You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
siyasetten sıyrıldı ben işte bunu anlamıyorum.<br />
Aslında mizah eleştirmektir yani. Neyi<br />
eleştirirsin? Bu filmde mesela korkuların nedenini<br />
eleştiriyorsun. İşte bir jandarma cemsesi<br />
görüyorlar ödleri kopuyor yani “Eyvah!” falan<br />
oluyorlar. Atatürk heykeli kırılıyor, “Allah!” yani.<br />
Sonra heykel kırıldığı zaman, devlet baskı uyguluyor.<br />
Gezi’nin ardından milletin devletten önemli<br />
olduğunu anlayacağımız bir sürece gireriz,<br />
umudum bu. Kolay bir iş değil. Ama devlet bizim<br />
yarattığımız sanal bir şey ve her şeyi onun üzerine<br />
yüklüyoruz, katliamları onun üzerine yüklüyoruz,<br />
“Katil Devlet” diyoruz. Sorumlu aslında<br />
seçtiklerimiz, atananlar, kolluk güçleri… Yani<br />
hepsi… Devletin ne alakası var bununla, devlet<br />
senin ona uydurduğun bir kılıf. Burada da “baskı<br />
toplumuyla ilgili bir film” diyorsun. Okurken<br />
bunu mu hissettin?<br />
Aynen bunu hissettim. Yani korkunun insana ne<br />
numaralar ne taklalar attıracağını... Benim karakterim<br />
burada “köyün omurgasızı”. Fantastik<br />
bir köy burası. İşte bu ineğin sahiplerinin daha<br />
doğrusu, Hasan Kaçan’ın erkek kardeşiyim ben.<br />
Sarıkız’ın da uzaktan amcası sayılıyor. Bir araba<br />
sevdalısı... Mesela bu taraftan da okunabilir bu<br />
hikaye. Gözüne bir tane Murat 131 kestirmiş.<br />
Araba, manita, öğretmen de güzel, aşk meşk,<br />
falan filan. Yani işsiz güçsüz takımı var köyde.<br />
Bunlar niye işsiz güçsüz? Bu omurgasızlığının<br />
arkasında adamın bu işsizliği, bu güçsüzlüğü<br />
de var. Sabahtan akşama kadar kahvede okey<br />
oynuyorlar. Ve bu Sarıkız’ın sahipleri için<br />
simgelediği sadece bir hayvan sevgisi değil,<br />
sütü, eti, ederi, en önemli şey. Ama bakıyorsun<br />
meseleye, mesela bugün bizim çiftçilerin her<br />
birinin yıllık geliri beş bin lira var mıdır? Yoktur.<br />
Ben geldim burada çekim yaptığımız yere<br />
soruyorum herkesle konuşuyorum, nedir, ne<br />
yapıyorsunuz? İşte, insanları bir ineğe mahkum<br />
bırakan da bu devlet.<br />
Sarıkız’ın iyi oyuncu olduğu söyleniyor.<br />
Müthiş. Oynamıyor yani, o kadar süper natürel<br />
bir inek. Her yönetmenin mutlaka aradığı bir<br />
oyuncu. Bayağı uysal. Mesela dün akşam<br />
çekilen sahnede ineğimizin poposunun bir<br />
aracın sol tarafına doğru gitmesi gerekiyordu<br />
kameranın açısı ve gördüğü resim gereği.<br />
Sarıkızı oynayan inek arkadaşımıza kasanın sağ<br />
tarafından yemek verildi. Böylelikle o tarafla ilgilenirken<br />
kıçı da sola yapışmış oldu.<br />
Eskiden hatırlıyor musun, tarımda kendine yeten<br />
ülkeyiz denirdi. Ama şu an tarımda kendini yetemeyen,<br />
ekonomisi üretime dayanmayan, borsaya<br />
ya da başka bir şeye tabi olan ve giderek<br />
kalabalıklaşan, üçer çocuk istenen bir ülkede<br />
yaşıyoruz. Sorum şu; bu köyden Türkiye’nin<br />
profili çıkabiliyor mu?<br />
Tabii ki çıkıyor. Elbette ki yani hani bu bir senaristin<br />
zaten kurgusunu yapması gereken bir<br />
şey. Köyde hepimiz Anadolu’ya has bir şiveyle<br />
konuşuyoruz ama yörenin neresi olduğu çok şey<br />
değil. Çok belirgin değil. Anadolu’da bir köy. Tarih<br />
içinde bulunduğumuz zaman, bugün. Gomalak<br />
köyü var bir de Topuzlu köyü var. Bu iki köy<br />
arasında da farklılıklar var. Gomalak’ın insanları<br />
daha işsiz güçsüz, bayağı yoksul bırakılmışlar.<br />
Bir şey diyeceğim peki, gözüme battığı için<br />
söylüyorum, Şebnem (Sönmez) var oyuncular<br />
arasında, sen varsın, Gezi Parkı’nın bir<br />
tarafısınız siz, sonra Hasan Kaçan da var. Oyuncular<br />
arasında, kendi aranızda tartışma oluyor<br />
mu? Yoksa burada işimizi yapıyoruz şeklinde<br />
mi?<br />
Dışarıda da yapmıyoruz, benim için bir sıkıntı olmuyor.<br />
Ne sıkıntısı olabilir ki? Niye sıkıntı olsun<br />
ya da şöyle söyleyeyim sıkıntı oluşturacaksa<br />
niye burada olalım.<br />
Ben de onu söylüyorum konuşup<br />
tartışamayacağımız hiçbir şey olmamalı.<br />
Tabii ki olmamalı. Bir diyalog içinde olmak,<br />
bunda hiçbir sıkıntı yok. Aslında bir şey söyleyeyim<br />
mi belki de bu tablonun hoş ve güzel<br />
yanlarından bir tanesi de budur yani. Dünya<br />
tatlısı bir adam şimdi, ne yapayım ben yani.<br />
Hasan abi yani, dünya tatlısı bir adam. Ne<br />
olacak yani. Şunu da söyleyeyim mesela mecliste<br />
atıyorum türbanlı birini görmekse mesele,<br />
yeminle ben türbanlılardan daha çok istiyorum.<br />
Burada bir yöntem ve tarz problemi yaşanıyor,<br />
mesele bu.<br />
Nazım Hikmet Kültür Merkezi’nde eğitmenlik<br />
sürüyor mu?<br />
Elbette, sürüyor ve sürecek. Hayatımın en<br />
keyif aldığım şeyi. Büyük bir anlam yani, o kadar<br />
ki... Evet, bu bizim başrolümüz ve bence<br />
geleneksel yerlerden oyunculuğun, sanatın