3637teknik bilgilerFakat fabrika ile ilgili gelişmeler bundan sonra mutlu sona doğru ilerler.1999 yılında mimar ALKİS PREMİS sorumluluğunda bir teknoloji parkı ve sanat müzesine dönüştürülen gazfabrikası ünlü Yunan besteci MANOS HACIDAKİS' e ithaf edilr. Teknoloji parkı (TEKNOPOLİS) Atina’nın2merkezinde AKROPOL’e yakın bir konumda, 30 000 m büyüklüğünde bir alanı kaplamaktadır. Böylelikle gazfabrikası özgün mimarisi ile bir sanat fabrikasına dönüştürülmekte, Avrupa'nın en ilginç ve en özgün canlıendüstri ve sanat müzesini oluşturmaktadır.Etimolojik olarak “gaz” kelimesi eski Almanca'dan RUH ve AKIL anlamındaki “galist”, “geist” kelimesindengelmekte imiş.Fabrikanın sekiz binası Yunan edebiyatının sekiz şairine; ANDREAS EMPİRİKOS (D1 Binası), ANGELOSSİKELİANOS (D4), YANNİS RİTSOS (R/S 9,84 ve Anfi.), KOSTİS PALAMAS (D 10), TAKİS PAPATSONİS(D6), KONSTANTİNOS KAVAFİS (D7), KOSTAS VARNALİS'e (A8) ithaf edilmiştir.TEKNOPOLİ S'in sembolü, NİKOS-GİORGOS PAPOUTSİDİS'in dünyanın zeytin dalları ile kucaklandığı, insanlıkonuru ve barışın dünyaya egemenliğini çağrıştıran “Milenyum Küresi” adlı yapıtıdır. Bu yapıt da ‘GAZİ’dekibüyük avluda yerini almıştır.Atina ile ilgili turizm broşürlerinde ve yayınlarında tarihi bina ve yerleşmelerle birlikte hep ‘GAZİ’denbahsediliyor. ‘GAZİ’deki sanat etkinliklerinin programları veriliyor. Atina ‘GAZİ’yi benimsemiş, içselleştirmiş,emekli olup yok olmasına müsaade etmemiş. Bu 19. yüzyıl fabrikasına AKROPOL’ün yakınında yepyeni birişlevle görev vermiş. Geçmişten geleceğe bir uzantı daha yapmış. Tarihine ve anılarına sahip çıkmış. Az buzdeğil, bir zamanlar ‘GAZİ’, onun sokaklarını, evlerini aydınlatmış, yemeğini pişirmiş, evini ısıtmış.Bu oluşumda Atina BK belediye başkanının yerini ve katkısını bilmiyorum, bulamadım. Ama bir katkısı var ise‘GAZİ’ye yeniden hayat verilmesi, dönüştürülmesi yönündedir diye düşünüyorum.Atina şehri ile ilgili karar verenlerin, hazır mitolojilerinde de varken turist çekmek içiniçinde restoranlar ve temaşa salonları olan dev ZEUS, ATENA veya KYKLOPSheykelleri yapmayıp da gaz fabrikası hurdalarıyla uğraşmaları da herhalde kendilerininhayal gücü kısırlığından ve cimriliğinden olmalıdır!...“Ufuklarını genişletmeleri için onlara yurtdışı gezileri yapmalarını tavsiye etmeli!!...”Bize edildiği gibi.ATİNA TEKNOPOLİS'İNDEN ETKİNLİK HABERLERİ:AB'NİN YENİ SINIRLARIAB' NİN YENİ ÜYELERİNEHOŞ GELDİNİZ FESTİVALİhttp://www.cityofathens.gr/portal/site/AthensPortalEN/menuitem.c0b12dd881b8c6f38111b84b2d4a76e3/?vgnextoid=50c8<strong>42</strong>09516d0010VgnVCM100000d2a4673eRCRDMİMARİ PROJE MÜELLİFİ SİCİL DURUM BELGESİ3030 Sayılı Kanun Kapsamı Dışında Kalan Belediyeler Tipİmar Yönetmeliğinin 57. maddesi 5. bendi; “Proje müellifimimarlar ve mühendislerin, 6235 Sayılı Türk Mühendis veMimar Odaları Birliği uyarınca,ilgili meslek odasına kayıtlıolmaları, büro tescillerini yaptırıp her yıl için yenilemelerigerekmektedir. İdare, Kanuna aykırı uygulama nedeniyle süreliolarak hakları kısıtlanan proje müelliflerinin bu durumunudenetlemek üzere ilgili meslek odasınca düzenlenen, meslekadamının o andaki sicil durumunu gösterir, işin adı yazılıbelgeyi her proje için ister. Haklarında kısıtlama bulunanmeslek adamlarına ait projeler onaylanmaz. İdare, projeleriincelerken 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanununauygunluğu