Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
Kaçak Güreşerek Değil<br />
<strong>Dev</strong>rimci Doğrularla<br />
Yaşamalıyız<br />
Eğitim üzerinde ısrarla duruyoruz.<br />
Çünkü insanlarımızı dönüştürmenin,<br />
onları eğitmenin zorluklarını<br />
biliyoruz.<br />
Basit bir alışkanlıktan vazgeçmek<br />
dahi iradi ve kararlı olmayı gerektirirken;<br />
düzende yaşayan bir insanımızın<br />
devrimcileşmesinin ne kadar<br />
emek isteyen bir süreç olduğu aşikardır.<br />
Bu nedenle bu kadar ısrarcıyız.<br />
Peki ısrarımızın ve sabrımızın<br />
sınırı nedir?<br />
Çoğu kez "kimseden vazgeçmeyiz"<br />
desek de pratikte emek vermekten<br />
kaçıldığını, yani kaçak güreşildiğini<br />
görürüz. "Ondan bir şey<br />
olmaz" deriz örneğin. "Niyeti başka"<br />
deriz, "anlamıyor" ya da "değişmek<br />
istemiyor" deriz.<br />
Tüm bu dediklerimiz gerçek dahi<br />
olsa o insanlarımızdan vazgeçme<br />
lüksümüz var mı?<br />
Elbette hayır. Çünkü emek vermekten<br />
vazgeçmek devrim yapmaktan<br />
vazgeçmektir. Bu konuda<br />
da bize düşen kaçak güreşmeyi bırakıp<br />
insanlarımıza adım attırmanın,<br />
onları eğitip dönüştürmenin yollarını<br />
bulmaktır.<br />
İstemek, yoğunlaşmak demektir.<br />
Yoğunlaştığımızda yaratıcılığımız<br />
ra, kurtarılmış bölge yaratmanın hayal<br />
olduğunu görmüşler ve başka şehirlere<br />
de açılarak varlıklarını korumaya çalışmışlardır.<br />
Bir kısmı da şimdilerde eylem<br />
çizgisini yeni bir anlayış temeline<br />
oturtmaya çalışmaktadır. Silahlı Propaganda<br />
anlayışına yaklaşmaktadır,<br />
ama bütünsel bir anlayıştan ve plandan<br />
yoksun bir anlayıştır. MDD'yi hedeflediklerinden<br />
sınıf ittifaklarına yaklaşımları<br />
da farklılaşır. Türkiye'de bir milli<br />
burjuva olduğunu ve onunla ittifaka<br />
girmek gerektiğini savunurlar. Oysa<br />
böyle bir sınıf yoktur. <strong>Ülkemizde</strong> burjuvazi<br />
milli özelliğini tamamen kaybetmiştir.<br />
Bunlar gerilla savaşı verdikleri<br />
için diğerlerine göre bize daha<br />
İnsanlarımıza Emek Vermekten<br />
Vazgeçmek, <strong>Dev</strong>rim<br />
Yapmaktan Vazgeçmektir<br />
da gelişecektir.<br />
Böylece<br />
daha iyi sonuçlar almamız da mümkün<br />
olacaktır.<br />
Öncelikle insanlarımızla ilgilenirken<br />
kolaycılıktan vazgeçeceğiz.<br />
Kolaycılıktan vazgeçmek insanlardan<br />
vazgeçmekten daha zordur ama devrimci<br />
olandır.<br />
İnsanlarımızı tanıyacağız. Olumlu<br />
yanlarını ön plana çıkarıp o<br />
özelliklerini geliştirerek eğiteceğiz.<br />
Bize doğru attığı her küçük adımın değerini<br />
bilecek, o adımları büyüteceğiz.<br />
Kolaycılar kendilerini de tanımazlar.<br />
Nasıl değişip dönüştüklerini,<br />
hangi basit zaafları zamanında ne kadar<br />
zor aştıklarını unuturlar. Sihirli bir<br />
değnek beklerler.<br />
Biz böyle olmayacağız. Kendi gelişimimize,<br />
insanlarımıza ve onların<br />
