NECM el-DÃN SA'ÃD b. MUHAMMED el-SA'ÃDÃ'NÄ°N ÅERH ARÃZ el ...
NECM el-DÃN SA'ÃD b. MUHAMMED el-SA'ÃDÃ'NÄ°N ÅERH ARÃZ el ...
NECM el-DÃN SA'ÃD b. MUHAMMED el-SA'ÃDÃ'NÄ°N ÅERH ARÃZ el ...
You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
değişiklikler beytin ahengini etkilemektedir. Bazı bahrlerin birkaç arûzu ve birkaç<br />
darbı vardır. 88<br />
E. Arûz İlmindeki Dâir<strong>el</strong>er:<br />
Halîl b. Ahmed on altı bahri “dâire” adı verilen beş şekil altında toplamış<br />
ve ondan sonra g<strong>el</strong>enler de bu dâir<strong>el</strong>eri onun koyduğu şekilde devam<br />
ettirmişlerdir. Fakat hiç kimse bu dâir<strong>el</strong>erin içeriği hakkında açıklayıcı bir bilgi<br />
vermemiştir 89 .<br />
Bu konu hakkında ilk araştırmayı yapan kişi Alman Oryantalist Gotthold<br />
Weil’dir. Weil, Arap arûz sistemini, iki açıdan tenkit etmiştir. Bunlardan ilki,<br />
metot eksikliğidir. İkincisi ise, Arap yazı sisteminden meydana g<strong>el</strong>en hatadır 90 .<br />
Sistemin dâire diye adlandırılmasının sebebi bir bahirden, diğer bahre<br />
geçişin dâire yoluyla olmasındandır 91 .<br />
Dâirede, b<strong>el</strong>irli bir noktadan başlanır ve o noktadan takiple dönerek dâire<br />
içindeki bahirlerden biri <strong>el</strong>de edilir. Aynı dâireden başka bir noktadan<br />
başlandığında ise diğer bahr <strong>el</strong>de edilir 92 .<br />
Şimdi bu beş dâire ve bu dâir<strong>el</strong>eri oluşturan bahrler hakkında bilgi<br />
ver<strong>el</strong>im;<br />
a. Dâire <strong>el</strong>-Muht<strong>el</strong>if ( المحتلف (دائرة : Bu dâire Tavil 93 , Medîd ve Basît<br />
bahrlerinden oluşmaktadır. Muhtalif diye adlandırılmasının sebebi, bahrlerindeki<br />
tef‘il<strong>el</strong>er farklılığından dolayıdır. Yani bazı tef‘il<strong>el</strong>er humâsî, bazısı ise subâîdir 94 .<br />
88 Nihad M. Çetin, “Arûz”, DİA., III, 428.<br />
89 <strong>el</strong>-Ya‘lâvî, Muhammed, Eştât fî <strong>el</strong>-Luğa ve <strong>el</strong>-Edeb ve <strong>el</strong>-Nakd, 1992. s. 21; <strong>el</strong>-‘İlmî,<br />
Muhammed, <strong>el</strong>-<br />
Arûz ve <strong>el</strong>-Kâfiye, Mağrib 1983. s. 120<br />
90 Tenkitler hakkında daha geniş bilgi için bkz: Weil, “Arûz”, İA, İstanbul, I, 627-628.<br />
91 <strong>el</strong>-‘İlmî, a.g.e., s. 120.<br />
92 <strong>el</strong>-Kâşif, a.g.e., s. 42-43.<br />
93 Tavîl Bahri hakkında daha geniş bilgi için bkz: Dabîrsiâqî, M., “Bahr-e Tawîl”, EI 2 , London<br />
1989, III, 503-504.<br />
94 <strong>el</strong>-Hatîb <strong>el</strong>-Tibrîzî, a.g.e., s. 7-10; <strong>el</strong>-Y‘alâvî, a.g.e., s. 22.<br />
22