You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
54
Biraz önce emire masiyette itaatin caiz olmadığı, fakat muhalif
olmanın da caiz olmadığı geçti. Emire muhalefetin ancak açık küfür
veya küfre götürecek bidatte caiz olacağını söyledik. Bazıları ihtilafı
tek türlü zannederler. Mutlak dost-düşman kalıplarında düşünürler.
İhtilaf varsa dostluk kabul etmezler ve düşmanlığı zorunlu görürler.
Hâlbuki İslam dini kâmil bir ihtilaf kültürüne sahiptir. Bu ümmetin
selefi dinin birçok meselelerinde ihtilaf etmişlerdir, fakat bu onların
kalplerinin birbirinden kopmasını zorunlu kılmamıştır. Fakat aynı
zamanda da muhalefeti gerekli kılan meselelerde aralarındaki yakın
ilişkiler dahi kalplerinin birbirlerinden kopmasını engellememiştir.
Zira ihtilaf kalpten neşet eder. Bunun için İmam ibni Teymiyye (rahimehullah)
şöyle der: “Dostluğun aslı muhabbet olduğu gibi, düşmanlığın
aslı da buğzdur. Bunun için karşılıklı sevgi, yakınlığı ve birliği gerektirir.
Karşılıklı buğz ise uzaklığı ve ihtilafı gerekli kılar.” 78
Muhabbeti bozmayacak görüş ayrılığı muhalefeti gerekli kılmazken,
muhabbeti bozup, buğzu gerekli kılan görüş ayrılığı muhalefeti
gerekli kılar.
O halde ihtilaf türlerini bilmek çok önemlidir. İhtilafın öylesi vardır
ki, muhalefet edenlerin her biri doğruya ulaşmıştır. Ve ihtilafın
öylesi vardır ki, muhalefet eden müşrik, kâfir olur. Ve yine öyle ihtilaf
vardır ki, muhalefet eden bidatçi olur. Ve yine ihtilafın öylesi
vardır ki muhalefet eden hata etmiş özürlü olur veya hata etmiş günahkâr
olur.
78 Camiu’r-Resail, üçüncü risale