12.07.2015 Views

Bülten 42 (Eylül 2006) - Mimarlar Odası Ankara Şubesi

Bülten 42 (Eylül 2006) - Mimarlar Odası Ankara Şubesi

Bülten 42 (Eylül 2006) - Mimarlar Odası Ankara Şubesi

SHOW MORE
SHOW LESS
  • No tags were found...

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

12 17DOSYAAFET POLİTİKALARINDAYÜKSELEN PARADİGMA:SA IMurat Balamir, ODTÜANKARA’NIN DEPREMSELLİĞİİstanbul'a ilişkin son aylarda yoğunluk kazanantartışmalar, bu kentin asıl gündemini arka planaatmış görünüyor. İstanbul, bilimin ve teknolojinintarihte daha önce sahip olmadığı olanaklar ve bilgibirikimiyle, yakın gelecekte karşılaşılacak şiddetli birdeprem tehlikesinin yeterli bir kesinlikle belirlenmişolduğu bir mega-kenttir. Bu büyük tehlike karşısındaen iyimser varsayımlarla hesaplanabilen kayıptablosu bile ülke bütünü için ürkütücü bir yıkımniteliğindedir. Bunun üst yönetimlerce bir olağanüstüdurum olarak değerlendirilmesi ve toplumun tümkesimlerinin sorumluluk paylaşmaya çağrılıp eylemeitilmesi için özendirici yöntem ve güçlü uygulamalarayer verilmesi gerekir. İstanbul'da bu yüksek olasılıklıbüyük tehlike karşısında neler yapılmakta olduğu,yalnız İstanbul ve Türkiye için değil, evrensel birönem taşımaktadır. Öyle ki, bugün İstanbul,toplumların büyük tehlikeler öncesinde neleryapabildiklerinin incelenmesi açısından enderbulunabilecek bir toplumbilim araştırma ortamısunmaktadır. Üstelik bu durum, uluslararasıkuruluşlar, bilim ve üstyönetim çevrelerince birzihinsel değişimin yaşandığı bugünlerde ortayaçıkmaktadır. Yükselen paradigma, olası tehlikelerkarşısında 'arama-kurtarma/ çadır-battaniye-cesettorbası ve yara sarma' gibi reaktif işlerin hazırlıklarıyerine, önceliği risklerin savuşturulması aktifçabalarına, yani 'sakınım' ( mitigation) çalışmalarınavermektedir.Uluslararası Kuruluş ve Çevrelerin YönelişveÖnceliklerinde DeğişmelerUluslararası kuruluşlar ve kimi ilgi grupları 1990'lıyıllarda başlayarak, doğal afetlere karşı özellikle 'riskazaltma ', daha doğru bir terimle ' sakınım' önlemleriniKNIMDEPREMLER ÜLKESİ TÜRKİYE'DE TUTUMLAR VE İSTANBUL TARTIŞMALARIsürdürülebilir kalkınmanın bir önkoşulu olaraktanımlayarak, güçlü bir adanmışlık ve etkin birküresel program geliştirme çabalarınagirmişlerdir(1) . Kobe (2005) Konferansı'na katılanülkelere yöneltilen sorular, hedeflenenleri yeterinceaçıklamaktadır (2). Bu soruların en anlamlıları dörtana başlıkta toplananabilir:• Siyasal ve Kurumsal Adanmışlık: Riskazaltmaya özgü bir politika/strateji/yasa varmı? Risk azaltmada su kaynakları, arazikullanımı, sağlık, çevre, eğitim, planlama vefinans konularından sorumlu bakanlıklarınkoordinasyonundan sorumlu bir organ var mı?Risk azaltma işleri için ayrı bir bütçe var mı?Risk azaltma etkinliklerine STK, özel kesim,üniversiteler, medya katkıda bulunuyor mu?Sektörel gelişme planlarında risk azaltmayöntemleri yer alıyor mu?• Risk Tanımlama: Ulusal tehlike haritaları varmı? Ne amaçla kullanılıyor? Bunlara dayalı risk,direnç kapasitesi tespitleri bulunuyor mu?