Savunuculuk El Kitabı - ILGA Europe
Savunuculuk El Kitabı - ILGA Europe
Savunuculuk El Kitabı - ILGA Europe
Create successful ePaper yourself
Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.
tarafından öngörülmüştür. Bu el kitabının öncelikli hedefi olan ülkelere yönelik bu kurumların yetki<br />
ve mekanizmalarına ilişkin bilgi için bkz. Ek 1.<br />
Bu el kitabının hedefindeki ülkelerin hepsi ya AB üyeliğine aday veya aday aday ülkelerdir ve bu<br />
ülkelerin demokratik yönetişim, insan hakları ve işleyen bir pazar ekonomisini güvence altına alıp AB<br />
üyelik yükümlülüklerini yerine getirmeyi öngören Kopenhag kriterlerine uyması gerekmektedir.<br />
AB’ye katılım sürecinin parçası olarak, Batı Balkanlar ve Türkiye’nin de kendi ulusal mevzuatlarını AB<br />
mevzuatına uyumlu hale getirmeleri gerekmektedir (bkz. Ek 1 Avrupa Birliği bölümündeki ayrıntılar).<br />
Temel Haklar Kurumu’nun AB’nin 27 Üye Devleti’nde yaşayan LGBTT toplumunun toplumsal ve siyasi<br />
durumlarına ilişkin kaleme aldığı raporlar, standart oluşturma ve insan haklarına saygının tüm<br />
bireyler için ifade ettiği anlam açısından önemli bir kıstas teşkil eder.<br />
LGBTT savunucuları belirli mekanizmalar aracılığı ile (Ek 1’e bakınız) AB, AK ve AGİT kurumları<br />
nezdinde çalışmalar yaparak, kendi hükümetlerine insan hakları yükümlülüklerini yerine getirmeleri<br />
için baskı kurabilirler. Bunu etkin şekilde yapabilmek için, güvenilir delil toplamak ve özel koşulları<br />
tam olarak belgelemek, bununla birlikte bu bilgiyi ilgili kuruma doğru şekilde sunmak son derece<br />
önemlidir. <strong>ILGA</strong>-<strong>Europe</strong> ve COC-Hollanda gibi uluslararası sivil toplum kuruluşları, bu alanda yüksek<br />
bir deneyime sahiptirler ve ulusal LGBTT savunuculuk gruplarına bu tecrübeden faydalanmaları<br />
çağrısında bulunmaktadır.<br />
Devletin yükümlülükleri<br />
Devletlerin, insan hakları sözleşmelerini onaylayarak ya da bu sözleşmelere taraf olarak<br />
üstlendiklerileri yükümlülükler ikiye ayrılır: negatif yükümlülükler ve pozitif yükümlülükler. Negatif<br />
yükümlülükler hiçbir kanun, politika ya da uygulamanın bir hakkın kullanılmasına müdahale<br />
etmemesi anlamına gelmektedir. Pozitif yükümlülük ise, devletlerin ellerinden geldiğince hakların<br />
kullanılabilmesi için gerekli bütün koşulları sağlaması gerektiğini ifade eder.<br />
İnsan hakları anlaşmaları hukuken ve siyaseten olmak üzere iki şekilde “bağlayıcı”dır. Öncelikle, ICCPR<br />
ve ICESCR gibi antlaşma, sözleşme vb hukuken bağlayıcı araçlarda yer alan anlaşmalar devletler<br />
tarafından onaylanır veya taraf olunur. Uluslararası insan hakları antlaşmalarını onaylayarak,<br />
hükümetler antlaşmalardan doğan yükümlülük ve görevlerle uyumlu olacak şekilde ulusal önlemler<br />
ve mevzuatı oluşturmayı taahhüt etmiş olurlar. Bunun gerçekleştirilmemesi halinde, antlaşmanın<br />
oluşturduğu ilgili mekanizmaya konuyla ilgili davalar taşınabilir. Insan hakları savunucularının<br />
çalışmaları genellikle bu metinlerin uygulamaya nasıl geçirildiği ile ilgilidir. Avrupa Konseyi üye<br />
ülkeleri de aynı şekilde Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin yargı yetkisine sahip olduğu ve LGBTT<br />
bireyler ve konularına ilişkin içtihatın gittikçe arttığı Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne uymakla<br />
yükümlüdür.<br />
İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi ve çeşitli BM ve Avrupa Parlamentosu İlke Kararları ve Açıklamaları<br />
vb. bildirgeler gibi yasal açıdan bağlayıcılığı olmayan antlaşmalar siyasi açıdan bağlayıcılığa sahiptir<br />
<strong>Savunuculuk</strong><br />
<strong>El</strong> <strong>Kitabı</strong><br />
13