24.08.2015 Views

MART - ΜΑΡΤΙΟΣ 2010 Sayı 54 Fiyatı 3 € Azınlıkça 1

Azınlıkça 1 MART - ΜΑΡΤΙΟΣ 2010 Sayı - Azınlıkça | Yunanistan Batı ...

Azınlıkça 1 MART - ΜΑΡΤΙΟΣ 2010 Sayı - Azınlıkça | Yunanistan Batı ...

SHOW MORE
SHOW LESS
  • No tags were found...

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

AçılımHatice Salihaticesali@yahoo.grÖzlem, hasret, gurbetlik… Kulağa ne kadar danormal gelen kelimeler aslında. Ama bir de bunlarıyaşayanlara sormak lazım. “Ah!” çekerek lafa başlanıyormu, başlanmıyor mu iddiaya bile girilir! Öylebir zamanda yaşıyoruz ki, hemen hemen herkesinuzakta bir sevdiği vardır. Kimisi ekmek derdine düşüpçıkmıştır yollara, kimisi okul için, öyle ya daböyle kısacası illa ki, birçok ailede vardır hasretlebeklenen…Herkes kendi yerinde, yurdunda yaşasa ne güzelolurdu belki. Ama olmuyor işte, hayatta bizi nelerinbeklediğini hiç bilmiyoruz. Babam anlatırdıhep göçmen kuşlarını… Boğaz derdine düşüp, hepmemleket değiştiren, bir türlü yerleri, yurtları belliolmayan kuşları! Hayatları nerede başlayıp neredebitiyor, kimse bilmiyor. İnsanlar da öyle, tıpkı birkuş misali. Bugün burada; yarın bakmışsın bir başkadiyarda hayatını devam ettiriyor.Olması gereken de bu galiba. Boşuna dememişler,doğduğun yere değil, doyduğun yere bak, diye!Bu tabiî doğduğumuz yerin önemi, ya da bir anlamıyok demek değil. Ama kendi memleketimizde işlerimiziistediğimiz gibi yürütememişsek, orada kalıpsıkıntı çekmenin de bir anlamı yok. O zaman tabiîki kendimize daha iyi bir hayat kurabilmek için gerekirsebaşka yerlere gidip, şansımızı deneyeceğiz.Birçok kişi de bu düşünceyle yola çıkıp, gurbetinyolunu tutuyor işte. Kimisinin şansı yaver gidiyorve gittiğine mutlu oluyor. Kimisi için de hayalkırıklığı ile sonuçlanıyor bu yeni çevre. Ayak uyduramıyor,istediğini tutturamıyor ve tekrar memleketinyolunu tutuyor. Hayatın cilvesi, her türlüsüvar bu hayatta.Göçmen kuşlarGün gelir biter elbet bu gurbetlik,herkes kavuşur sevdiklerine. İnsanoğlubir orada, bir burada, bugünçok uzakta olan yarın yanımızdaolabiliyor. Ama sevdiklerimizinyolunu beklemek de ayrı bir güzel,bunu da unutmamak lazım.Kolay değil yeni bir şehirde yeni bir hayata başlamak.Fakat bunu başaranları görünce, demek kio kadar zor değil diye düşünüp umut ediyor insan.Gerçi işin içine girince anlıyoruz kolay mı yoksa zormu olduğunu. Her şeyi yoluna koyana dek az mıakla karayı seçiyor gurbetçiler… İşte onlar bu süreciyaşarken bir de geride kalanları düşünmek lazım.Ne kadar zor bir şey sevdiklerinin ardından el sallayıpboynu bükük kalmak… Ömür varsa, ilerideyine görüşürüz, demek.Eskiden bu durumu kabullenmek daha zor gelirdisanıyorum, gurbete gidenlerin sayısı o kadarçok değildi. Ama bu son zamanlarda hayat şartlarıortada, insan ister istemez değişik bir şeyler denemekzorunda kalıyor. Ve geride birçok kişiyi bırakıpgidebiliyor...Bu noktada gidenler mi mağdur, yoksa kalanlarmı, ben ne yazık ki hiç anlamış değilim… Sonuçtaher iki taraf da bir şeyleri kaybediyor, geride kalanyalnız bırakıldığı gibi, giden de yine yalnız çıkıyoryola. İster istemez aklımızın ve kalbimizin bir par-32 <strong>Azınlıkça</strong>

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!