Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
İlk hedefiniz meşhur olmak olmamalı, öncelikle oyunculuğun<br />
tadını çıkartmalısınız, keyfini almalısınız, onu yapmayı çok<br />
istemelisiniz ve onun için çok çalışmalısınız…<br />
NERGİZ KARADAŞ<br />
n Yayın hayatına Kanal D’de başlayan,<br />
şimdilerde ise Star TV ekranlarında cumartesi<br />
akşamları izleyici ile buluşan sevilen<br />
dizi Urfalıyam Ezelden’in fedakâr Cemal’i<br />
Bülent İnal ile sizler için keyifli bir sohbet<br />
gerçekleştirdik. Umarız sizlerde okurken keyif<br />
alırsınız.<br />
Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi<br />
Tiyatro Bölümü Oyunculuk Ana Sanat<br />
Dalından mezun oldunuz. Oyunculuk okuma<br />
kararınızda ne belirleyici oldu?<br />
Liseden sonra İzmir Bornova’da tiyatro kursları<br />
başladı diye bir afiş gördüm. Tamamen tesadüf.<br />
Bir arkadaşımla yürüyorduk, çokta canımız<br />
sıkılıyordu, yapacak bir şeyimizde yoktu. O<br />
kurslara başladım ve üç yıl kadar sürdü o kurs.<br />
Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesini kazanmama<br />
ve orda bir yıl okumama rağmen oyunculuk<br />
daha ağır bastı, bu mesleği yapmaya karar<br />
verdim. Ondan sonra Dokuz Eylül Üniversitesi<br />
Güzel Sanatlar Fakültesi’nin tiyatro bölümüne<br />
girdim. Böyle bir serüven oldu.<br />
Sonrasında süreç nasıl gelişti? İstanbul’la<br />
gelişiniz nasıl oldu?<br />
Aslında bizim İstanbul’a gelmek gibi bir niyetimiz<br />
yoktu. İzmir şehir tiyatroları kuruluyordu<br />
o yıllarda. Hazırlıklar vardı, çalışmalar<br />
yapıldı. Bizde o ekibin genç kadrosu olacaktık.<br />
Aslında İstanbul’daki karmaşanın içine gelmek<br />
istemedik. Herkes İstanbul’a gidiyordu. Biz<br />
İzmir’de kalıp şehir tiyatrosunu olgunlaştıralım,<br />
geliştirelim gibi bir fikrin peşindeydik. Fakat<br />
belediyenin şartları çok olumlu olmadı. Bir yıla<br />
yakın hazırlık sürecine rağmen belediye kaynak<br />
bulamadığı için şehir tiyatrosu kurulamadı. Bizimde<br />
bunun dışında İzmir’de yapacak çok bir<br />
şeyimiz yoktu. İstanbul’da Devlet Tiyatrosunda<br />
bir oyun başlıyordu ve İzmir’de hocamız olan<br />
Devlet Tiyatrosu sanatçısı Mahmut Gökgöz bizi<br />
davet etti. Yücel Erten’nin yönettiği bir oyunda<br />
İstanbul serüvenimiz başladı. Çok isteyerek gelmedim<br />
fakat hayat başka türlü gelişti İstanbul’da.<br />
Buradan bakınca küçük şehirlerde, taşrada<br />
yaşayıp oyuncu olma hayali olanlara oyuncu<br />
olma, tutunma ya da doğru yolda ilerleme<br />
noktasında ne önerirsiniz?<br />
Biz ne söylersek söyleyelim hem şans çok<br />
önemli bir faktör, hem sizin yaptıklarınız, doğru<br />
zamanda doğru yerde olmak. Yani birçok unsur<br />
var bunları bir araya getiren. Bazen çok<br />
iyi bir oyuncu olabilirsiniz ama o anda doğru<br />
zamanda doğru yerde değilsinizdir ve sizin<br />
farkınızda olamayabilirler. Ama en önemlisi<br />
tabii ki oyunculuğu gerçekten sevmek ve yapmak<br />
istemek. Birincisi oyunculuğun tadını<br />
çıkartmak, keyfini almak. İlk hedefiniz meşhur<br />
olmak olmamalı, öncelikle oyunculuğun<br />
tadını çıkartmalısınız, keyfini almalısınız,<br />
onu yapmayı çok istemelisiniz ve onun için<br />
çok çalışmalısınız. Zaten sizin yaptığınız<br />
şeyleri muhakkak bir gören, fark eden ve<br />
değerlendirmek isteyen olabilir. Size verilen<br />
şansları da iyi değerlendirmelisiniz. Ama şuan<br />
benim gördüğüm en büyük sıkıntı herkes hemen<br />
meşhur olmak istiyor. Tekrar söylüyorum<br />
öncelikle bence mesleğin keyfini çıkartmayı