16.01.2017 Views

Öteki -

KD-DERG%C4%B0-6

KD-DERG%C4%B0-6

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

İKİ VAN GOGHLUK KULAKSIZ<br />

HALİL AĞABEY<br />

—<br />

FAHRİ KÜÇÜK<br />

Kırk yıllık harabeydi Halil abi şaraba bandırdığımız bol acılı gecelerde<br />

Tek heceli kelimeler sürerdi tüfeğinin namlusuna sonları hep üç noktalı nefretlenme payı Yittiğimiz karanlık muhabbetlerde<br />

aşk ve gam arasına örülü ibretlik bir öyküydü o<br />

Virgülden sonra bir yudum daha çekerdi hayat şişeden kan kırmızı yüzümüzü<br />

İlk siyah yalanını görücü usulü evliliğin nikah masasına bir ‘evet’lik tükürdüğü gün<br />

Bir ebetlik bataklık sarılmış ruhunun ayakcıklarına<br />

‘’Bir defa aldandın mı yılan dilli yalana<br />

Yolların yılların ecelin olur<br />

Cehennem yatağı olur sıcacık döşek, olamazsan koyun koyuna arzuladığın kadınla<br />

Evine kaçak eşine zulüm kendine harp olursun<br />

Sonra giden ömürden gidiyor. İçiyorsun kemire kemire boynunu<br />

önümüze bir parça bayat ekmek gibi atılan hayatın<br />

Bir vakit bakmışsın ki derin bir kuyu içi gibi göğe bakmak olmuş tek zanaatın<br />

Gün doğuyor ben görmüyorum gün batıyor sanki benim karnım deşiliyor<br />

Rüzgar esiyor beni es geçiyor kar yağıyor bir ben titriyorum<br />

Allah diyorum sesim inadına ağzımda kalıyor sonra halsiz halim’in büfede açıyorum gözlerimi<br />

Dahası önümde hep Kızılırmak, elimde kızıl şarap, kafamda kızıl öfkem, kızıl bir hatalar silsilesi<br />

Her gece anamın rahmine sığınmak istiyorum o bile istemiyor tükürdüğünü yalamayı’’<br />

Kırk kırık yıllı bir kadehti Halil abi fıçı fıçı susmak dolu gecelerde<br />

Zayıf bir bedeni vardı cümle alemi kusacak kadar<br />

Öyle çok yutkunmuştu ki bu kasaba yavrusu coğrafyanın ucuz dedikodularını<br />

İçine yetmediği yerde kulaklarını kesmişti fakat anlamak istemedi elin Van Gogh’unu dahi anlayan bu illet sürüsü<br />

‘’Önümü görmeyeyim diye sönen sokak lambaları kadar kaba diller de tanıdım<br />

Ağızları bir domuzun ağzı kadar uzun, mideleri bir timsahın ki kadar doymak bilmez<br />

Kırk kere söylenmeden önce değildim ben de deli<br />

İler tutar bir yanım vardı, tutup attılar aralarından<br />

Aşık oldum dedim berduş dediler<br />

Olmuyor ulan! bu araba bu yakıtla gitmiyor dedim sarhoş dediler<br />

Tıka basa doldurdular içime örflerini adetlerini batasıca geleneklerini<br />

Sonra ben öyle doldum ki çöktüm hiçbir baskı altında kalmadan kendi rızamla’’<br />

Kırkı hiç çıkmayacak bir ölürgezerdi Halil abi gecenin zifiri karanlık zihnine hapsolmuş<br />

Sonu mutsuz biten kumdan masallarını ansıtırdı babaannemin<br />

Yazdıkları okunamadan silinen bir plaj şairine benzerdi biraz da<br />

Melekleri koruyan insanlar vardır ya herkesin ılık uykusuna çekildiği vakitlerde...<br />

Evdeki hesabın hiç uymamasından ötürü çarşıya<br />

Pazar tezgahlarına bıraktığımız hata payıydı birazda rahmetli Halil abi<br />

Şaman ateşi yakar şişeleri sürterdik zihnimize, kışın soğuğuyla savaşmak kolay uğraş<br />

Soğuk siyahlar süründü mü gözlerine aşık, bini bir para etmez onca afili sözün<br />

Tüysüz birer hayvan kalırdık yanı başında , insanlığı piyano tınısında dinleyenin<br />

Sen erdiğinden beri muradına, kekre bir tadı kaldı avuçlarımda, geçen bütün mevsimlerin<br />

Aşkın şad olsun, ilk adımlarına erişen çocuklar gibi<br />

33

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!