Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
halkların kardeşliği için<br />
HALKLARIN KARDEŞLİĞİ İÇİN<br />
ABD’de göçmen olmak…<br />
Konu göçmen, göçmenlik<br />
olunca, ABD bağlamında<br />
İndigen halkına mensup insanlar<br />
tarafından hâlâ söylenen tarihi<br />
bir olgu var: “Burada herkes<br />
göçmen, göçmen olmayan tek halk<br />
İndigen halkıdır.” Bu tarihi olgu<br />
ama 500 yılı aşkın bir sürede işgalci<br />
ve köle sahipleri beyazların İndigen<br />
halklarını soykırıma uğrattığı, köleleri<br />
olarak Amerika’ya götürdükleri<br />
siyahlarla da birbirine karışarak<br />
değişik kökenli insanlardan bir<br />
ABD ulusu (Amerikan ulusu) oluşturduğu<br />
gerçeğini ortadan kaldırmıyor.<br />
Amerikan ulusunun oluşmasından<br />
beri göçmen, göçmenlik sorunu<br />
–kimi İndigen kökenliler bunu dile<br />
getirse de– artık bu temelde tartışılmıyor.<br />
Son dönemde ABD’de yürüyen<br />
göçmenlik tartışmalarının merkezinde<br />
esas olarak Latin Amerika ülkelerinden,<br />
özellikle de Meksika’dan<br />
ve Meksika üzerinden ABD’ye “kaçak”<br />
yollardan giden göçmenler meselesi<br />
duruyor.<br />
Hispanik ya da Latino diye adlandırılan<br />
bu göçmenlerin sayısı 11-12<br />
milyon civarında tahmin ediliyor.<br />
ABD’de resmi, yasal olarak yaşayan<br />
Hispaniklerin sayısı ise 40 milyon civarında.<br />
ABD’deki bu “kaçak” göçmenler<br />
kelimenin gerçek anlamında köle gibi<br />
muamele görmektedir. ABD’lilerin<br />
yapmadığı en zor işlerde en düşük<br />
ücretle çalışmaktadır. Bu göçmenlerin<br />
“kaçak” olma durumu, onları çalıştıran<br />
işverenler tarafından demoklesin<br />
kılıcı gibi sürekli üzerlerinde<br />
sallandırılmaktadır.<br />
“Kâğıtsız” olarak da adlandırılan<br />
bu göçmenlerin yaklaşık 7 milyonu<br />
bir işte çalışmaktadır. %24’ü tarımda,<br />
%17’si temizlik işlerinde, %14’ü inşaatta<br />
ve büyük bölümü gastronomide<br />
çalışmakta ve bir bölümü de orta sınıftan<br />
kesimlerin çocuklarına bakıcılık<br />
yapmaktadır. 11-12 milyon göçmenin<br />
%40’ı beş sene ve daha kısa<br />
süreden beri ABD’de yaşamaktadır.<br />
Kimi verilere göre “kaçak” göçmen<br />
işçiler ABD işçi sınıfının %5’ini<br />
oluşturuyor. Bu kesimin en zor işleri<br />
yaptığı ve en ucuz işgücü olduğu gerçeği<br />
gözönüne alındığında, ABD’nin<br />
ekonomisine büyük oranda katkıda<br />
bulunduğu olgusu kimi burjuvalar<br />
tarafından da kabul edilmektedir.<br />
Kimileri bunları “ABD ekonomisinin<br />
görünmez yağı” olarak değerlendiriyor<br />
haklı olarak…<br />
Ucuz işgücü olmaları gerçeğine<br />
rağmen siyasi alanda devlet “kaçak”<br />
göçmenleri kontrol altında tutmak<br />
amacıyla yeni yasalar gündeme getirmektedir.<br />
Siyasetin temelinde ekonomik çıkarlar<br />
olduğu gerçeği gözönüne alındığında,<br />
“kaçak” göçmenlere yönelik<br />
ırkçı yasaların gündeme getirilmesinin<br />
temelinde de, büyük tekellerin<br />
legal olarak ABD’ye gelen, zamanı<br />
onlar tarafından belirlenen ve kendilerinin<br />
uygun görüp seçtikleri “misafir<br />
işçi” olarak adlandırdıkları ucuz<br />
işgücüne duydukları ihtiyaç ve talepleri<br />
vardır.<br />
Kısaca söylenirse “kaçak” göçmenlere<br />
