29.01.2015 Views

tek çare budur!

tek çare budur!

tek çare budur!

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

getirilmektedir.<br />

Art›k ünlü futbolcular, tak›m yöneticileri,<br />

<strong>tek</strong>nik direktörler birer<br />

politikac› gibi a¤z›na bak›lan, medya<br />

taraf›ndan 24 saat izlenenler aras›ndad›rlar.<br />

Onlar›n aç›klamalar›,<br />

televizyonlarda “son dakika” olarak<br />

verilmekte, demeçleri s›k s›k<br />

canl› yay›nda verilmektedir.<br />

Bundan da önemlisi, bas›nda ve<br />

televizyonlarda futbolcular gençli-<br />

¤in önüne örnek al›nacak bir model<br />

olarak konmaktad›r. Futbolculara<br />

ödenen astronomik paralar, transfer<br />

ücretleri, futbolcular›n lüks yaflamlar›,<br />

gençli¤e adeta “köfleyi dönme”<br />

yolu olarak sunuluyor.<br />

Düzen, çarp›k bir spor kültürü<br />

yaratm›fl, esnaf›n, iflçinin, ö¤rencinin,<br />

iflsizin, memurun gündemine<br />

futbol magazini sokulmufltur.<br />

Halk›n yaflad›¤› sorunlardan dolay›,<br />

düzene karfl› oluflacak öfkesini,<br />

tepkisini boflaltmak için, futbol bir<br />

araç olarak sunulmufl ve kitleler o<br />

tepkiyi, öfkeyi stadyumlarda boflalt›r<br />

olmufltur.<br />

Eskiden flehirlerde bir, bilemediniz<br />

iki stadyum olurdu. Stadyumu<br />

olmayan flehirler de vard›. fiimdi<br />

küçük küçük binlerce, on binlerce<br />

stadyum var. O küçük stadyumlar<br />

evlere, kahvelere, barlara, pastanelere,<br />

birahanelere, iflyerlerine kurulan<br />

dev ekranlarla tafl›nm›flt›r. O küçük<br />

stadyumlarda, iflçilerden ev kad›nlar›ndan,<br />

gençlere kadar her yafltan<br />

meslekten insan, belli saatler<br />

içinde tüm yaflad›klar›n› “unutmakta”,<br />

kendisini baflka bir dünyada<br />

hissederek, günlük sorunlar›n s›k›nt›lar›ndan<br />

kaçmaktad›r.<br />

Bu, insanlar› o an için, belki ev<br />

kiras›n› ödeyememenin, borçlar›-<br />

n›n, taksitlerinin s›k›nt›s›ndan, günlük<br />

yaflam›n ö<strong>tek</strong>i dertlerinden uzak<br />

tutar. “Maç bitti¤inde” ç›plak gerçek<br />

herkesin yeniden karfl›s›na ç›ksa<br />

da, düzen öfkenin bu flekilde törpülenmesini<br />

kendi kazanc› olarak<br />

görmektedir. Tekellerin milyar dolarlar<br />

karfl›l›¤›nda elde ettikleri kazançlardan<br />

biri de <strong>budur</strong> iflte.<br />

Nas›l B‹R Yaflam<br />

Nas›l B‹R Yaflam<br />

Yalan söylemek<br />

Soruldu¤unda hiç kimse yalan<br />

söyledi¤ini kabul etmez. Etmez,<br />

çünkü yalan söylemenin kötü bir<br />

fley oldu¤u bilinir.<br />

Peki, yalan söylemenin kötü<br />

bir fley oldu¤u biline biline neden<br />

yalan söylenmeye devam edilir<br />

Neden bir insan yüzü hiç k›zarmadan,<br />

hiçbir rahats›zl›k duymadan<br />

yalan söylemeye devam eder<br />

Hem de ço¤u kez en yak›nlar›na,<br />

en sevdiklerine, arkadafllar›na,<br />

yoldafllar›na ö¤retmenine, komflusuna<br />

söylenir bu yalanlar.<br />

Yoksa, yalan söylemek üzerinde<br />

durulmayacak kadar masum bir<br />

davran›fl m›d›r Ya da “herkes hayat›nda<br />

küçük yalanlar söyler” diyenlerin<br />

yalan› masumlaflt›rmalar›n›n(!)<br />

arkas›na m› gizlenece¤iz<br />

