You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
“Caz Şarkıcısı”<br />
“Şafak”<br />
da aynı zamanda alırlar. Jack’in<br />
sevgilisi Mary Preston (Clara Bow)<br />
ise Fransa’da hemşirelik yapmaktadır.<br />
Kampta çıkan bir kavgada Jack’in<br />
mahkemeye çıkmasını engellemek için<br />
suçu üzerine alır ve Fransa’yı terk etmek<br />
zorunda kalır. Savaş devam etmektedir.<br />
Jack ve David’e iki Alman gözleme<br />
balonuna saldırma görevi verilir. Ne<br />
yazık ki, saldırı sırasında David’in<br />
uçağı Almanlar tarafından düşürülür.<br />
Fakat David kurtulur. Jack, uçağın<br />
düşürüldüğünü öğrenince, arkadaşının<br />
intikamını almak için uçağa biner ve<br />
Almanlara saldırır. Bu arada David<br />
kurtulduktan sonra çaldığı bir Alman<br />
uçağıyla kampa dönmek için yola çıkar.<br />
Jack, olanlardan habersiz Almanlara<br />
saldırmaktadır. David’in kullandığı<br />
uçağı da düşürür. Düşürdüğü uçağın<br />
armalarını almak için indiğinde yaptığı<br />
büyük hatanın farkına varır. Arkadaşı<br />
kollarında can verir. Savaş sonrası<br />
Mary her şeyden habersiz David’i<br />
beklerken, Jack ruhsal çöküntüler<br />
içinde Amerika’ya dönecektir.<br />
Kan yerine çikolata şurubu<br />
I. Dünya Savaşı’nda pilotluk<br />
yapmış bir yönetmen olan William<br />
A. Wellman, filmde herhangi bir film<br />
hilesine başvurmadı. Özellikle uçak<br />
sahneleri çok başarılıydı ve büyük<br />
ilgi gördü. Bunun yanı sıra, filmde<br />
kullanılan bazı görüntü ve ses efektleri<br />
(uçak motorlarının uğultusu, bazı savaş<br />
sahnelerinin renklendirilmesi) seyirciyi<br />
çok etkilemişti. Gök ve bulutlar mavi<br />
iken makinalı tüfeklerden çıkan ateşler<br />
kırmızı olarak verildi. Zaten film<br />
bu yönü ile özel efekt dalında Oscar<br />
ödülünü de aldı.<br />
Kanlı sahnelerde çikolata şurubunun<br />
kullanıldığı filmde, özellikle<br />
kostümlerin seçiminde unutulmaz<br />
hatalar yapıldı. Filmde olaylar 1917-<br />
1918 döneminde geçiyordu ama<br />
filmdeki sivil halk ile başrol oynayan<br />
Clara Bow’un ev sahnelerindeki<br />
kostümleri ve saç stili 1920 sonlarına<br />
aitti.<br />
Gary Cooper ilk kez 20 saniye<br />
göründü<br />
Filmin yapımına Amerikan Ordusu<br />
büyük katkıda bulundu. Savaş sahneleri<br />
için yüzlerce figüran asker ve havada<br />
çekilen savaş sahneleri için milyon<br />
dolar değerinde uçak ve malzeme<br />
desteği verdi.<br />
“Wings”e ait önemli bir not ise<br />
yeni yeni ün kazanmaya başlayan bir<br />
Hollywood yıldızına ait. Filmin bir<br />
sahnesinde sadece 20 saniye görünen<br />
Garry Cooper seyirciden o kadar<br />
büyük bir ilgi görmüştü ki Paramount<br />
stüdyosu bu yakışıklı pilotun kim<br />
olduğunu soran mektuplarla dolmuştu.<br />
Sonunda stüdyo Cooper’a anlaşma bile<br />
teklif etti.<br />
En iyi oyuncu Gaynor ve<br />
Jannings<br />
“En iyi kadın oyuncu” ödülünü alan<br />
Janet Gaynor, bu ödüle üç değişik<br />
filmdeki başarısından dolayı lâyık<br />
görüldü. Bu filmlerden “Yedinci<br />
Cennet” (7th Heaven, 1927) ve “Sokak<br />
Meleği” (Street Angel, 1928)’in<br />
yönetmeni Frank Borzage, “En iyi<br />
yönetmen” ödülünü aldı. Gaynor her<br />
iki filmde de kendini seven bir adamın<br />
yardımıyla yoksulluktan ve günah<br />
işlemekten kurtulan bir kimsesiz<br />
çocuğu canlandırdı. “Şafak” (Sunrise,<br />
1927) filminde ise bir çiftçinin karısı<br />
rolündeydi. Çiftçi, şehirde tanıdığı<br />
çekici bir kadınla iş birliği yaparak<br />
kendi karısını öldürme plânlan yapıyor,<br />
ancak hatanın daha sonra farkına<br />
vararak finalde karısıyla ikinci balayına<br />
çıkıyordu. Paramonth stüdyosu filmin<br />
daha başarılı olması için ünlü Alman<br />
yönetmen ve oyuncu Emil Jannings’in<br />
katkılarını da sağladı. Jannings<br />
Almanya’dan getirtildi. O dönemde<br />
yabancı düşmanlığını önlemek<br />
amacıyla yönetmenin Brooklyn’de<br />
doğduğu (aslında İsviçre’de doğmuştu),<br />
bir yaşındayken Almanya’ya gittiği<br />
söylendi.<br />
“En iyi erkek oyuncu” ödülüne lâyık<br />
görülen Emil Jannings, iki ayrı filmde<br />
başrol oynamıştı. Daha sonra 1939’da<br />
“Rüzgar Gibi Geçti”yi yönetecek olan<br />
Victor Fleming’in “Tendeki Şeytan”<br />
(The Way of All Flesh, 1927) ve Joseph<br />
Van Sternberg’in yönettiği “Son Emir”<br />
(The Last Command, 1928). Jannings,<br />
ilk filmde sarışın vamp bir kadına olan<br />
düşkünlüğü yüzünden hayatı altüst olan<br />
saygın bir aile babasını, ikinci filmde<br />
ise Tsarist’den sürgüne gönderilen bir<br />
Rus generali canlandırıyordu. Sürekli<br />
düşle rolü birbirine karıştıran general,<br />
filmin sonunda rolünü başarıyla<br />
gerçekleştiriyordu. Jannings ödülünü<br />
aldıktan sonra ünü sinema çevrelerinde<br />
giderek arttı. Ancak sesli sinemanın<br />
başlamasıyla Hollywood’daki sinema<br />
yaşamı son buldu. Çünkü Jannings’de<br />
çok belirgin bir Alman aksanı vardı.<br />
1929’da Hollywood’dan ayrılarak<br />
Almanya’ya dönen sanatçı daha sonra<br />
Nazi rejimi için propaganda filmleri<br />
yapmaya başladı ve 1960 yılında da<br />
öldü.<br />
78 Vizyon