da gözetir.” Şeklinde düzenlenmiştir.Bayındırlık ve İskan Bakanlığının 26.02.2002 tarihli ve 3651-327 sayılı Genelgesinde de belirtildiği gibi; T.S. 8737 YapıRuhsatı Formu, 24 Ekim 2001 tarih ve 24563 Sayılı ResmiGazete'de yayımlanan İçişleri Bakanlığı'nın 81164 Sayılı Tebliğiile 1 Ocak 2002 tarihinden itibaren kullanılmak üzere, T.S.10970 Yapı Kullanma İzin Belgesi Formu ise 6 <strong>Eylül</strong> 2001 tarihve 24515 Sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan İçişleriBakanlığının 81028 Sayılı Tebliği ile 6 Ekim 2001 tarihindenitibaren kullanılmak üzere mecburi hale getirilmiştir.Bayındırlık ve İskan Bakanlığının 08.07.2002 tarihli ve 13946Sayılı Genelgesinde de belirtildiği gibi; Yapı Ruhsatı Formunun37., 77., 83. Yapı Kullanma İzin Belgesi Formunun 40., 84., 94.numaralı bölümleri Yapı Ruhsatı ve Yapı Kullanma İzinBelgesine konu iş için uzmanlık konusuna uygun olarak, mimarveya mühendis meslek adamının adı, soyadı, oda sicilnumarası, büro tescil numarası, sigorta, vergi (kuruluş isekuruluşun) numarası, uzmanlık konusuna uygun fennimesuliyet üstleniyor ise sorumluluğunu üstlendiği işler ile yeniişin toplam m2'leri, 3194 Sayılı İmar Kanunu'nun <strong>42</strong>., 6235Sayılı Kanun'un 38. maddelerinde belirtilen mesleğini icraetmesine bir engelin bulunup bulunmadığını belirten üyesiolduğu meslek odasınca düzenlenen “Sicil Durum Belgesi”ninnumarası yazılacaktır. Aynı Genelgede Türk Mühendis veMimar Odaları Birliğine bağlı meslek odalarınca bu belgenindüzenlenmesi aşamasında, sadece yapı projelerininvizelenmesi veya mesleki denetim yapılmaması, vize vemesleki denetim işlemlerine ilişkin harç veya bedel alınmamasıgibi nedenler öne sürülerek Sicil Durum BelgesiDüzenlenmemesi mevzuata aykırı olup, bu doğrultuda işlemyapanlar ve ısrar edenler hakkında 6235 Sayılı Yasa uyarıncaişlem yapılacağı belirtilmiştir. Ayrıca Yapı Ruhsatı ve YapıKullanma İzin Belgelerinin birer örneğinin İdarelerce ilgilimeslek odalarına gönderilmesi zorunluluğu olup, meslekodalarınca üyelerinin sicilleri, ruhsattaki bilgiler, ilgiliİdarelerce düzenlenen iş bitirme belgeleri ve raporlardadikkate alınarak tutulmak zorundadır. Bu husus onaylı YapıRuhsatı Formu ve Yapı Kullanma İzin Belgesindeaçıklanmaktadır.İlgili İdarelerce, projelerin incelenmesi, Yapı Ruhsatı ve YapıKullanma İzin Belgelerinin onaylanması aşamasında,08.07.2002 tarihli Genelgede belirtildiği üzere, ilgili meslekodasınca o iş için sicil durum belgesi istenmemesi, sicil durumbelgesinin tarih ve sayısının Yapı Ruhsatı ve Yapı Kullanmaizin Belgesinin ilgili bölümüne yazılmaması ve onaylanan YapıRuhsatı ve Yapı Kullanma İzin Belgelerinin bir örneğinin ilgilimeslek odalarına gönderilmemesi, kamu yararı ve kamuhizmetine aykırılıklara neden olmakta, kamu hizmetinin yetkilimimar, mühendisler tarafından yerine getirilmesi hususundasorunlara yol açmaktadır. Düzenlenen sicil durum belgesi ileilgili İdareler Yapı Ruhsatı ve Yapı Kullanma İzin Belgelerindeyer alan ihtisas ayrımını, meslek adamlarının mesleğini icraetmesine engel bir durumun olup olmadığını, fennimesuliyetler için Tip İmar Yönetmeliğinin 58.maddesindeaçıklanan m2 sınırlarının içinde kalıp kalmadığı hususlarında,kamu denetimini ve kamu görevini yerine getirmektedir.Ayrıca ilgili İdarelerce düzenlenen Yapı Ruhsatı ve YapıKullanma İzin Belgelerinin