%35
Bursa Serbest Muhasebeci Mali MüÅavirler Odası
Bursa Serbest Muhasebeci Mali MüÅavirler Odası
- No tags were found...
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
yargı kararları<br />
yargı kararları<br />
uygun bulunmadığı gerekçesiyle<br />
iptal eden Vergi Mahkemesinin<br />
kararının; yapılan işlemlerde<br />
mevzuata aykırılık bulunmadığı<br />
ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.<br />
Karar: Dosyanın incelenmesinden;<br />
(…) A.Ş.’nce dahilde işleme<br />
rejimi uyarınca işlendikten<br />
sonra elde edilen eşyanın davacı<br />
adına tescilli 29.12.2006 gün ve<br />
…. sayılı ihracat beyannamesi ile<br />
Avrupa Birliğine üye ülkeye ihraç<br />
edilmesinden sonra ihraç edilen<br />
eşyanın üretiminde kullanılan<br />
üçüncü ülke menşeli girdilere ilişkin<br />
telafi edici verginin gecikme<br />
faiziyle birlikte tahsil edilmesi istemiyle<br />
25.08.2008 tarihinde davalı<br />
idareye başvurulması üzerine<br />
telafi edici vergi, usulsüzlük cezası<br />
ve faiz için 28.08.2008 tarihinde<br />
yapılan tahsilat işleminin, mahkemece,<br />
istemin özeti bölümünde<br />
yazılı olan gerekçeyle iptal<br />
edildiği anlaşılmaktadır.<br />
İdari yargı denetiminin işleyebilmesi,<br />
idarenin Kamu Hukuku<br />
alanında faaliyette bulunmasına;<br />
idari nitelikte eylem veya işlem<br />
yapmasına bağlıdır. Böyle bir<br />
faaliyet olmadan, söz konusu<br />
denetimin işletilmesi olanaksızdır.<br />
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü<br />
Kanunu’nun 14. maddesinin 3.<br />
fıkrasının “d” bendinde yer alan,<br />
dava dilekçelerinin, ortada idari<br />
davaya konu olabilecek kesin ve<br />
yürütülmesi gerekli işlemin olup<br />
olmadığı yönünden inceleneceğine;<br />
aynı Kanun’un 15. maddesinin<br />
1. fıkrasının “b” bendinde<br />
de, böyle bir işlemin bulunmaması<br />
halinde, davanın sonraki<br />
yargılama işlemlerine girişilmeksizin<br />
reddedileceğine ilişkin kurallar<br />
bu ilkeye dayalıdır.<br />
Gümrük mevzuatına göre,<br />
gümrük vergilerinin dava konusu<br />
edilebilmesi için öncelikle, ya<br />
idarece kendiliğinden yapılmış<br />
bir tahakkuk veya ek tahakkuk<br />
işleminin; ya tescili sırasında konulan<br />
ihtirazi kayıtla verilen beyannameye<br />
dayalı tahakkukun;<br />
ya da yetkili Gümrük idaresine,<br />
gümrük vergilerinin tahakkuk ettirilmemeleri<br />
gerektiği halde tahakkuk<br />
ettirildikleri belirtilerek<br />
kaldırılmaları veya yersiz veya<br />
fazladan ödendiği belirtilerek<br />
vergilerin geri verilmesi istemiyle<br />
yapılan başvurunun reddine dair<br />
idari kararın; sonra ise, sözü edilen<br />
işlemlere karşı idari itiraz usulüne<br />
uygun olarak itiraz makamına<br />
yapılan başvurular üzerine tesis<br />
edilen, idari davaya konu edilebilecek<br />
kesin ve yürütülmesi zorunlu,<br />
zımni veya açıkça ret işleminin<br />
bulunması gerekmektedir.<br />
Olayda, yukarıda açıklanan<br />
