Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
MAYIS-HAZİRAN 2013<br />
41<br />
İşin içine girdikten sonra biraz mesafe<br />
oluyor. Ama hâlâ, hangi takımın maçı<br />
olduğunun bir önemi yok, merdivenleri<br />
çıkıp yeşil sahayı gördüğüm anda heyecanlanıyorum.<br />
Maça gideceğimi bildiğim<br />
anda heyecan basıyor. Stada yaklaşırken<br />
adımlarım hızlanıyor, neredeyse<br />
koşmaya başlıyorum. Ben maçla ilgili<br />
her şeyi merak ediyorum. Zaten bu işi<br />
sevmemin de sebebi bu. Futbolun en az<br />
ilgilendiğim tarafı istatistik tarafı. Şimdi<br />
bir de basın toplantısına girme avantajım<br />
var gazeteci olarak. Benim gibi bir<br />
meraklı için müthiş bir şey bu. Ben, futbolcunun,<br />
teknik direktörün arkasındaki<br />
‘insanı’ çok merak ediyorum. Bunu<br />
saha kenarından veya televizyondan<br />
izleyerek anlamak mümkün değil. Benim<br />
için her şey ilginç: Bir teknik direktör<br />
basın toplantısında kendisine sorulan<br />
bir soruyu nasıl dinliyor Nasıl cevap<br />
veriyor Havası tavrı, vücut dili vs.<br />
hepsi ilgimi çekiyor.<br />
Erkek egemenliğinin olduğu spor servislerinde<br />
kadın olmanın zorluklarını yaşadınız mı<br />
Fransa dönüşü Yiğiter Uluğ ve Uğur<br />
Vardan’ın Radikal Futbol’da yazma teklifini<br />
kabul ettikten sonra spor servisinin<br />
bilfiil içine girmedim. Ama aslında<br />
gazeteciliğin mutfağını yeri geldiğinde<br />
sayfa tasarımı yapacak kadar biliyorum.<br />
FourFourTwo’da tabii işin mutfağındaydım,<br />
başkasına sorsanız belki farklı cevap<br />
alırsınız ama bana zor gelmiyor.<br />
‘KADIN SPOR YAZARLARININ<br />
ÖNÜNÜ AÇAN UĞUR VARDAN OLDU’<br />
Banu Yelkovan’ın bir anlamda futbolun kadınlar<br />
tarafından sevilmesine kapı araladığını düşünüyor<br />
musunuz<br />
Bu işi ilk yapan aslında Gülengül Altınsay.<br />
Hep İbrahim Altınsay’ın eşi olduğu<br />
için yazarlık yaptığını zannederler, oysa<br />
Gülengül ondan önce girmiştir futbol işine.<br />
Ama bence çoğu kadın spor yazarlarının<br />
önünü açan Uğur Vardan’dır. Önce<br />
Aktüel’de şans verdi kadın yazarlara,<br />
sonra Radikal’de. Birçok gazeteden daha<br />
fazla kadın yazar yer aldı Radikal sayfalarında.<br />
Kadınların önünün açılmasında<br />
benim katkım var mı bilmiyorum, olmuşsa<br />
ne mutlu bana.<br />
Türk kadınının futbola<br />
ilgi duymasında<br />
çok önemli katkı<br />
sağlayan isimlerin<br />
başında geliyor<br />
Banu Yelkovan.<br />
FUTBOLU SEVDİĞİMİZE<br />
KİMSEYİ İNANDIRAMIYORUZ<br />
Spor medyasında daha çok kadın var ama yorumculuk<br />
koltuklarındaki erkek egemenliği için neler<br />
söyleyeceksiniz<br />
Evet tespit doğru. Yorumculuk koltuğunda<br />
erkek egemenliği çok fazla... Sonuçta<br />
bu oynayanıyla, seyredeniyle, yorumlayanıyla<br />
bir erkek oyunu... Erkekler<br />
de orayı pek kaptırmıyorlar. İngiltere’de,<br />
İtalya’da, İspanya’da da durum böyle<br />
ama oralarda sadece spiker değil, muhabir<br />
de birçok kadın var. Spor medyasında<br />
belli bir süre kadını ön plana çıkarmak<br />
gibi bir durum oldu. Kadınlar için<br />
ilk kıstas güzellik. Kadınlara uygulanan<br />
kriterleri erkeklere koysak, çoğu yorumcu<br />
işsiz kalır. Futbola meraklı olan kadınların<br />
durumunu Beckham’a benzetiyorum.<br />
Nasıl ki, Beckham’ın asıl işinin futbolcu<br />
olduğuna kimseyi inandıramıyorsan,<br />
