29.10.2014 Views

pdf indir - YDİ Çağrı

pdf indir - YDİ Çağrı

pdf indir - YDİ Çağrı

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Güney Kültür Merkezi’nde<br />

15-16 Haziran toplantısı<br />

Bu yıl, 15-16 Haziran Büyük<br />

İşçi Direnişinin 36. yıldönümünde,<br />

bu direnişi bir kez<br />

daha anmak ve ondan doğru dersler<br />

çıkarmak amacıyla Yeni Dünya<br />

İçin Çağrı gazetesi olarak Güney<br />

Kültür Merkezinin organize ettiği<br />

tartışma toplantısına konuşmacı<br />

olarak katıldık. Panelde bizimle<br />

birlikte Birleşik-Metal İş<br />

Sendikasında örgütlenme uzmanı<br />

olan Hasan Arslan da yeraldı.<br />

Toplantıya devrimci mücadelede<br />

hayatını yitirenler ve özel olarak<br />

15-16 Haziran’da katledilen üç işçi<br />

anısına saygı duruşu ile başlandı.<br />

Çağrı dergisi adına panelist arkadaş,<br />

15-16 Haziran’ın oluştuğu<br />

tarihsel koşulları aktardıktan<br />

sonra 15-16 Haziran Büyük<br />

İşçi Direnişi’nden çeşitli dersler<br />

çıkardı. Bu derslerin büyük<br />

oranda komünist önder İbrahim<br />

Kaypakkaya’nın çıkardığı doğru<br />

dersler olduğunu belirttikten<br />

sonra, İbrahim Kaypakkaya’nın<br />

çıkardığı bazı yanlış dersleri de ele<br />

alarak değerlendirdi.<br />

Bu değerlendirmelerin ardından,<br />

15-16 Haziran Büyük İşçi<br />

Direnişi’nin, işçi sınıfının muazzam<br />

gücünü pratikte gösterdiğini,<br />

işçi sınıfı durduğunda hayatın duracağını,<br />

sonuna kadar tek devrimci<br />

sınıfın işçi sınıfı olduğunu<br />

ve işçi sınıfı içerisinde çalışmanın<br />

devrimin zaferi açısından hayati<br />

önemde olduğunu gösterdiğini belirtti.<br />

Diğer taraftan fakat, işçi sınıfının<br />

komünist bir önderlikten<br />

yoksun, örgütsüz bir durumda olduğunu<br />

ve örgütlü olan kesiminde<br />

ise reformistlerin ve revizyonistlerin<br />

hakim olduğunu gösterdiğini<br />

dile getirdi.<br />

Bugün de 15-16 Haziran Direnişi’nin<br />

üzerinden 36 yıl geçmiş<br />

olmasına rağmen işçi sınıfının<br />

tek devrimci sınıf olma özelliğinden<br />

bir şey kaybetmemiş olmasına<br />

rağmen, işçi sınıfının örgütlülüğü<br />

ve Komünist Partisi ile bağı açısından<br />

fazla bir ilerleme kaydedilemediği<br />

vurgulandı.<br />

Sonuç olarak, işçi sınıfının bilinçli<br />

önderleri olarak çok daha<br />

fazla işçi sınıfı içerisindeki çalışmaya<br />

yönelinmesi ve bu çalışmaya<br />

öncelik verilmesi gerektiği savunuldu.<br />

Panelin ikinci konuşmasını<br />

Hasan Arslan yaptı.<br />

Arslan, 15-16 Haziran’ın Türkiye<br />

işçi sınıfı hareketi ve sendikal hareket<br />

açısından bir dönüm noktası<br />

olduğunu belirttikten sonra,<br />

sendika ve grev-lokavt ve TİS yasasında<br />

yapılmak istenen değişikliklerin<br />

neler olduğunu ve bunun<br />

özellikle DİSK’te örgütlü olan işçiler<br />

açısından ne anlama geldiğini<br />

anlattı.<br />

Arslan, sermaye kesiminin<br />

DİSK’in faaliyetlerinden rahatsız<br />

olduğunu belirterek bunu o dönemin<br />

Çalışma Bakanının yaptığı<br />

konuşmalarla örneklendirdi.<br />

