27.06.2013 Views

açık kalp cerrahisinde homolog ve otolog kan kullanımının erken ...

açık kalp cerrahisinde homolog ve otolog kan kullanımının erken ...

açık kalp cerrahisinde homolog ve otolog kan kullanımının erken ...

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Japonya (39), İsrail (40) <strong>ve</strong> Amerika’dan (41) <strong>kalp</strong> cerrahisi sonrasında taze <strong>kan</strong><br />

komponentlerinin kullanımı ile TB-GVHH olgularının bildirilmesi, bu komplikasyonun<br />

immün sistemi normal görülen kişilerde bile gelişebildiğini göstermiştir. Japonya gibi kapalı<br />

toplumlarda <strong>ve</strong> akraba <strong>ve</strong>ricilerin kullanıldığı durumlarda bu komplikasyon ile karşılaşma<br />

olasılığının yüksek olduğu (1/874) bilinmektedir (42). Ülkemizde de gönüllü <strong>ve</strong>rici<br />

alış<strong>kan</strong>lığı olmadığından <strong>ve</strong> akraba <strong>ve</strong>ricilerin ne kadar yaygın olarak kullanıldığı göz önüne<br />

alınırsa alıcılarımızın TB-GVHH açısından artmış bir risk altında oldukları öngörülebilir<br />

(37). Günümüzde transfüzyona bağlı TB-GVHH’nin etkin bir tedavisi yoktur <strong>ve</strong> tamamen<br />

ölümcüldür (42). Hücresel <strong>kan</strong> komponentlerinin gama ışınlaması TB-GVHH’yi önler (43),<br />

ancak filtreler ile lökosit azaltılması TB-GVHH’yi önlemez (44). Minimum doz 25 Gy’dir.<br />

Bu doz eritrositlerin, trombositlerin <strong>ve</strong> granülositlerin fonksiyonuna zarar <strong>ve</strong>rmeden T<br />

lenfositlerinin replikasyon yeteneklerini yok eder.<br />

7. Transfüzyon sonrası izlenen purpura “post-transfusion purpura” : Kan<br />

transfüzyonundan yaklaşık bir hafta sonra oluşan trombositopeni <strong>ve</strong> yaygın purpura ile<br />

karakterize nadir bir durumdur. Büyük bir çoğunluğu önceden geçirilmiş gebelikler <strong>ve</strong>ya<br />

transfüzyonlar ile trombositlerde bulunan HPA olarak adlandırılan antijenine karşı<br />

alloantikor geliştiren HPA negatif <strong>ve</strong> çoğu kadın olan alıcılarda izlenmektedir. Bu reaksiyon<br />

HPA pozitif trombositlerin transfüzyonu ile bu kişilerde sekonder immün yanıt oluşmakta <strong>ve</strong><br />

alıcının trombositleri hızla azalarak şiddetli <strong>kan</strong>ama diyatezi oluşabilmektedir. Her ne kadar<br />

post-transfusion purpura (PTP) daha çok orta <strong>ve</strong> ileri yaştaki kadınlarda gözükse de nadiren<br />

erkeklerde de izlenebilmektedir. PTP gelişen olgularda ölümle sonuçlanabilen <strong>kan</strong>amaya<br />

yatkınlık söz konusu olduğu için PTP tanısı düşünüldüğü an tedavi acilen başlatılmalıdır.<br />

Mevcut tedavi rejimleri plazma değişimi <strong>ve</strong> iv. İg tedavisidir (29). Bazı hastalarda spontan<br />

iyileşmeler görülmektedir. PTP geçiren kişilerde yaşamlarının daha sonraki dönemlerinde de<br />

tekrar PTP olasılığının olduğu bilinmektedir. Bu nedenle transfüzyon gereksiniminin olduğu<br />

durumlarda HPA uyumlu <strong>ve</strong>ya <strong>otolog</strong> eritrosit ya da trombosit süspansiyonları, bunlar<br />

sağlanamıyorsa lökositten arındırılmış <strong>kan</strong> komponentleri tercih edilmelidir.<br />

İmmünolojik Olmayan Transfüzyon Reaksiyonları<br />

1. Hiperkalemi <strong>ve</strong> hipokalemi: Eritrositler 2-6 °C’de saklandığında süpernatant<br />

plazmada K + düzeyi artar. Bu durum alıcılarda genellikle sorun yaratmaz, çünkü K + hızla<br />

dilüe olur. Böbrek fonksiyonu bozuk hastalarda, yenidoğanlarda <strong>ve</strong> massif transfüzyon<br />

yapılan hastalarda risk oluşturur. Hipokalemi daha tehlikelidir, K + ’den fakir eritrositler alıcı<br />

23

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!