22.03.2013 Views

o_001043_2012-05-27-234408_e-kitap-arsivi

o_001043_2012-05-27-234408_e-kitap-arsivi

o_001043_2012-05-27-234408_e-kitap-arsivi

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

sürünüyor. Babaannenin topuklu rugan terliklerini giymiş ayağına. Şakağında,<br />

tam şahdamarın attığı yerde bir yara kanıyor. "Terliklerimi giyme, bellerini<br />

kıracaksın." Ne kadar da yakından geliyor ses. Arkasını dönüp bakıyor,<br />

kimseler yok. Gelin taçlı, uzun duvaklı küçük kızla göz göze geliyorlar.<br />

Kendilerini birbirlerinin yüz aynasında seyrederek öylece, kımıldamadan<br />

duruyorlar karşı karşıya. Küçük kızın şakağındaki yara durmadan kanıyor.<br />

"Şu aynadan geçip zaman tünelini aşsam, belki ona erişebilirim, belki<br />

sarabilirim yarasını." Gelin tacının beyaz inciçiçekleri kan kırmızısına<br />

boyanıyor.<br />

Aşağıda bir kapı gıcırdıyor, bir esinti dolaşıyor evi boydan boya. Küçük<br />

kız, şakağından akan kanın yavaş yavaş yayıldığı beyaz duvağı sürüye sürüye<br />

merdivenleri çıkıp kayboluyor.<br />

Anayolun kenarında, çirkin ve iddialı banka binasının önünde kararsız<br />

duruyor hala. Birkaç adım daha atmaya cesaret edebilecek mi? Sokağa<br />

girebilecek, evi bulabilecek mi?<br />

"O kadar çok zaman geçti ki aradan, unutmuş olmalıyım. Bu sokak olamaz.<br />

Uzaktan deniz sesi ve yosun kokusu gelirdi. Ulu ağaçlar, manolyalar, yaseminler,<br />

yediveren güllü bahçeler vardı. Ufak tefek, cilalı kaldırım döşeliydi yer.<br />

Sakin ve serindi. Burası kesinlikle değil. Belki semtte, belki caddede,<br />

belki sokakta yanıldım. Sokağı mutlaka bulmalıyım. Agop, pembe krepdöşin<br />

elbisemi bitirmiştir, gidip almalıyım. Surpik'lere uğrayıp sekseğe ne zaman<br />

çıkacağını sormalıyım. Karşı evin zemin katındaki veremli göçmen kadına<br />

babaannemin pişirdiği kemik çorbasını götürmeliyim. (Dikkat et ama sakın<br />

kendini öptürme.) Tasula Teyze paskalya çöreklerini fırından almıştır.<br />

Mayalı, mis gibi kokulu. Yosif Amcanın, çocukları iğneli fıçıya attığına<br />

hiç inanmadım ben, gidip Rebeka'nın bebekleriyle oynayalıyım."<br />

Bir yara, geçmişte değil gelecekte acıyor şakağında. Burası değil, artık<br />

kesinlikle biliyor. Belki bir sonraki sokak, belki bir başka köşebaşı.<br />

Bir başka semt, bir başka kent belki. Arayacak...<br />

Köşeyi dönüp sokağa girmiyor. Koşar adımlarla uzaklaşıyor köşebaşından.<br />

BRANDENBURG KAPISINDA ÖLÜM<br />

(Berlin, 4 Ekim 1990) Đki Almanya'nın birleşmesinin resmen ilanını<br />

izleyen çılgın gösteri ue eğlenceler sırasında kalp durmasından öldüğü<br />

sanılan 50 yaşlarında bir erkek cesedi, dün sabahın erken saatlerinde çevreyi<br />

temizlemeye gelen çöpçü ekipleri tarafından bulundu. Cesedin üzerinden hiçbir<br />

kimlik ve zati eşya çıkmamasından kuşkulanan Cinayet Masasının olaya el<br />

koyduğu; birleşme ve özgürlük gecesinin bu ilk kurbanının kimliğini<br />

ve ölüm nedenini belirlemeye çalıştığı bildiriliyor. Üzerinde kahverengi<br />

nefti kareli spor ceket, kahverengi yün kazak bulunan, uzun boylu, kumral,<br />

45-50 yaşlarındaki erkeğin, başka bir yerde öldürüldükten sonra cesedinin<br />

Brandenburg Kapısının hemen altına, çöpçüler tarafından görüldüğü noktaya<br />

taşınmış olması ihtimali üzerinde duruluyor..."<br />

Kimliğim yok, yaşım da. Cinayet dedikleri yüz binlerce yıl önce işlendi.<br />

Bu hangi duvar, hangi kapı, hangi taş yığını, kaçıncı gece, kaçıncı şafak?<br />

Bu kaçıncı ölümüm benim?..<br />

Başımı duvara yasladığımda, duvarın hangi yanında -Doğuda mı, Batıda mı-<br />

olduğumu düşünmedim hiç. Islak, yapışkan bir soğuk vardı, ama üşümüyordum.<br />

Đçkili değildim, ama başım dönüyordu. Duvar boyunca süzülüp toprağa doğru<br />

kayarken, yüz bin yılların ötesinden bir akbaba kötü kötü öttü, bir sırtlan<br />

uludu.<br />

Dağbaşı kayalıktı, ıssızdı, soğuktu. Yalnızdım, çıplaktım, yaralıydım.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!