05.12.2020 Views

son şekil

Osman Ulubaş Kayseri Fen Lisesi

Osman Ulubaş Kayseri Fen Lisesi

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Furkan Emre

Öztürk

GAZETECİ

11/A Sınıfı

201877

Bir gün Kenan adında bir gazeteci

eski, yıpranmış kaldırımlardan birine

oturmuş; yeni pişen, taze ekmeklerin

fırından çıkışını büyük bir keyifle

seyrediyordu.

Yorulduğu için bunu geri çeviremedi.

Birden hava karardı, kara bulutlar

gökyüzünü sardı ve yağmur

serpiştirmeye başladı. Bu duruma

aldırış etmeyen Kenan, yağmur

şiddetini arttırınca evine doğru

koşmaya başladı. Herkes

şemsiyesine davranıyordu. Eve

geldiğinde eli kanamakta olan

çocuğunu ve karısının ocak başında

bir şeyler mırıldandığını gördü,

çocuğu bir şeyler söyledi ama

anlayamadı, yatağına yattı.

Güneş doğmadan tekrar yola

koyuldu ve matbaaya gitti. Evlere

işyerlerine gazeteleri bırakırken

gözüne ihtiyar topal bir adam ilişti,

yanına oturdu, adını sordu.

Adam öksürdü, cevap vermedi.

Elinde son gazetesi kaldı, bırakmaya

gitti. Bırakmaya gittiği adres dün

izlediği fırındı, gitti, gazeteyi bıraktı

,kapıdan çıkarken iri yarı bir adam

seslendi:

- Dur evlat bir soluklan, dedi.

Adam dün onu ekmekleri izlerken görmüştü,

tanıması güç olmadı, ona iki simit bir çay ikram

etti, yanına oturdu .

Kenan duvarda asılı duran eski çerçeveli tablolara

bakıyordu, fırıncının yanındakileri bir hayli dikkatle

izledi ,koşarak eli yüzü toz içinde bir çocuk girdi,

ona bakarak hafif tebessüm etti, fırıncı adam niye

ekmeklere uzun uzun baktığını merak ediyordu,

gazeteci sokakta eve doğru yürürken arabayı

görmedi. Kaza geçirdi, bayılmadan önce son

gördüğü iki büklüm olmuş bisikletiydi, gözlerini

açtı, herkes başına toplandı , cama sırtını dayamış,

iki hasta bakıcı Kenan’ı hafif bir şekilde süzdü,

ailesi için kullandıkları kötü sözleri işitti, fakat

aldırış etmedi, uykuya daldı .

Eve ziyaretçiler geldi, pek imkânı yoktu lakin

mahcup gözükmemek için cebindeki buruşmuş

yağmurda ıslanmış olan son parasını çocuğuna

verdi , alacaklarını yorgun hasta bir ses ile söyleyip

gönderdi, ağrısı tekrar baş gösterince ilacını aldı ve

tekrar uyudu .

Bazıları yanında bir şeyler de getirmişti, tekrar

gözünü açtığında yanı başındaki iki ekmeği buldu

ve gülümsedi.

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!