05.02.2015 Views

edebiyat

edebiyat

edebiyat

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

DİVAN ŞİİRİMİZE DÂİR<br />

Halil AÇIKGÖZ<br />

Dîvân şiiri dendiğinde, etrafta pek çok ekşimiş<br />

yüzler görürsünüz. Halbuki, yediden yetmişe<br />

en az bir lise tahsilinden gecenler, Bakî,<br />

Nedim, Fuzûlî v.s. isimlerle hiç olmazsa hayatta<br />

bir kaç defa karşılaşmıştır.<br />

Dîvân şiirine dargınlığın, küskünlüğün, hattâ<br />

hor ve hakîr görmenin sebebini 'kendimce fc-ir<br />

türlü çöze m emişime! ir. Lehte ve aleyhte yazanlar<br />

ya övgü döşeniyorlar veya birer sövgü. Hemen<br />

hemen bir asrı aşkındır söylenenler hep<br />

aynı. Yalnız devirler ve isimler muhtelif. İnsan bu<br />

kendini inkâr veya tanımayış, hattâ tanımak,<br />

bilmek istemeyiş karşısında ister istemez üzülüyor.<br />

Dîvân şiirine karşı ilk aksu I âmel Nâmık Kemâl<br />

ve Ziya Paşa ile başlamıştır. Gerçi, o devirde<br />

mevcut siyâsî ve edebî değerlere muhtevada<br />

ve üslûbda gösterilen karşı tavır Şinâsî'-<br />

den gelmektedir ama, onunki sâdece «tavır»<br />

plânında kalmıştır. Fakat Ziya Paşa ve bilhassa<br />

Nâmıık Kemâl, Şinasî'nin etrafındakilere söyleyip<br />

de yazamadıklarını adetâ hoparlörle haykırdılar.<br />

"Ltsân-ı Osmonî'nin Edebiyatı Hakkkmda<br />

Bâzı Mülâhazatı Şâmildir" (Tasvîr Efkâr, Nr.<br />

416—417, 16—17 Rebiülâhır 1283/29 Ağustos<br />

— 1 Eylül 1866, İstanbul!) makâlesiyle Nâmık<br />

Kemâl, dilimiz ve <strong>edebiyat</strong>ımızla alâkalı, hayatının<br />

sonuna kadar bir daha vazgeçmiyeceği;<br />

dâima geliştireceği ve derinleştireceği bir takım<br />

prensipler ortaya koydu. Halbuki, bu "âteşin"<br />

mizaçlı şâir, daha yirmi yaşındayken koca bir<br />

dîvân teşkil edecek kadar eski şiirin hazlar âlemine<br />

dalmıştı. Şinasî'nin halkasına dâhil olduktan<br />

sonra, artık Nâmık Kemâl'in gönlü kendisinin,<br />

kafası Avrupa'nındır. Yeni Osmanlılar <strong>edebiyat</strong>a<br />

siyâset soktular ve politik fikirlerini yaymak<br />

için sanatı bir enjektör olarak kullandılar.<br />

Tavırları ve davranıştan doğrudan doğruya siyâsî<br />

idi.<br />

Eskiden beri, <strong>edebiyat</strong> denilince akla ilk<br />

gelen şiirdi. Yedisinden yetmişine, çobanından<br />

pâdişâhına kadar şâir bir millettik. Şiir, her zaman<br />

el üstünde tutuJmuştu. Dîvân Şiiri de, her<br />

vakit birinci plânda geliyordu. Nâmık Kemâl<br />

için hedef belliydi. Victor Hugo, romantizmi "Edebiyatta<br />

liberalizm" diye tarif ediyordu. Bu<br />

prensip ile klâsisizmin yerine romantizmi ikâme<br />

etmek, Avrupa'da nasıl mümkün olduysa, Osmanlı<br />

ülkesinde de eskiden beri <strong>edebiyat</strong>ın sâhib<br />

olduğu bütün değerleri değiştirmek, yerine yeni<br />

bir <strong>edebiyat</strong> anlayışı yerleştirmek lâzımdı. Daha<br />

doğmadığı halde Nâmık Kemâl'in kafasında<br />

nazarî plânda teşekkül eden <strong>edebiyat</strong>ın ismi,<br />

"edebiyât-ı sah!haî"dw; eskîı <strong>edebiyat</strong> ise hayalî<br />

ve taklîdî bir <strong>edebiyat</strong>tır. Celâl Mukaddimesi'nde<br />

şöyle diyor: "Dîvânlarımızdan biri mütâlâa<br />

olunurken insan, muhtevi olduğu hayâlâtı<br />

zihninde tecessüm ettirse, etrafını mâden elli.<br />

deniz gönüllü, ayağını Zühal'in tepesine basmış,<br />

hançerini iMirrih'in göğsüne saplamış memdûhlar;<br />

feleği tersine çevirmiş de kadeh diye önüne<br />

koymuş, cehennemi alevlendirmiş de dağ<br />

diye göğsüne yapıştırmış, bağırdıkça: arş-ı âlâ<br />

sarsılır, ağladıkça dünya kan tufanlarına gark<br />

olur âşıklar; boyu serviden uzun, beli kıldan ince,<br />

ağzı zerreden ufak, kılıç kaşlı, kargı kirpikli,<br />

geyik gözlü, yılan saçlı maşukalarla mâlâmâl<br />

göreceğinden kendini devler, gulyabânîler âleminde<br />

zanneder." (1)<br />

Ziya Paşa, otuz yaşına kadar aldığı dîvân<br />

terbiyesine rağmen, bilhassa eski şiire karşı ilk<br />

cür'etli çıkışı yapar. "Şiir ve İnşa" (Hürriyet, Nr.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!