şekilde tesis edilmiş bir işlem bulunmaksızın,<br />
talebi üzerine yapılan<br />
tahsilat işleminin iptali istemiyle<br />
davacı tarafından açılan davanın,<br />
2577 sayılı Kanun’un 15.<br />
maddesinin 1. fıkrasının “b” bendi<br />
uyarınca ortada, idari davaya<br />
konu edilebilecek nitelikte idari<br />
işlem bulunmadığı gerekçesiyle<br />
incelenmeksizin reddi gerekirken,<br />
işin esasının incelenmesi suretiyle<br />
verilen kararda Yargılama Hukuku<br />
kurallarına uyarlık görülmemiştir.<br />
Açıklanan nedenlerle, temyiz<br />
isteminin kabulüne mahkeme<br />
kararının bozulmasına oybirliği ile<br />
karar verildi.<br />
Danıştay 3. Dairesi<br />
Tarih: 19.02.2013 Esas No: 2012/747 Karar No: 2013/478<br />
MALİ MÜŞAVİRLERE İHBAR İKRAMİYE-<br />
Sİ ÖDENMEYECEĞİ<br />
Meslek mensupları ve bunların<br />
yanında çalışanlar, işleri dolayısıyla<br />
öğrendikleri bilgi ve sırları<br />
ifşa edemeyecekleri için çeşitli<br />
kanunlarla muhbirlere tanınan<br />
hak ve menfaatlerden yararlanamayacaklarından,<br />
bunlara<br />
ihbar ikramiyesi ödenmez.<br />
İstemin Özeti: Serbest muhasebeci<br />
mali müşavir olan davacının,<br />
mali müşavirliğini yaptığı (A)<br />
A.Ş. hakkında yaptığı ihbar nedeniyle<br />
adına ikramiye ödenmemesi<br />
gerektiği sonuç ve kanaatine<br />
varılan 26.11.2010 tarih<br />
ve 1708/67 sayılı raporun iptali ile<br />
bu ihbar üzerine anılan şirket<br />
AĞUSTOS / EYLÜL / EKİM 2013<br />
98<br />
B<br />
Bilanço<br />
adına tahakkuk ettirilip tahsil edilecek<br />
vergiler üzerinden<br />
825.401,72 lira ihbar ikramiyesinin<br />
ödenmesi istemiyle dava açılmıştır.<br />
Vergi Mahkemesinin kararıyla;<br />
3568 sayılı Serbest Muhasebeci<br />
Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali<br />
Müşavirlik Kanunu’nun 43. maddesinde,<br />
meslek mensupları ve<br />
bunların yanında çalışanların, işleri<br />
dolayısıyla öğrendikleri bilgi<br />
ve sırları ifşa edemeyecekleri,<br />
çeşitli kanunlarla muhbirlere tanınan<br />
hak ve menfaatlerden yararlanamayacakları,<br />
ancak, suç<br />
teşkil eden hallerin yetkili mercilere<br />
duyurulmasının mecburi olduğu,<br />
tanıklığın, sırrın ifşası sayılmayacağının<br />
kurala bağlandığı,<br />
davacının belirtilen bu düzenleme<br />
gereğince ilgili dönemde<br />
mali müşavirliğini yapmış olduğu<br />
şirket ile ilgili ihbar ikramiyesi almasının<br />
mümkün olmadığı gerekçesiyle<br />
dava reddedilmiştir.<br />
Davacı tarafından, uyuşmazlığın<br />
3568 sayılı Yasa değil, 1905 sayılı<br />
Yasa uyarınca çözüme kavuşturulması<br />
gerektiği, keza 3568 sayılı<br />
Yasa’nın 43. maddesinin gerek<br />
Anayasaya gerek Türk Ceza Kanunu’na<br />
aykırılık teşkil ettiği, sözü<br />
edilen maddedeki düzenleme<br />
ile vergi kaçırma fiil ve eyleminin<br />
ihbarının önlendiği, kanunun<br />
amacının bu olamayacağı, nitekim<br />
bir kanunda suç sayılan fiilin<br />
başka bir kanunla sır olarak kabul<br />
edilemeyeceği konusunda yargı