Günlük yaflam içinde yalanlarla<br />

s›k karfl›lafl›r›z. Düzen iliflkileri<br />

yalanlar ve baya¤›l›k üzerine kurulmufltur.<br />

Hatta öyle fleyler görür<br />

ve yaflar›z ki, bir insan›n nas›l<br />

böyle bir hale gelece¤ine flafl›r›r›z.<br />

Bir kere bu düzenin temeli yalanlar<br />

üzerine kurulmufltur. Düzen<br />

yalanlarla yönetir. Burjuva siyasetçilerin<br />

yönetim tarz› yalan üzerinedir.<br />

Televizyonlar, burjuva bas›n<br />

yalanlar›n yay›c›s›, sürdürücüsüdür.<br />

K›sacas›, hiç tereddütsüz diyebiliriz<br />

ki, düzenin harc› yalanlarla<br />

kar›lm›flt›r ve yalan söylemek<br />

düzenin “normal” bir davran›fl›,<br />

düzen kültürünün bir parças› haline<br />

getirilmifltir. Dahas›, bu düzende<br />

yalan söylemek, “uyan›kl›k”,<br />

“iflbilirlik” olarak da kutsanmaktad›r.<br />

‹flte böylesine çepeçevre yalanlarla<br />

kuflat›lm›fl bir ortamda,<br />

deyim yerindeyse yalan denizi<br />

içerisinde yafl›yoruz.<br />

Dostlar›, arkadafllar›, yoldafllar›,<br />

sevdikleri aras›nda yalan,<br />

hiçbir gerekçeyle meflrulaflt›-<br />

r›lamaz veya masumlaflt›r›lamaz.<br />

Aç›kt›r ki, yalan<br />

söylemek aldatmakt›r, kand›rmakt›r.<br />

Baflka deyiflle, dürüst<br />

olmamakt›r. Bu anlamda da masum<br />

ve mazur görülemez.<br />

Yalana, insanlar flu veya bu<br />

olumsuz durumdan kurtulmak<br />

için baflvurur ço¤u kez. Ama asl›nda<br />

yalan kimseyi kurtarmaz.<br />

Yalan söyleyen as›l olarak kendisini<br />

kand›rmakta, kendisini aldatmaktad›r.<br />

Yalan söyleyen, bunu “al›flkanl›k”<br />

haline getiren insan önce<br />

kendisine olan sayg›s›n› yitirir.<br />

En kötüsü yapt›¤›n›n yanl›fl ve kötü<br />

bir fley oldu¤unu bile bile bunu<br />

sürdürmesidir.<br />

Kime yalan söylüyorsak, ona<br />

sayg›s›zl›k etti¤imizi, ona de¤er<br />

vermedi¤imizi, onu aldatt›¤›m›z›,<br />

kand›rd›¤›m›z› bilmeliyiz. Ç›plak<br />

gerçek <strong>budur</strong>.<br />

Yalan söylemek bu düzenin bize<br />

en kötü miraslar›ndan biridir.<br />

Yalan, bir insan›n ahlaki de¤erlerini<br />

yavafl yavafl afl›nd›r›r, onu giderek<br />

yozlaflt›rarak, düzenin duygusuz,<br />

bencil, kendisine sayg›s› olmayan<br />

bir insan› haline dönüfltürür.<br />

Yalanlarla kuflat›ld›¤›m›z bu<br />

düzende, yalandan uzak durmal›-<br />

y›z. Yalan›n oldu¤u yerde iliflkilerde<br />

güven, dostluk, samimiyet,<br />

arkadafll›k, yoldafll›k da yara al›r.<br />

Anneler babalar çocuklar›n›,<br />

gençler arkadafllar›n›, yalan›n<br />

yanl›fll›¤›, halk de¤erlerini nas›l<br />

tahrip etti¤i noktas›nda e¤itmeli,<br />

uyarmal›d›rlar...<br />

Yalanlarla yaflamay›, bize yalan<br />

söylenmesini de kendimizin söylemesini<br />

de kabul etmemeliyiz. Tersine,<br />

sözüne güvenilir, “bafl› gitse<br />

de do¤ru söylemekten kaçmayan”<br />

insanlar olaca¤›z. Düzenin<br />

bizi riyakarlaflm›fl, yalanc›laflm›fl<br />

kifliler haline getirmesine, bu tür<br />

yozlaflm›fl davran›fllar›n normal<br />

görülmesine izin vermeyece¤iz.<br />

Say›: 204<br />

Yürüyüfl<br />

24 Ocak<br />

2010<br />

37

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!