yönelik saldırılar, ırkçı yasalar<br />
esas olarak sözkonusu göçmenlere<br />
yönelik olsa da, aynı zamanda bu<br />
göçmenleri ucuz işgücü olarak çalıştıran<br />
orta tabakaya da –orta ve küçük<br />
burjuvaya– karşı olan, büyük tekellerin<br />
çıkarlarına uygun ve devletin<br />
göçmenler üzerindeki kontrolünü<br />
sağlamaya da yöneliktir. Buna ek<br />
olarak göçmenlere yönelik saldırılar<br />
“ulusun güvenliğini sağlama” adına<br />
özellikle devletin sınırlarında militaristleşmenin<br />
de bir aracıdır.<br />
GÖÇMENLİK YASASI VE<br />
MÜCADELE…<br />
11 Eylül 2001 saldırısı Bush yönetiminin<br />
“kaçak” göçmenlerle ilgili<br />
yeni yasa çıkarma çalışmalarını geri<br />
plana itmişti. 2005 yılı Aralık ayında<br />
Temsilciler Meclisi göçmenler yasası<br />
ile ilgili bir yasa tasarısını onayladı.<br />
Sözkonusu yasanın kabul edilmesi<br />
için Senato ve Başkan Bush tarafından<br />
da onaylanması gerekiyordu.<br />
Sözkonusu yasa tasarısının esas<br />
yönü “kaçak” göçmenlerin ABD’de<br />
yaşamasını suç olarak ilan etmekti.<br />
Hispaniklerin seçimlerde oy potansiyeli<br />
olarak önemli bir rol oynadığı<br />
gözönüne alınarak bazılarına ABD<br />
vatandaşı olma hakkının tanınmasını<br />
içeren bir tasarı da gündeme getirildi.<br />
Bu konunun tartışılması bizzat<br />
ABD egemenleri arasında da belli<br />
bir bölünmenin varlığını gösterdi.<br />
Cumhuriyetçilerle Demokratlar arasında<br />
farklılıklar olduğu gibi, bunların<br />
kendi aralarında da farklılıklar<br />
yaşandı. Sonuçta ama belirleyici olan<br />
göçmenlerin insanca yaşama hakları,<br />
onların insan olarak değer görmesi<br />
vb. değil, tekellerin çıkarları, siyasetçilerin<br />
seçimlerde alacağı oy hesapları<br />
oldu. “Kaçak” göçmenlerin kimi<br />
haklarını savunan bazı sendikacılar<br />
bile, esas olanın “vatanın güvenliğinin<br />
sağlanması” olduğunu savunarak<br />
bu göçmenleri “vatanın güvenliğini”<br />
tehdit eden unsur olarak gösterdi…<br />
Söz konusu yasa tasa r ısı n ı n<br />
Senato’da tartışılmasına başlanmasıyla<br />
göçmenleri protesto eylemleri<br />
de gündeme geldi. Özellikle 25 Mart,<br />
10 Nisan ve 1 Mayıs tarihlerinde yüzbinlerce<br />
insan “kaçak” göçmenlerin<br />
hakları için yürüyüş ve mitingler yaparak<br />
yasa tasarısını protesto etti.<br />
1 Mayıs’ta 70 civarında kentte protesto<br />
eylemleri gerçekleştirildi ve<br />
toplam olarak ele alındığında milyonlarca<br />
“kaçak” göçmen ve onları<br />
destekleyen “yasal” göçmen meydanlardaydı.<br />
1 Mayıs’taki eylemlere<br />
sadece Hispanikler değil, Afrika ve<br />
Asya kökenli göçmenler de katıldı.<br />
Sözkonusu eylemler ABD’de yeni<br />
bir “Göçmen Hareketi”nin de geliştiğinin<br />
bir göstergesi olarak kabul<br />
gördü.<br />
“Kaçak” göçmenler ilk kez kendi<br />
hakları için siyasi bir eylem gerçekleştirmişti.<br />
“Kaçak” olarak görülenler<br />
sokaklara çıkmış, alanlara yığılmıştı…<br />
“Hiç bir insan yasadışı değil.”<br />
“Yasadışı olan sömürgeciliktir.”<br />
sloganlarını haykırıyordu. “Ne istiyoruz?/<br />
Adalet. /Ne zaman?/ Hemen<br />
şimdi!” “Suçlu değil, işçiyiz” diyerek<br />
“Genel af ve vatandaşlık hakkımızı<br />
