İstikbal Dergi Mayıs Sayısı
Eskişehir İstikbal Gazetesi'nin aylık yayını İstikbal Dergi yeni sayısı yayında
Eskişehir İstikbal Gazetesi'nin aylık yayını İstikbal Dergi yeni sayısı yayında
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
lenmeyen ayırt edici bir niteliktir.
Değişen Kavramlar
Eskişehir’in tarihsel süreçte
değişime uğramasına benzer
biçimde; açık kent kavramının
da anlamsal değişim geçirdiğini
görüyoruz. Bugün açık
kent kavramından söz ederken,
bunun açık inovasyon ile
–kent toplumun güven ve işbirliği
yeteneklerini ifade
eden– sosyal sermaye ile ilişkilendirmek
gerekir. (Sosyal
sermaye; bir topluluğun birlikte
çalışma, işbirliği yapma
ve karşılıklı güven özelliklerini
ifade eden bir kavramdır.
İnsan kaynaklarını ifade eden
beşeri sermaye ile karıştırılmaması
gerekir.) Yüksek okullaşma
oranı ve gelişen
akademik niteliği ile Eskişehir’in
bu yönünü geliştirmek
ve kentler arası yarışın dikkate
alınır aktörlerinden biri
olmasını sağlamak amacıyla
yapılması gerekenler var.
Öncelikle; hızlı biçimde kentin
inovasyon yetenekleri ve sosyal
sermaye düzeyi konusunda
tespitlerin yapılması gerekiyor.
Örneğin kentte sınai veya ticari
iş kümelerinin oluşmasını
istiyorsak, sosyal sermaye düzeyini
öğrenerek doğru stratejileri
ve hedefleri önümüze
koymamız şarttır. Diğer yandan
kentteki sınai, ticari veya sosyal örgütlerin
inovasyon yeteneklerini bilinmesi ve
geleceğe yönelik hedeflerin bu tespite göre
yapılması önemlidir.
İkinci olarak; kentte mevcut olan firmalar,
tüketiciler, yurttaşlar ve diğer kurum ile kuruluşların
birlikte çalışabilmelerinin yöntem
ve mekanizmaları geliştirilmeli. Örneğin iş
dünyasında yer alan meslek
odası ve sivil toplum kuruluşlarının
bir ağ oluşturmaları ve olabildiği
ölçüde bir ortak program
etrafında birleşmeleri sineri yaratacaktır.
Bir yerleşimin açık kent olma
özelliğini ifade eden göstergelerden
biri, o kentteki kişi ve kuruluşların
bilgi üretebilme yetenek
ve kapasiteleri ile ilgilidir. Açıklık
özelliği yetkinleşmemiş kentlerde
bilgi üretiminin sadece üniversitelere
özgü olduğu düşünülür ve
bilginin yegâne kaynağı olarak
üniversiteler ve akademisyenler
kabul edilir. Açık bir kentte ise
üniversitelere ek olarak ar–ge kuruluşları,
danışmanlık firmaları, iş
geliştirme merkezleri, değişik
türde laboratuvarlar ve iş – bilim
– teknoloji ağları etkin biçimde
görev yaparlar.
Yukarıda sözünü ettiğim konularda
bir yaklaşımın içselleşmiş
olması önemlidir. O da tüm bu
kurum ve olaylarda çalışma biçiminin
katılımcılık ilkesi ile donanmış
olmasıdır. Bir başka deyişle;
kentsel süreçlerin olabilen tüm
türlerinde ilgili paydaşların katılımı
mümkün olmalıdır. Buna açık
kentin demokratiklik özelliği diyebiliriz.
Açık kent fikri, her şeyden önce
bir tercih konusudur. Bir kent, o
kentin yöneticilerinin ciddi katkıları
ile ya açıklıktan yana gelişir ya da geçmişte
surların içine kapanmış olduğu gibi
kapalı kapılar arkasında kalmaya devam
eder.
16