtiyacımız da görece düşük. Verilen<br />

destek ve teşvikleri süratle katma değere dönüştüren<br />

makine sanayi, döviz kazandırıcı, ithal ikameci<br />

sektörlere ihtiyacın çok arttığı bu dönemde finansal<br />

kaynaklardan daha fazla pay almayı hak ediyor.”

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!