yaşamlarına vakıf olacağız.<br />
İnsanlarımız ne kadar anlatsak da<br />
çoğu zaman kendi deneyimleri ile öğrenme<br />
eğilimindedir. Bize inadına yapıyor<br />
gibi gelebilir. Buna rağmen,<br />
"yaşasın, görsün" demeyeceğiz. Bir<br />
elimiz hep omzunda olacak, yanında<br />
olduğumuz güvenini hissedecek.<br />
Deneyimin yıkıcılığından koruyacak<br />
ama eğiticiliğinden faydalan-<br />
yakındırlar, ama neticede başarıya<br />
ulaşmayacak bir savaş anlayışları vardır<br />
ve hedefleri de farklıdır.<br />
Bunlarla görüldüğü gibi, dünyaya<br />
bakışımız, hedeflerimiz, mücadele<br />
anlayışımız, dolaysıyla örgütlenmemiz<br />
farklı olduğu için aynı parti çatısı<br />
altında örgütlenmemiz mümkün<br />
değildir. Ancak ortak yönümüz en genelde<br />
devrim ve demokrasi mücadelesi<br />
içinde olmamızdır. Anti-faşist,<br />
anti-emperyalist olmamızdır. Bu nedenle<br />
cephe ya da eylem birlikleri<br />
içinde ortak hareket etmemiz mümkündür.<br />
Bunu hedeflemeliyiz.<br />
Peki neden gerçekleşmiyor sorusu-<br />
KATİLİ DEVLETTİR!<br />
masını sağlayacağız.<br />
Yaşamlarına girmek, mesafeleri<br />
kaldırmak öncelikli görevimizdir.<br />
Bu konularda ısrarcı olmalıyız. Israrımızınsa<br />
sınırı olmamalı. Düzeni<br />
düşünelim örneğin. Her anlarında insanlarımızı<br />
kuşatmaya çalışıyor.<br />
Evinde, işinde vitrinlerle; kitap, dergi<br />
ve gazeteleriyle; ideolojisi, reklamı,<br />
dizisi, filmi ile, sanat anlayışı ile<br />
her an kuşatmayı yoğunlaştırıyor.<br />
Tüm bunları yaptıran devrim korkusudur.<br />
Biz de devrim isteğimizle ısrarcı<br />
olacak ve verdiğimiz emeklerle<br />
devrimci bir halk yaratacağız.<br />
Dayı, "Örgütlemeyen devrimci<br />
değildir." diyor.<br />
Vazgeçmeyecek, örgütleyeceğiz.<br />
Israrcı olacak ama mükemmelliyetçi<br />
olmaktan da kaçınacağız. Yani<br />
insanlarımızdan gerçekliklerine uygun<br />
sorumluluklar istemeyi bileceğiz.<br />
En büyük motivasyonumuz bir insanımızı<br />
YENİ İNSANA bir adım<br />
dahi olsa yaklaştırabilmektir.<br />
Bir insan kazanmak zafer kazanmaktır.<br />
Bu coşkuyla çalışmalı yaratıcılığımızı<br />
ve emekçiliğimizi geliştirmeliyiz. <br />
na ise kısaca cevap vermek gerekirse;<br />
Kürt milliyetçileri, her şeyi milliyetçi<br />
çıkarlarına alet etmek istiyor,<br />
milliyetçi çıkarlarına zarar verecek<br />
bizim gibi örgütlerin gelişmesini değil,<br />
yok olmasını istiyor.<br />
Reformistler, oligarşiden icazet dilenmek<br />
için devrimden ve devrimci örgütlerden<br />
uzak duruyor. Oportünistler,<br />
çıkarcı, rekabetçi, kararsız, kendine güvensiz,<br />
bizimle birlik olduklarında<br />
yok olacakları tedirginliği içindelerdir.<br />
Bu nedenle bizimle birlik olmaktansa<br />
Kürt milliyetçilerinin bile peşine takılmayı<br />
yeğlerler.<br />
(BİTTİ)<br />
Sayı: 305<br />
<strong>Yürüyüş</strong><br />
26 Şubat<br />
2012<br />
29