• Risk Bilgi Yönetimi: Ulusal bilgi sistemi var mı?Eğitim-öğretim programları var mı? Araştırmamerkezleri ve üniversiteler risk azaltmayakatkıda bulunuyor mu? Risk azaltmaya yönelikdüzenli bilgilendirme kampanyaları var mı?• Risk Yönetimi Uygulama ve Araçları: Riskazaltmaya yardımcı çevre yönetimi araçları vefinansal yöntemler var mı?Bu sorular, kalkınma sürecinin bugüne kadar fazlaönem verilmemiş yönleri bulunduğuna işaretetmektedir. Bu yaklaşım, ülke-bölge-kentdüzeylerinde önlemler almayı, kıt kaynaklarısakınmayı ve dirençli bir toplumsal gelişmeninuygulama araçlarını geliştirmeyi hedefler. YokohomaStratejisi'nin belirlediği beş öncelikli hedefinyalnızca biri afet sonrası etkinliklerle, dördü iserisklerin önceden belirlenip azaltılması ile ilgilidir.Bunları yineleyen Hyogo Eylem Çerçevesi de(2005-2015) önümüzdeki on yılda önceliklerin:‘sakınım çabalarının, sürdürülebilir gelişmeprogramlarının ayrılmaz bir parçası durumunagetirmek’, ‘ bunlara her ölçekteki programlarda yer vermek ’,‘toplumsal dirençliliği artırmak üzere, herdüzeydeki kurum, işleyiş ve kapasitelerigüçlendirmek’ olduğunu belirlemiştir.Geliştirilen ortak söylem, tehlike etkilerinizayıflatmak için ‘sakınım planlamasınınkurumlaşmasını’, ‘entegre, çok-sektörlü ve somut’eylemleri, ‘sakınım etkinlikleri için düzenli kaynakayırmayı’ zorunlu görmektedir. Bu görüşle, ‘SakınımPlanlaması’nın uygulanması ve kurumlaştırılmasıgirişimleri, acil durum çalışmalarına göre dahaverimli sonuçlar getirir.Küresel ölçekte sakınımetkinliklerini desteklemek, sakınım için yapılanharcamaları verimli kılmak, dirençlilik kültürünün herdüzeyde yaygınlaşmasına ön ayak olmak, riskazaltma yöntemleri içeren sakınım politikalarıtanımlayıp somut etkinliklerde bulunmak,buyöndeki gelişme göstergelerini tanımlamak, başarılıuygulamaları tanıtmak, paydaşları ortakdavranışlara yönlendirerek sakınım uygulamaları içinsinerjiler yaratmak, Deklarasyon’un üzerindedurduğu başlıca konulardır. Bu yaklaşıma ulusaldüzeyde öncelik verenlerin belirmesi gecikmemiştir.Bunda önde gelenlerin, afetlere ilişkin yasa vekurumsal yapılanmalarını son yıllarda sakınımetkinliklerine yönlendirmiş oldukları, yeni kavram vemekanizmalar geliştirdikleri izlenmektedir: ABD Sakınım Yasası 2000 (Public Law 106-390): Sakınım Planlaması; Sakınım Fonu; Kamu-Özel Kesim Ortaklıkları; Bütünleştirilmiş TehlikeHaritaları; Maliyet-Etkin Sakınım Yöntemleri;Güvenli Arazi Planlama ve Yapılaşma Yöntemleri;Sakınım Plan ı Hazırlama Kılavuzları; YerelTopluluk Sakınım Planları; Kamu-Özel Sakınımİşbirliği; Güvenli Arazi P lanlaması; Öncelikli Tesisve K uruluşlar, vb. Yeni Zelanda 2002 (değişik Sivil SavunmaYasası): Risk yönetimi; risk belirleme ve ölçme;risk iletişimi; maliyet-etkin risk azaltmayöntemleri; yerel topluluklara etkin rollerverilmesi; süreçlerin değerlendirilmesi, vb. Güney Afrika 2002 (Afetler Yasası) : Yerel vemerkezi yönetimlerin birlikte oluşturduğu