adam yakışıklı ve sponsorlardan daha<br />
çok para kazandığı için, futbolu hobi<br />
olarak yapıyor izlenimi veriyorsa, biz de<br />
sırf kadın olduğumuz için futbolu sevdiğimize<br />
kimseyi inandıramıyoruz. Oysa<br />
İngiltere Milli Takımı’ndaki yeri hâlâ<br />
doldurulamadı. Beğen beğenme, bu yaşta<br />
hâlâ Paris Saint Germain’de oynayacak<br />
kapasitede. Biz de futbolu sevdiğimize,<br />
iyi kötü bildiğimize kimseyi inandıramıyoruz.<br />
Hobi olarak ilgileniyoruz<br />
gibi görüyorlar.<br />
ERKEKLER İLE AYNI EĞİTİMİ GÖREN KADIN<br />
TEKNİK DİREKTÖRLER, ŞANSSIZ<br />
Fatih Terim ile birlikte yardımcıları da ceza alınca<br />
yardımcısı Duygu Hoca’nın takımın başında sahaya<br />
çıkma ihtimali sizi heyecanlandırdı mı<br />
Evet gerçekten heyecanlandım. Duygu<br />
Hoca’nın bunu yapabileceğine de, Fatih<br />
Hoca’nın gerekirse tereddüt etmeden<br />
ona bu şansı vereceğine de eminim.<br />
Sonuçta futbol dünyasında kadın teknik<br />
direktörler de var. Başarılı işler de yapıyorlar.<br />
Teknik direktör olurken kadınlara<br />
farklı sınav uygulanmıyor ki Onlar<br />
da aynı eğitimi görüyor, aynı sorularla<br />
aynı sınava giriyor, aynı lisansı alıyor.<br />
Ama erkekler kadar şans bulabiliyorlar<br />
mı tartışılır.<br />
Anne olduktan sonra Banu Yelkovan’ın işinde ne<br />
gibi değişiklikler oldu<br />
Anne olmadan önce kadın-erkek farkı<br />
konusunda bir kez bile düşünmemiştim.<br />
Ama anne olduktan sonra ister istemez<br />
sorumlulukların değişiyor. Artık<br />
sabahlara kadar çalışma ‘lüksün’ kalmıyor.<br />
Bir anlamda kadın olduğunun farkına<br />
varıyorsun. Ben şunu gördüm. Erkeklerle<br />
kadınlar arasında bence en belirgin<br />
fark, onların tek konuya odaklanabilme<br />
becerisi. Kadınlar multi-fonksiyon. Aynı<br />
anda beş şeyi düşünüp organize etmek<br />
zorundalar. Çocuk olduktan sonra bunu<br />
daha çok fark ediyorsun. Ev kadınlarına<br />
büyük saygı duyuyorum; aşçılıktan psikologluğa,<br />
doktorluktan organizatörlüğe,<br />
temizlikçilikten hastabakıcılığa aynı<br />
anda kaç meslek yapıyorlar. Benim şansım,<br />
birçok kadının aksine, hayatta yapmak<br />
istediğim şeyi yapıyor oluşumdur.<br />
Bu fırsat Türkiye’de kadınların karşısına<br />
çok az çıkıyor.<br />
‘ANLAŞILAMAMAK BENİ ÇOK ÜZÜYOR’<br />
Yazdığınız yazıdan dolayı size tepki gösteren oluyor<br />
mu<br />
Bazen oluyor… Ama beni tepkilerden<br />
çok yanlış anlaşılmış olmak üzüyor. Bunu<br />
keşke yazmasaydım dediğim hiç olmadı.<br />
Ama ben bunu niye anlatamadım<br />
diye hayıflandığım çok olmuştur.<br />
Örnek verebilir misiniz<br />
En son Fatih Terim olayı ile ilgili bir<br />
yazı yazmıştım. Hayatta herkesin bir<br />
aşil tendonu, bir zayıf noktası olduğuna<br />
inanıyorum. Bence herkesi kızdıracak<br />
bir konu var. Sizinki ile benimki<br />
aynı olmayabilir. Ama hayat da öyle<br />
bir şey ki, sizi ne kızdırıyorsa sizin önünüze<br />
daha çok o çıkıyor. Ben normalde<br />
sakin bir tipim. Ama oğluma yemek<br />
yedirmeye çalışırken inanılmaz sinirli<br />
oluyorum. Herkesin öfkesini kontrol<br />
edemediği zamanlar oluyor. Ama 5 dakika<br />
sonra geriye dönüp, öfkeyle hiçbir<br />
şeyi çözemeyeceğini idrak edip, “Burada<br />
galiba bir şeyi yanlış yaptım” demesi<br />
lazım. Yazımda da bunu vurgulamaya<br />
çalıştım; “Basın toplantısını keşke yap-