You also want an ePaper? Increase the reach of your titles
YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.
Sayı: 304<br />
<strong>Yürüyüş</strong><br />
19 Şubat<br />
2012<br />
32<br />
Daha iki hafta önce yaşandı:<br />
Adaletsizlik bir anneye<br />
polisin belinden silahını da<br />
aldırır, tetiğine de bastırır...<br />
“Adaletin bu mu dünya?” diye<br />
söylenir bir türkümüzde. Adalet oligarşinin<br />
mahkemelerinde değil bunu<br />
biliyoruz. Malatya’da yargılanan ve<br />
demokratik eylemlere katıldıkları<br />
için 8 ila 14 yıl arasında hapis cezası<br />
verilen arkadaşlarımızdan biliyoruz.<br />
Oligarşinin adalet dediği, halka sınıf<br />
kinlerini kusmalarıdır. 150 bin kişilik<br />
Grup Yorum konserinin intikamını almak<br />
için verdiler 14 yıla varan cezaları.<br />
Ama sanmasınlar ki bu kin bir tek<br />
onlar da var. Oligarşiye kinimiz artarak<br />
devam ediyor. Gençliklerini,<br />
ömürlerini aldıkları, dört duvar arkasına<br />
hapsettikleri arkadaşlarımızın<br />
ömürleri bizdedir artık. Çocuklarını<br />
mahkeme kapılarında bekleyen ve<br />
elleri koyunlarında evlerine geri dönen<br />
anaların ahını kattık kinimize…<br />
Öyle bir keskinleşti ki kinimiz, analarımız<br />
artık mahkemeden beklemiyor<br />
adaleti. Elde silah gerekirse vuracak<br />
oğlunun ömrünü çalanları.<br />
60 yaşında bir anamız, oğlunun çalınan<br />
yıllarının hesabını sormak için,<br />
oğlunu ringe yolculayan yoldaşlarına<br />
saldıran polisin belindeki silahı aldı<br />
ve bastı tetiğe. Mahkeme sonrası tutsaklar<br />
ringe bindirilirken, “Burada duramazsınız”<br />
dedi polis ve Halk Cepheliler’e<br />
saldırdı. Cepheliler bu saldırıya<br />
direnirken, oğlu mahkeme tarafından<br />
hapse gönderilen 60 yaşındaki<br />
bir anamız, polisin belinden silahını<br />
aldı. Silahın emniyeti kapalıydı<br />
ama açtı emniyeti ve bastı tetiğe.<br />
Silahın şarjörü olmadığı için ateş al-<br />
madı. (Adliyedeki<br />
polisler ya silahsız<br />
oluyorlar ya da silahlarına<br />
şarjör<br />
takmıyorlar.) Mermi<br />
olsaydı silahta, oğluna ceza verenlere,<br />
yoldaşlarının oğlunu yolculamasına<br />
saldıran polislere sıkacaktı<br />
bütün öfkesiyle, kiniyle…<br />
Adalet haktır, adalet hesap sormaktır.<br />
Oğlunu elinden alanları öldürmeye<br />
çalışacak kadar gerçek<br />
adalete susamaktır… Sınıf kini ne<br />
korkuya yer bırakır ne de kendini<br />
düşünmeye. Hesapsızca atılır düşmanın<br />
üstüne. Ve 60 yaşında da<br />
olsa, bir polisin belinden silah alacak<br />
kadar güç verir, kuvvet verir.<br />
Polis bile şaşkın, beklemiyor<br />
böylesine bir hareketi, gözaltına alamıyor<br />
anamızı. Alsa rezillikleri<br />
daha bir açığa çıkacak. “60 yaşındaki<br />
bir kadın silahımızı belimizden<br />
aldı ve biz bir şey yapamadık”<br />
diye anlatmak zorunda<br />
kalacaklar çünkü.<br />
Düşman sadece duruşma salonunda<br />
güldüğü için Sevcan Göktaş’a<br />
1 yıl daha fazla ceza verdi.<br />
Devrimcilerin ömürlerini bir kalemde<br />
çalanlar, geride kalanların sınıf<br />
kinini biliyor. Bilincini aydınlatıyor,<br />
düşman gerçeğini kavratıyor.<br />
Düşman, karşısında el pençe<br />
divan durmuş, yalvaran insanlar<br />
görmek istiyor. Ama göremiyor, göremeyecek.<br />
Verilen hapis cezalarını<br />
onurla karşılayan özgür tutsaklar<br />
var onların karşısında. Mahkeme<br />
kürsülerini devrim kürsüsü olarak<br />
kullanan ve kendilerini yargılayanları<br />
yargılayan tutsaklar onlar. Düşmanın<br />
14 yıla varan cezaları karşısında<br />
DEVRİMCİ SENDİKACILIK<br />
SABRET!<br />
Bir ucun yüzlerce kilometre uzaklarda<br />
Bir ucun bir nefes yakında,<br />
soluğumdasın,<br />
Sıradağlar.<br />
Uçsuz bucaksız ormanlar,<br />
Damar damar kınalı topraklar.<br />
Karadenizin mavi, hırçın, soğuk suları,<br />
Akdenizin delikanlı sıcağı,<br />
Öylesin ve yalnızca bunlar değilsin...<br />
Lokmayı ağzında çiğneyip çocuğuna yediren<br />
anamsın.<br />
Bakınca yüreği titreyen, gözleriyle seven<br />
babamsın.<br />
Aynı elbiseleri giyerek büyüdüğümüz<br />
kardeşimsin.<br />
Arkadaşımsın ve Yoldaşımsın.<br />
Yoldaşımsın 122 kez kelimeleri<br />
anlamsız kılan.<br />
Yeterince anlatamadığım ve mutlak,<br />
Mutlak anlatacak olduğum<br />
Beni en iyi sen anlarsın,<br />
Bin yıl da geçse unutmazsın,<br />
Yediğin her tokadın acısı suratında...<br />
Suyum, toprağım, köküm sensin.<br />
Yüreğin yanmış, dudakların çatlamış susuzluktan.<br />
Kulağın bizde ve fakat "Söz bitti"<br />
diyorsun,<br />
Dediğin yerdeyim<br />
Sabret ...<br />
aman dilemeyen tutsaklar onlar. Tutsaklarımız<br />
düşmanı yargılıyor, analarımız<br />
hesap soruyor. Korksunlar<br />
bizden, korksunlar adalet diye hak yiyenler.