birer örneğinin ilgili meslek odasınagönderilmesi zorunluluğu ile, meslek odaları kendileriniilgilendiren form ve belgelerle kendilerince düzenlenen sicildurum belgelerini karşılaştırarak ilgili İdareleri uyaracaklarıgibi, uzmanlık ayırımına uyulmaksızın İdareleri yanıltan meslekadamları hakkında 6235 Sayılı TMMOB Kanunu kapsamındagerekli cezai işlemlerin yapılmasını sağlamakla da görevlidir.Bunun yanı sıra 3458 Sayılı Kanun uyarınca mesleği icra etmeyetkisi olmadan, usulsüz olarak mimarlık ve mühendislikhizmetlerini yerine getirmek isteyenlerin de engellenmesinisağlamış olacaktır. Mimarlık ve Mühendislik hizmetleri sadeceİl ve Belediye sınırları ile sınırlı olarak yapılmadığından,Belediyelerin ve Valiliklerin böyle bir görevi üstlenmesi demümkün değildir.T.S. 8737 sayılı Yapı Ruhsat Formu ve T.S. 10970 sayılı YapıKullanma İzin Belgesi doğru ve usulüne uygun olarakdüzenlenmek zorunda olup, Belediyelerin ve Valiliklerin yapıruhsatı ve yapı kullanma izin belgesi düzenleme koşullarınailişkin herhangi bir görevi bulunmamaktadır.01.03.<strong>2006</strong> ve 31.03.<strong>2006</strong> tarihleri arasında yapılan ve halen devam etmekte olan inceleme ve tarama çalışmaları neticesindetespit edilen, mimari projelerine Mimari Proje Müellifi Sicil Durum Belgesi almamış Üyelerimize yapılan çağrı yapılmış,aşağıda sayısal dökümü verilen mimari projeler Şubemize mesleki denetime getirilmiştir.YAZI GÖNDERİLEN ÜYE SAYISI: 79ADRESTE BULUNAMAYAN ÜYE SAYISI: 5PROJE GETİREN ÜYE SAYISI:31PROJE GETİRMEYEN ÜYE SAYISI:43TESPİT EDİLEN PROJE SAYISI: 269GELEN PROJE SAYISI: 65
38çocuk ve mimarlıkÇOCUK-MİMARLIKKENTATÖLYESİOlcay ÜnlüsayınÇocuk ve Mimarlık ekibi Altındağ Toplum Merkezi'nde…<strong>Mimarlar</strong> <strong>Odası</strong> <strong>Ankara</strong> Şube çatısı altındatanıştığım, bu çatı altında kendisi ile zamanıpaylaşmaktan mutluluk duyduğum,3.ve5.katta, arka bahçede, kapı önünde, onlarcaanı biriktirdiğimiz dost insan, can insan,yerine göre abla, yerine göre hoca, yerinegöre arkadaş, yerine göre sırdaş SevgiliOlcay Ünlüsayın, hakkında nesöylesem, neyazsam biliyorum ki bir şeyler eksik kalacak..39Doğruyu teşhis etmek,iyi bir dinleyiciolmak, işini severek yapmak, kızgınlıktanuzak durmak, bilmediğini sormak,ideallerinin arkasında durmak, yumuşakkonuşmak, sorumluluk duymak,başarıkarşısında adil olmak,...Mesleğine, meslektaşına,tüm odaçalışanlarına, emeğe, yani insana sonsuzsaygı ve sevgisi,İnanılmaz bir ODA sevdalısı,Şubemizin yaptığı,her sergi, söyleşi, panel,konferans, toplantı, gezi, etkinliklerine,adeta kanat takıp koşarakgelen,bilgilenmekten sonsuz mutlu olan,1801 sicil numaralıüyemiz OlcayÜnlüsayın tedavigördüğü GaziHastanesi’nde 25Ağustos <strong>2006</strong>tarihinde hayatınıkaybetti.Ailesine ve mimarlıkdünyasına başsağlığıdiliyoruz.‘'Öğrenmenin yaşı olmadığı'' sözünü bizemiras bırakan,KENTLİ OLMAKBaşkent Çankaya Spor Kulübü Yönetim Kurulu''Erteleme'' kelimesini sözlüğündençıkarmış, aynı günde, önce resim kursu,ardından Şube' de bir etkinlik veya ÇOCUKVE MİMARLIK toplantısı, oradan dakonserine gidip, bizi hayrete düşüren,yaşam sevinci ile dopdolu.Başkent Çankaya Spor Kulübü geçen yıl kurulmu ş,yüzme, jimnastik ve modern pentatlon dallarındakifaaliyetleri ile <strong>Ankara</strong> spor camiasında önemli bir yeresahiptir. Kısa süren geçmişine karşın sıra