13.01.2013 Views

başkent üniversitesi tıp fakültesi çocuk sağlığı ve hastalıkları ...

başkent üniversitesi tıp fakültesi çocuk sağlığı ve hastalıkları ...

başkent üniversitesi tıp fakültesi çocuk sağlığı ve hastalıkları ...

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

irikimine ikincil olarak yükselmesine bağlanmıştır. Alkolik karaciğer hastalarında yapılan bir<br />

çalışmada bizim sonuçlarımızla uyumlu şekilde serum prohepsidin seviyeleri kontrollere göre<br />

belirgin düşük bulunmuş, ferritin seviyeleri ise yüksek bulunmuştur (127). Erişkin hastaları<br />

içeren başka bir çalışmada, hepatit B <strong>ve</strong> hepatit C’ye bağlı kronik hepatit <strong>ve</strong> HCV pozitif<br />

sirozlu hastalar incelenmiş, HCV’li hastalarda serum prohepsidin düzeyleriyle ferritin <strong>ve</strong> KDY<br />

arasında negatif ilişki olduğu, ancak hepatit B’li <strong>ve</strong> sağlıklı kontrollerde pozitif ilişki olduğu<br />

olduğu belirtilmiştir (128). Aynı çalışmada sirozlu hastaların serum prohepsidin seviyelerinin<br />

kronik hepatitli olanlara göre anlamlı düşük olduğu gösterilmiştir. Bununla birlikte hem kronik<br />

hepatit hem de siroz olan HCV+ hastaların prohepsidin seviyelerini HBV+ olanlara göre daha<br />

düşük bulmuşlardır. Yazarlar bu sonuçlarla HCV’ye bağlı kronik hepatit <strong>ve</strong> sirozlu hastalarda<br />

hepsidin düzenlenmesinin bozulduğunu belirtmişler ancak bunun nedenini<br />

açıklayamamışlardır. Bizim hasta grubumuzda hastaların çoğunda ağır fibrozis vardı <strong>ve</strong> nakil<br />

öncesi serum prohepsidin düzeyleriyle ferritin <strong>ve</strong> KDY arasında anlamlı ilişki yoktu.<br />

İstatistiksel anlamı olmasa da serum prohepsidin seviyesi KDY ile negatif ilişki<br />

göstermekteydi. Yine patolojik olarak demir yüklenmesi fazla olan hastaların prohepsidin<br />

seviyeleri de daha düşüktü. Bu ilişki, yukarıda bahsettiğimiz gibi hastalarımızdaki serum<br />

prohepsidin düşüklüğünden karaciğer sentez fonksiyonunun azlığı yanında, eritropoetik<br />

aktivitenin artmış olmasının sorumlu olduğunu düşündürmektedir. İleriki çalışmalarda,<br />

eritropoetik aktiviteyi gösteren solubl TfR gibi belirteçlerin incelenmesiyle bu konu daha açık<br />

olarak anlaşılabilir.<br />

5.5. Karaciğer Naklinde Serum Prohepsidin Düzeylerinin Karaciğer Fonksiyon Testleri<br />

<strong>ve</strong> CRP ile İlişkisi<br />

Hastalarımızda nakil öncesi serum prohepsidin düzeyinin ALT, AST, total <strong>ve</strong> direkt bilirubin<br />

<strong>ve</strong> ALP ile pozitif ilişkisi vardı. Bu durum Fujita <strong>ve</strong> ark’nın (129) bir çalışmasında da aynı<br />

şekilde izlenmiştir. Bu ilişkinin sebebini tam açıklayamamaktayız. Transaminaz <strong>ve</strong> bilirubin<br />

düzeyleri kronik karaciğer <strong>ve</strong> sirozlu hastalarda hastalığın şiddetini tam olarak<br />

göstermemektedir. Hatta kronik hepatitli hastaların erken döneminde transaminazlar yüksek,<br />

geç sirotik dönemlerinde ise düşük bulunmaktadır. Bir çalışmada karaciğer siroz derecesi<br />

arttığında prohepsidin düzeyinin daha düşük bulunduğu gösterilmiştir (130). Başka bir<br />

çalışmada ise bilier atrezinin erken döneminde karaciğer hepsidin yapımının <strong>ve</strong> serum<br />

prohepsidin seviyesinin arttığı, geç döneminde ise karaciğer hepsidin <strong>ve</strong> serum prohepsidin<br />

yapımının anlamlı olarak azaldığı gösterilmiştir (132). Bu bulgular çalışma grubumuzdaki<br />

nakil öncesi prohepsidin düzeylerinin karaciğer fonksiyonlarıyla olan bu ilişkisini kısmen<br />

açıklayabilir. Nakil sonrası ise fibrotik <strong>ve</strong> sirotik karaciğerin sağlıklı karaciğerle

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!