Konuşmasının devamında 15-<br />

16 Haziran 1970’de 2 günlük işçi<br />

direnişinin nasıl geliştiğini ve ardından<br />

gelen sıkıyönetim ilanını,<br />

sıkıyönetim mahkemelerini ve işten<br />

atılan binlerce işçiyi somut verilerle<br />

ortaya koydu.<br />

Gerek panelistlerin konuşmalarında<br />

gerekse ardından yürütülen<br />

tartışmalarda toplantının ağırlığını,<br />

15-16 Haziran’dan öğrenirken<br />

asıl bugün yapılması gerekenlerin<br />

neler olduğu üzerinde yoğunlaşıldı.<br />

Bu bölümde, öncelikle işçi sınıfının<br />

bugünkü durumunun doğru<br />

değerlendirilmesi gerektiği belirtildi.<br />

İşçi sınıfının büyük oranda<br />

örgütsüz ve güçsüz olduğu tespit<br />

edildikten sonra, işçi sınıfının hem<br />

sendikalarda örgütlenmesi hem de<br />

sendikalardan bağımsız kendi öz<br />

örgütlenmeleri için, sosyalizm mücadelesi<br />

yürüttüğü iddiasında olan<br />

herkesin bu konuda elinden gelen<br />

çabayı sarfetmesi gerektiği vurgulandı.<br />

İşçi sınıfının örgütlenmesi<br />

bağlamında herkesin üzerine düşeni<br />

yapma konusunda yer yer eksik<br />

davrandığı tespit edildi.<br />

Tartışmaların devamında somut<br />

işyerlerinde yaşanan sorunlar ve<br />

örgütlenme konusunda nasıl bir<br />

yol izlenmesi gerektiği üzerinde<br />

15-16 Haziran<br />

Mersin’de anıldı<br />

DİSK’e bağlı Birleşik Metal-İş’in çağrısı üzerine DİSK, TÜRK-<br />

İŞ ve KESK’e bağlı şubelerin de destek verdiği basın açıklaması<br />

Taş Bina önünde yapıldı. Basın açıklamasını Birleşik Metal-İş<br />

Sendikası Anadolu Şubesi Başkanı Uğur Tozlu okudu. 15-16 Haziran’ın<br />

hangi tarihsel süreçte gerçekleştiğinin anlatıldığı basın açıklamasında<br />

“Bugün hala devrimci bir sendikal yapılanmadan bahsediliyorsa, demokratik<br />

hak ve özgürlükler mücadelesinde 15-16 Haziran direnişleri bir meşale<br />

gibi parıldıyorsa, bu, 36 yıl önce atılan adımların ne kadar doğru olduğunun<br />

en önemli göstergelerinden biridir.” denilerek 15-16 Haziran’ın<br />

önemi vurgulandı.<br />

Grevdeki SCT işçileri “Hak verilmez alınır”, “Yaşasın onurlu direnişimiz”<br />

diyerek grevdeki kararlılıklarını bir kez daha gösterdiler.<br />

Basın açıklamasının ardından, SCT işçileri, Kamu emekçilerinin<br />

Defterdarlık önünde “KRİZİN FATURASI EMEKÇİYE! KAMU<br />

EMEKÇİSİ BİRAZ DAHA YOKSULLAŞTI” temelinde yaptıkları basın<br />

açıklamasına destek verdiler. “İşçi memur el ele genel greve” yaşasın SCT<br />

işçilerinin haklı mücadelesi” sloganlarının atıldığı basın açıklamasında,<br />

kamu emekçileri “ Hükümetin 2005 yılı toplu sözleşmesinde, “kamu<br />

emekçilerini Enflasyona ezdirmeyeceğiz” sözlerinin bir aldatmacadan<br />

ibaret olduğu görülmektedir.” Denilerek, enflasyondan doğan farklarını<br />

talep ederek ek zam talebinde bulundular. KESK MERSİN ŞUBELER<br />

PLATFORMU dönem sözcüsü Ünsal Yıldız basın açıklamasının sonunda<br />

“ Dolayısıyla EK ZAM TALEBİMİZ haklıdır ve meşrudur. Hükümetin<br />

sesimize kulak vermesi gerekmektedir. Aksi halde bu gidişata izin vermeyeceğiz<br />

