05.12.2020 Views

son şekil

Osman Ulubaş Kayseri Fen Lisesi

Osman Ulubaş Kayseri Fen Lisesi

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

KARAR

Kişilik olarak çok kararsız biriydi Feyza. En

basit şeyleri seçmede bile zorlanırdı. Annesi,

Saliha hanım, bazen sırf onu markete

göndermeye ikna etmek için "Artan

bozukluklarla ekmeğin yanında canının çektiği

bir şeyi de alabilirsin." der; buna rağmen o ne

alsa bir türlü seçemediği için elinde sadece

bir çift ekmekle evin yolunu tutardı.

Günlerden cumartesiydi. Havada baharın

getirdiği çeşitli çicek kokularıyla karışık bir

serinlik vardı. Güneş açmıştı; ancak sert

geçen kıştan yeni çıkan ağaçlar henüz çıplaktı,

hiçbiri yeşermemişti. Saliha, balkonda

çamaşırları asarken havanın açtığını fark

etmiş; uzun süren kış onları evde kalmaya

hapsettiği için içine bir dışarı çıkma isteği

gelmişti. Feyza'ya seslendi:

— Ne dersin kızım, dışarı çıkıp bir hava alalım

mı?

— Bilemedim ki anne.

— Hadi gel, bana eşlik et. Sana da değişiklik

olur. Uzun zamandır dışarı adım atmadın.

— Tamam, beni biraz bekle de üzerimi

giyineyim annecim.

— Ben hazırım, seni aşağıda beklerim.

Feyza; altına rahat bir kot pantolon, üstüne

de onu çok terletmeyecek krem rengi bir

kazak giydi. Yıllardır özenle kullandığı spor

ayakkabılarını da ayağına geçirince hazırdı.

Çok fazla kıyafeti yoktu, elindekinin kıymetini

bilir ve eşyalarına özen gösterirdi. Böylece

yenisini almaya pek ihtiyaç duymazdı. Zar zor

dört kişi alan asansöre binip zemin kat

tuşuna bastı. Annesi onu apartmanlarının ön

bahçesindeki incir ağacının altındaki bankta,

elinde küçük bir el çantasıyla bekliyordu.

Dizili taşlarının arasında yer yer çiçek bitmiş

kaldırımın üzerinde, yanımızdan hızla geçen

arabaların ve hafif bir esintinin eşliğinde yan

yana yürüyorlardı. Biraz ilerledikten sonra

marketin hizasına geldiler. Saliha, markete

girip bir iki bulgur almak istedi, çocuklu evin

ihtiyacı bitmiyor tabi. Karşıya geçecekleri

yerde de yol biraz genişçe idi, malum arabalar

da hızlı geliyor, biraz beklediler. Derken Feyza

fark edemeden Saliha karşıya geçmiş, ona

sesleniyor:

- Kızım ne bekliyorsun, başka araba gelmeden

geçsene karşıya!

Feyza başını sağa çevirdi. Uzaktan beyaz bir

araba geliyordu. O mesafeden gözüne pek

süratli görünmedi, o da üç adım kadar

ilerledi.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!