dışı eğitimanlay ışı, bu anlayışa uygun yönetim ve teknik kadrosuile <strong>Ankara</strong>'daki diğer tüm kulüplerden farklıbir çizgisive konumlanışıvardır.Tüm çabaların odağına sporcularının eğitimioturtulmu ş, sadece sportif anlamda değil akademik,sanatsal ve kültürel anlamda eğitim bir bütün olarakyürütülmeye çalışılmıştır. Bir birey olarak yaşamlarınısürdürdükleri kent ve kent yaşamı hakkında doğrukavrayışlara sahip olmalarına yönelik çalışmalar da buanlayışın bir sonucu olarak gündeme gelmişve<strong>Mimarlar</strong> <strong>Odası</strong><strong>Ankara</strong> Şube yönetimi bu konudakitalebimizi olumlu karşılamıştır.Oda yönetiminin 7 Temmuz <strong>2006</strong> tarihinde BaşkentÇankaya Spor Kulübünün Bahçelievler semtindekitesisinde gerçekleştirdiği "Kent ve Ya şam" konuluçalışma sporcularımızın eğitim seviyeleri açısındanönemli sonuçlar ortaya koymuştur.Bunlardan en önemlisi, sporcularımızın bilinçlerinde bir"kent" kavrayışının olmadığının anlaşılmasıdır. Biryaşam alanı olarak "kent" kavramı olmadığıgibi, içindeyaşadıklar ı, bir parçası oldukları kentin tarihi, gelişimi,sorunları ve çözüm şekilleri, böyle bir kentte yaşıyorolmanın getirdiği avantajlar vb. fikirlerinin de yetersizolduğu görülmüştür.Şüphesiz böyle bir sonucun ortaya çıkmasında bireysel,kurumsal ve yönetsel düzeyde pek çok sorumlu bulmakmümkündür. Bireyin kendi yaşam alanından bu kadarkopuk olmasının, ona bu kadar yabancılaşmış olmasınıntemel sorumluluğu her şeyden önce ülke ve kentyöneticilerine aittir. Bunun yanı sıra eğitimkurumlarında uygulanan eğitim programlarının mantığıve düzeyinin yarattığıetkiler de unutulmamalıdır.Bu noktada kitle örgütlerinin eğitsel işlevleri çok önemkazanmaktadır. Nitekim, <strong>Mimarlar</strong> <strong>Odası</strong> <strong>Ankara</strong> Şubeyönetimi düzenlediği bu çalışma ile, geleceğimizisimgeleyen çocuklarımızın eğitimleri konusunda ilkaşamayı gerçekleştirmiştir.Şimdi oda yönetiminden buçalışmanın devamını beklemek kaçınılmaz olmuştur.Bizlere belirlenen eksikliğin nasıl giderileceğine dairprogramlar sunmasın ı, çağdaş bir kent ve kent insanıhakkında sağı l klı fikirler oluşmasını sağlamaya yönelikyol göstermesini beklemek hakkımızdır sanıyoruz.Bize ayırdıkları zaman ve verdikleri emek için BaşkentÇankaya Spor Kulübü ve Kanguru Çocuk Kulübüolarak <strong>Mimarlar</strong> <strong>Odası</strong> <strong>Ankara</strong> <strong>Şubesi</strong>'ne teşekkürediyoruz.Kah, okulda çocuklarla, kah UIA' da, kahAltındağ'da sokak çocuklarıyla, bilirkişilikte,soruşturma kurulunda, her etkinlikte imzasıolan.''Arka daş” kelimesinin, arka çıkmak,yanında olmak, kollamak, korumakolduğunu belleklerimize yazan, varlığı ilebize güç veren, huzur verenHerbirimiz seni çok sevdik.VeÇok değerli meslektaşlarımız vesevenlerinin katıldığı,benim bildiğim kadarı ile <strong>Mimarlar</strong> <strong>Odası</strong><strong>Ankara</strong> <strong>Şubesi</strong>'nde ilk defa olan, sıcak veanlamlı bir veda töreni ile son yolculuğunauğurladığımız, canım hocam,“ Madem toplandınız da, niye bana habervermedin?” dediğini duyar gibi oldum 26Ağus tos Cumartesi günü saat 16:00'da, oçok sevdiğin ODA'nın önünde,yakalarımızda resmin, ellerimizde kırmızıkaranfille.IŞIK MAVİSİ GÖZLÜYDÜ,''AĞAÇLAR AYAKTA ÖLÜR(!!)DÜ,BİZİM ÇINAR AĞACIMIZDIVEYOKLUĞUNA ALIŞMAK ÇOKZORDU...Semra Sanıtürk