ve meydanlara çıkacağız.” Diyerek demokratik direnme haklarını<br />

kullanacaklarını belirtti.<br />

YDİ ÇAĞRI MERSİN<br />

27.06.2006 <br />

duruldu.<br />

Tartışmaların ardından Birleşik<br />

Metal İş Sendikasının hazırladığı<br />

ve son dönemdeki işçi direnişi ve<br />

grevlerden oluşturulan bir sinevizyon<br />

gösterimi sunuldu. Ardından<br />

yapılan kapanış konuşması ile toplantı<br />

sona erdirildi.<br />

20 Haziran 2006 <br />

HAS Alüminyum Fabrikası<br />

İşçilerinin Sendikalaşma<br />

Mücadelesi Sürüyor!<br />

İstanbul- Pendik ilçesi Dolayoba<br />

Sanayi Bölgesinde kurulu HAS<br />

Alüminyum Fabrikası, alüminyum<br />

doğrama üreten ve ürettiğinin<br />

çoğunu ihraç eden 25 yıllık<br />

bir fabrika.<br />

Düşük ücret ve ağır çalışma koşullarına<br />

rağmen patronun 6 ay<br />

önce “iflas ediyorum” yalanıyla<br />

tüm işçileri işten çıkararak yeniden<br />

işe alınmış gibi göstermek ve<br />

tümünü (18 yıllık işçiyi bile) 2 aylık<br />

deneme süresine tabi tutmak istemesiyle<br />

fabrikada çalışan 143 işçiden<br />

130’u DİSK’e bağlı Birleşik<br />

Metal- İş Sendikası’nın Kartal<br />

Şubesi’ne üye olmuş. Bunu duyan<br />

patron işçilerin yemek ve çay molasını<br />

kaldırarak işten atma ile tehdit<br />

etmiş ve kimi işçileri de işten<br />

atarak her türlü baskı ve zulümu<br />

uygulamaya başlamış.<br />

Sendikalaşmaya öncülük ettiği<br />

için işten atılan ve 117 gündür direnişte<br />

olan 8 işçiden (aslında o<br />

günler 10 işçi işten çıkarılmış, fakat<br />

2’si sendika üyeliğinden vaz<br />

geçirilerek tekrar işe alınmışlar) 3<br />

yıllık işçi İsmet Tunçel, 3 yıllık işçi<br />

Zafer Ergin ve işçileri ziyaret ettiğimiz<br />

gün (15 Haziran) işten atılan<br />

3 yıllık işçi ve kalite kontrolcusu<br />

Arif Kanmaz’ın anlatıklarına<br />

göre bu baskı ve zülümlerden dolayı<br />

Ali Çelebi isminde genç bir<br />

işçi arkadaşları çıldırmış. Diğer işçilerin<br />

de üzerlerindeki bu baskılardan<br />

dolayı son derece huzursuz<br />

olduğunu belirten direnişçi işçiler,<br />

en kıdemli işçilerin 18 yıllık<br />

–ki bu işçiler çok az- diğerlerinin<br />

çoğunun 3-4 yıllık genç işçiler olduğunu,<br />

işyerinde ücret ortalamasının<br />

net 400-450 YTL olduğunu<br />

belirttiler.<br />

Direnişçiler HAS Alüminyum<br />

patronunun sadece işçileri kölelik<br />

koşullarında sömüren zalim bir<br />

patron olmadığını, aynı zamanda<br />

hazine arazisini izinsiz işgal eden<br />

bir işgalci ve yıllarca fabrikanın zehirli<br />

atık sularını arıtmadan açıktan<br />

dereye akıtan bir çevre katliamcısı<br />

olduğunu anlattılar.<br />

İşten atılanların işe iade davasının<br />

29 Haziran’da ve sendika yetki<br />

davasının ise 5 Temmuz’da görüleceğinin<br />

bilgisini veren işçiler, aynı<br />

patronun 1998 yılında işçileri yine<br />

sendikalaştıkları için toplu olarak<br />

işten attığını, böylece sendikalaşmaya<br />

engel olduğunu, fakat bu kez<br />

mutlaka başaracaklarına inançlarının<br />

tam olduğunu belirttiler.<br />

Çevre fabrikalarda çalışan işçilerden<br />

ve sınıf dostlarından şimdiye<br />

kadar ciddi bir destek görmediklerini<br />

belirten işçiler herkesi kendilerini<br />

desteklemeye çağırdılar.<br />

Haziran 2006 <br />

Temmuz 2006 • yeni dünya için ÇAĞRI’nın İŞÇİ EKİ

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!