kurullar,afet etkilerini önleyici bir ‘Ulusal Afet YönetimiÇerçevesi’ Avusturalya 2002 (COAG Raporu) : Sakınımprogramına 45 milyon $; risk azaltmaya öncelikveren beş yıllık bir reform paketi İngiltere 2004 (Sivil Sakınım Yasası) :Herdüzeyde afet olasılıklarına karşı dirençgeliştirme, risk azaltma ve yerel topluluklarıgüçlendirme yöntemleri Ermenistan 2001-2 (Sismik Korunma Yasası,Çevre Eğitimi ve Halkın Bilgilendirilmesi Yasası,Sivil Savunma Yasası): Entegre yaklaşım Kanada 2004 ( Kamu Güvenliği ve Risk ÖnlemeProjeleri Geliştirme Programı, PSEPC) :Kademeli sorumluluklar düzenlemesi; zararlarınkarşılanmasında kişi başına ilk $ bütünüyle yerelyönetime ait, ikinci $’ın yarısı, üçüncü $’ın %75'imerkeze ait vb.; Risklerin azaltılmasıözendiriliyor; farklı düzeylerdeki yönetimlerinkatılımı ile yürütülen büyük ölçekli sakınımprojeleri Yunanistan 2003 (Sivil Korunma Yasası 3013):Bakanlıklararası koordinasyonu sağlayan birMüsteşarlık; Sektörel planlarda riskler; Kentselalanlarda doğal tehlike haritaları ve risk azaltma;Risk azaltma için ayrı bütçe; kapsamlı ulusal riskharitası, vb. Japonya 1961 (Afet Önleme Temel Yasası):Yıllık bütçenin %5'i risk azaltma amaçlıyatırımlaraayrılmakta; Afet Yönetimi ile sorumluDevlet Bakanı; Merkez Afet Yönetim Kurulu;Özel sektör ve bireylerin sorumlulukları yasadatanımlı; tehlike haritaları 1/25 000-2 500;Riskazaltma bilgi platformu; AB 2005 (ESPON Doğal TehlikelerdenKaynaklanan Riskler Araştırması): Çoklu risklerinmekansal değerlendirmesi; risk yönetimi ABbütünleşmesinde araç; Sakınım planlamasınıntüm AB politika ve programlarına entegreedilmesi ve 2007-2013 döneminde sakınımplanlamasının ulusal programlarda yer alması;Sakınım planlaması konusunda el kitapları; vb.Türkiye'de ise, 1999 acı deneyimler inden sonra,tehlikelere karşı önlemler alınması gereği görül müş,ancak kapsamlı bir sakınım anlayışıgeliştirilememiştir. Getirilen ‘ deprem s igortası’ ile‘ yapı denetimi’ kısmi düzenlemeleri bir sakınımkültürü yaratmak şöyle dursun, ayrı sorunlar vekarşıt eğilimler yaratılmasına yol açmıştır.UlusalDeprem Konseyi'nin uyarılarına karşın (2002),depremler ülkesi Türkiye'nin büyük risk havuzlarıoluşturan kentleri için öngörülebilen, yalnızca 5272sayılı Belediye Kanunu (2005) 53. maddesinde,terim ve vurguları yanlış, içeriği belirsiz, bilgiyedayanmayan bir düzenleme olmuştur. Bu hükmündüzeltilmesi ve içeriğinin doldurulması kapsamlı birçalışmayı beklemektedir. Öte yandan, Bayındırlık veİskan Bakanlığı ‘internet sitesi'nde duyurulan(09.02.<strong>2006</strong>) ‘Afetler Kanunu Tasarısı Taslağı’,geleneksel merkezci yaklaşımla yalnızca ‘yarasarma’ etkinliklerini düzenlemektedir. Taslak, yeniparadigmadan nasibini hiç almadığı gibi, DepremŞurası sonuçlarını da göz ardı etmiştir. Oysa Şura’yıdüzenleyen, uluslararası toplantılara katılan,sorumluluklar üstlenen ve herhalde protokollereimza koyan yine aynı Bakanlık’tır.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!