Sayı 4
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
Kars Ani Harabeleri
Otele dönüp kahvaltısını yaptıktan sonra bir taksi
çağırdı. Ani’ye doğru yola çıkan taksinin şoförü şehrin
her yerinden görünen Kars Kalesi’ni işaret ederek
“Kale’ye de çıkmak ister misiniz?” dedi. “Rivayete göre
Kars Kalesi’ne çıkan birisi buraya mutlaka yeniden
gelirmiş. Ben buna Ani’den sonra karar vereceğim”
diye cevapladı.
Yaklaşık bir saat sonra surların önüne vardıklarında
şoförden onu beklemesini istedi. Kalbi hızlı hızlı çarpar
halde Aslanlı Kapı’dan giriş yaptı antik kente. Son
adımı da surlardan içeri girdiğinde artık hayatının asla
eskisi gibi olamayacağını hissetti. Bir daveti kabul edip
gelmişti Ani’ye. Peki onu çağıran kimdi?
Taşı, toprağı bile adeta konuşan bu harabede ilk
göze çarpan 1001 yılında Ermeni kralı 1. Gagik
döneminde tamamlanan büyük katedraldi. Oraya doğru
yürüyüp içeri girdi. Rüyasında duyduğu ses katedralin
içinde yankılanıp kubbenin gökyüzüne
açılan boşluğundan dağıldı: “Hoşgeldin.” Bir an bile
şüphe etmeden bu sesin katedralin Ermeni mimarı
Trdat’a ait olduğunu düşündü. Korkuyla dışarı çıkıp
koşmaya başladı. Uçurumun kenarına yapılmış
Anadolu’nun ilk Türk camisi olan Menuçehr Camii’ne
girdi. Caminin Arpaçay’a ve üzerindeki yıkılmış
İpekyolu Köprüsü’ne doğru bakan pencerelerinden
birinin önüne oturdu. Bildiği ne kadar dua varsa
okuyordu.
Ani’nin bu çağ için büyük bir mimarlık okulu
olduğunu biliyordu. Tıpkı büyük dedeleri ile kan bağı
bulunduğunu düşündüğü Mimar Trdat’ın ruhu
tarafından Ani’ye çağrılmış olduğunu bildiği gibi...
Taksici iki saat sonra surlardan içeri girip kızı aradı
ama onu hiçbir yerde bulamayınca şehre geri döndü.
Genç kız geceyi Ani’de geçirecekti.
Zeliha Altuntaş
8