Ghafari. Ο Abu Dharr ήταν από τους πρώτους πουέγινε Μουσουλμάνος και ο ίδιος ο Προφήτης τον ονόμασεΑμπντουλλάχ. Έμεινε γνωστός για την αυστηρήευσέβεια που τον χαρακτήριζε και για την αντίθεσή τουπρος τον Χαλίφη Uthman ibn Affan (3ος χαλίφης καιδιάδοχος του Προφήτη) γιατί στις μέρες του επέτρεπετη συσσώρευση πλούτου από τους κοινωνικά ισχυρούςΜουσουλμάνους και ταυτόχρονα απαιτούσε την δίκαιηανακατανομή του πλούτου.Και τέλος δεν μπορώ να μην αναφέρω τον ΣεΐχηΜπεντρεττίν από τη Σιμάβνα (σημερινό Αμμόβουνοτου Έβρου) [1359-1420] που μπροστά στην ανάγκηνα υπερασπιστεί τους αδικημένους και φτωχούς αδιαφόρησεγια δόξα και πλούτο που κατείχε προτιμώνταςνα πει αλήθειες που δεν άρεσαν στους ισχυρούς τηςεποχής του, που τον κρέμασαν στις Σέρρες. Ο ΣεΐχηΜπεντρεττίν με λόγο ποιητικό για να υποστηρίξει τηδίκαιη μοιρασιά του πλούτου είχε πει αυτή τη φράση:«Μοιραστείτε τα πάντα μεταξύ σας εκτός από τα χείλησας, που ανήκουν στον Αγαπημένο σας (εννοεί τοΘεό)».Η οικονομική κρίση που προκάλεσαν οι τράπεζες,οι μεγαλοεπιχειρηματίες, που δεν έχουν πίστη, πατρίδακαι ηθική, με τα παιχνίδια τους στα διεθνή χρηματιστήρια,οι πολιτικοί, ιδίως των δύο μεγάλων κομμάτωνεξουσίας στην Ελλάδα, που έγιναν συναυτουργοί σεενός σωρό ανομίες κατά του λαού και του κράτους,τώρα ζητούν απ’ το λαό να επωμισθεί τα βάρη για ναξελασπώσει ο τόπος.Ποιος θα παρηγορήσει τον λαό που και πάλι είναιθύμα άγριας εκμετάλλευσης από ένα κράτος άδικο,που πολλά ζητά και ελάχιστα προσφέρει ανέκαθεν; Θαβγούνε πάλι οι κάθε λογής ιεροκήρυκες με τους ανούσιουςλόγους τους, είτε στα τζαμιά, είτε στις εκκλησιές,να θολώσουν τις συνειδήσεις των πολλών, να τους παρηγορήσουνμε ψεύτικα λόγια, να τους αποπροσανατολίσουνμε την πολιτική που διχάζει, προκειμένου νακρατήσουν τον λαό στην κατάσταση του άβουλου καιεπομένους ακίνδυνου κοπαδιού….Ο λαός διψά για την αλήθεια, όπως διψά και απαιτείγια δικαιοσύνη! Ο λαός είναι του Θεού και ο Θεός αγαπάτους απλούς ανθρώπους, που εσείς, άνθρωποι τηςεξουσίας, κυρίως θρησκευτικής τον φοβίζετε με τον«διάβολο» ή με τις φωτιές της κόλασης και τους τάζετεόσα αγνοείτε μετά το θάνατο αν είναι υπομονετικοί.Ο λαός αναζητά, ακόμα και στην άγνοιά του, τηνθρησκεία του Αλλάχ, το αληθινό Ισλάμ και όχι τα υποκατάσταταπου του σερβίρουν οι διάφοροι θεομπαίχτες,που ακόμα και το Κοράνιο, ακόμα και το Ευαγγέλιοέχουν παραμορφώσει για να εξυπηρετούν τις απαιτήσειςτης Εξουσίας που υπηρετούν.Ας μη ξεχνούμε φίλες και φίλοι, πως πάντοτε οΘεός γνωρίζει καλύτερα…Yunanistan ile Almanya arasındaki gerginliğin dozuartıyor. Alman haftalık haber dergisi Focus’un Yunanekonomisine ayırdığı son sayısının kapağında Afroditheykelini fotomontajla parmak işareti yaparken göstermesibüyük tepki topladı.Focus dergisinin kapağının ardından Başbakan YardımcısıTheodoros Pangalos’un “Almanlar altınlarımızıçaldı” sözlerine ise bu defa da Almanlar tepki gösterdi.Focus dergisine tepki verenler arasında HükümetSözcüsü ve PASOK partisi Rodop milletvekili YorgosPetalotis, Parlamento Başkanı Filippos Petsalnikos,Nea Dimokratia (ND) Sözcüsü Panos Panayotopulosve LAOS Partisi Genel Başkanı Karacaferis yer aldı.En son Başbakan Yardımcısı Theodoros Pangalos’un,“Naziler 2. Dünya Savaşı’nda