istiyoruz” taleplerini yükseltiyordu<br />
milyonlarca insan.<br />
ABD’nin ırkçı yasa tasarısına karşı<br />
göçmenlerin hakları için bu mücadele<br />
ABD’de unutturulan 1 Mayıs’ı<br />
2006’da yeniden bir mücadele gününe<br />
dönüştürdü. Göçmen işçiler<br />
1 Mayıs’ı “Göçmensiz bir gün” ilan<br />
edip “İşe gitmek yok, okula gitmek<br />
yok, alışveriş yapmak yok” şiarıyla<br />
güçlerini göstermek amacıyla “büyük<br />
boykot” ilan ettiler.<br />
Sayısı milyonları bulan göçmenlerin<br />
bu protesto eylemleri, göçmenlik<br />
yasa tasarısının Senato’daki tartışmalarına<br />
da etkide bulundu. Temsilciler<br />
Meclisi’nin kabul ettiği yasa tasarısı<br />
Senato’da göçmenler lehine biraz yumuşatılarak<br />
36 oya karşın 62 oyla kabul<br />
edildi.<br />
Sözkonusu yasa tasarısı “kaçak”<br />
göçmenlerin önemli bölümüne<br />
ABD’de kalma hakkını da içeriyor.<br />
Bu yasa, beş yıldan fazla ABD’de yaşayan,<br />
ABD yasalarıyla karşı karşıya<br />
gelmeyen –ki bu aslında göçmenlerin<br />
“kaçak” olarak ABD’ye gelmiş<br />
olması olgusu gözönüne alındığında,<br />
kimin yasalara aykırı olup olmadığının<br />
yine ABD yetkilileri tarafından<br />
belirlenebileceğinin bir temelidir–,<br />
çalışan ve yeterli Amerikanca konuştuğunu<br />
belgeleyen, 2000 dolar kadar<br />
bir ceza ve eğer ödememişse çalıştığı<br />
süre için vergisini ödeyeceklerin ABD<br />
vatandaşlığına başvurma hakkını tanıyor.<br />
İki yıldan fazla ve beş yıla kadar<br />
ABD’de yaşayanlara ise ülkelerine<br />
geri dönüp “misafir işçi”lik için<br />
başvuruda bulunarak ABD’ye geri<br />
dönme hakkı tanınıyor. Kuşkusuz ki<br />
“misafir işçi” olarak ABD’ye gitme<br />
hakkı olsa da, gidip gidemeyeceğini<br />
belirleyecek olan “misafir işçi”leri seçecek<br />
olanlardır. İki seneden kısa süre<br />
ABD’de yaşayanlara ise –ki bunların<br />
sayısı 2 milyon civarındadır– hiçbir<br />
hak tanınmamaktadır. Bunlara tanınan<br />
tek “hak”, ceza görmeden ülkelerine<br />
sürgün edilmektir.<br />
Sonuç olarak aslında beş seneden<br />
fazla ABD’de yaşayanlar “legalleştirilmiş”<br />
olacak ve beş seneden az süre<br />
ABD’de yaşayanlar ise ülkelerine geri<br />
gönderilecek, gerçekte ise ABD’den<br />
sürgün edilecekler. Beş seneden uzun<br />
süre ABD’de yaşayanların bir bölümü<br />
de, Bush’un da ilan ettiği “ABD<br />
vatandaşı olmak isteyenler İngilizce<br />
öğrenmek ve asimile olmak zorundadır”<br />
düşüncesi temelinde öne sürülen<br />
önkoşullara uygun görülmeyip sürgün<br />
edileceğine kesin gözüyle bakılabilir.<br />
Böylece “kaçak” göçmenlerin<br />
en azından yarısının sürgün edilmesi<br />
yasalaştırılmış olmaktadır.<br />
Senato tarafından da onaylanan<br />
yasa tasarısı ülke içinde özellikle<br />
göçmenlere yönelik ırkçılığı körükleyen,<br />
göçmenleri dışlayan, onları<br />
suçlu gösteren ırkçı bir yasa tasarısı<br />
olduğu gibi, özellikle “kaçak” göçmenleri<br />
önleme adına Meksika ile sınırını<br />
militaristleştirmek için de hazırlanan<br />
bir yasa tasarısıdır. Bu yasa<br />
tasarısı Bush tarafından da imzalandığında<br />
yürürlüğe girecektir.<br />
HALKLAR ARASINDA<br />
DUVARLARIN ÖRÜLDÜĞÜ,<br />
KÖPRÜLERİN YIKILDIĞI BİR<br />
DÜNYA…<br />
11