altınımızı çaldı.Geri versinler demiyorum ama Almanlar hiç değilse‘teşşekkür ederiz’ diyebilirler” şeklinde cevap verdi.Pangalos’un, İngiliz BBC Radyosuna verdiği demeçbu sefer Berlin’de rahatsızlık yarattı. Pangalos,Almanya’nın (Nazilerin) İkinci Dünya Savaşı sırasındaYunan Merkez Bankası’ndaki altınlara el koyduğunuve bunların hâlâ geri ödenmediğini kaydetti.Alman Dışişleri Bakanlığı sözcüsü ise Almanya’nınimzalanan bir tazminat anlaşması uyarınca 1960 yılındaYunanistan’a Nazi dönemi kurbanları için 115milyon Alman Markı ödediğini hatırlattı. Ayrıca Nazidöneminde kamplarda çalıştırılan Yunanlılara da tazminatödemeleri yapıldığına dikkat çeken sözcü, 1960yılı sonrasında Yunanistan’ın Almanya’dan ikili anlaşmalarve AB çerçevesinde yaklaşık 32 milyar AlmanMarkı yardım aldığını kaydetti.28 <strong>Azınlıkça</strong>
Başbakan Yorgo Papandreou, “Kurtarma değil, siyasidestek istiyoruz” dedi. Yunanistan’ın borçlanabilmek için siyasidesteğe ihtiyacı olduğunu kaydededen Başbakan, diğerülkelerin borçlandığı düzeyde faiz oranlarıyla borçlanabilmekistediklerini söyledi.Başbakan, ‘’Bize zaman ve destek verin. Mali destektenbahsetmiyorum, siyasi desteği kastediyorum. Bu zaman vedestek verilirse biz de vaatlerimizi yerine getirebildiğimizi,güvenilir olduğumuzu gösterebiliriz’’ dedi.Papandreou, bu aşamada borçlanma gereksinimi duymadıklarını,Mart ayının ortasına kadar borçlanma ihtiyaçlarınıkarşılamış durumda olduklarını kaydederek, ‘’Bizimsöylemeye çalıştığımız basit. Biz de, diğer ülkelerin borçlandığıfaiz oranlarından borçlanabilelim, bütçe açığını azaltmaçabalarımızı baltalayacak yüksek faiz oranlarından değil’’diye konuştu.Eleftherios Venizelos’un hükümetin başına ilk geçişinin100.cü yılı çerçevesinde 5-6 Şubat tarihlerinde Gümülcine’de(Komotini) Yunanlı devlet adamını konu alan bir etkinlikdüzenlendi.“Yunanistan-Türkiye: Eleftherios Venizelos’un BarışMirası” konulu etkinlik Eleftherios Venizelos Ulusal AraştırmaVakfı, Rodop-Evros Genişletilmiş İller Valiliği, RodopValiliği, Gümülcine Belediyesi ve Rodop Giritliler Derneğiöncülüğünde düzenlendi.Eleftherios Venizelos anısına düzenlenen etkinlikler 5Şubat Cuma günü akşam saat 17:00’de Rodop Valiliği gösterisalonunda Eleftherios Venizelos’un resimlerinden oluşanresim sergisinin açılışıyla başladı. Resim sergisinin 16 Şubat’akadar açık kaldı.Dimitris Droutsas, Nea Dimokratia (ND) PartisiGenel Merkez’ini ziyaret ederek ND Genel BaşkanıAntonis Samaras’a Başbakan Papandreou ile TürkiyeBaşbakanı Recep Tayyip Erdoğan arasındaki mektuplarhakkında bilgi verdi.Dışişleri Bakan Yardımcısıyla yapılan görüşmede hazırbulunan ND Partisi Dışişleri Konularından SorumluKurmayı Dimitris Avramopoulos toplantı sonrası yaptığıaçıklamada, “Papandreou ile Erdoğan arasındakimektuplar bize verilmedi. Sadece mektuplar okundu veiçeriği tarafımızca değerlendiriliyor. Bunun yanısıra Papandreouile Samaras’ın bir görüşme yapacağını da tahminediyoruz” şeklinde konuştu.Dışişleri Bakan Yardımcısı Dimitris Droutsas, dışpolitika ve bu bağlamda PASOK hükümetinin Türkiyeile yürüttüğü mektup trafiği hakkında ana muhalefetpartisi liderini bilgilendirdiğini ifade etti.<strong>Azınlıkça</strong> 29