26.11.2012 Views

Layout 2 - Yürüyü

Layout 2 - Yürüyü

Layout 2 - Yürüyü

SHOW MORE
SHOW LESS

Create successful ePaper yourself

Turn your PDF publications into a flip-book with our unique Google optimized e-Paper software.

Sayı: 280<br />

<strong>Yürüyü</strong>ş<br />

7 Ağustos<br />

2011<br />

1 6<br />

Pervasızlar Çünkü Korkuyorlar<br />

Pervasızlar Çünkü Kökümüzü Kurutmak İstiyorlar<br />

NAFİLE! YOLA GELMEYECEĞİZ,<br />

ISLAH OLMAYACAĞIZ!<br />

Çayan Direnişi’nden<br />

İstanbul Çayan Mahallesi, Hüseyin<br />

Aksoy Parkı’nda her cuma günü<br />

yapılan programa 29 Temmuz günü<br />

de devam edildi. Grup Yorum Korosu<br />

ve sanatçı Ercan Aydın bu haftanın<br />

programında yer aldılar.<br />

Dev-Genç’lilerin ve Çayan halkının<br />

kolkola girerek çektiği halaylar ve<br />

birlikte atılan sloganlarla süren programın<br />

ardından kortejler oluşturuldu.<br />

Yakılan meşalelerle Hüseyin Aksoy<br />

Parkı’ndan Dilan cafe’nin önüne kadar<br />

yüründü. Dükkanlarından çıkan halk,<br />

eyleme destek verdi. Pankartının arkasında<br />

toplanan 150 kişi, “Kaçırma<br />

Terörüne Son!”, “Baskılar Bizi Yıldıramaz”,<br />

“Kahrolsun Faşizm Yaşasın<br />

Mücadelemiz”, “Keyfi Tutuklama Zulmüne<br />

Son” sloganlarını haykırdılar.<br />

Dilan cafe önünde yapılan basın<br />

açıklamasında, “AKP halk düşmanıdır.<br />

Mafyacılığı, işkenceciliği halka<br />

olan düşmanlığındandır. Korktuğu<br />

noktada pervasızca saldırıp, pervasızca<br />

işkence uyguluyor. Amacı bizi<br />

ıslah etmek, yola getirmektir. Yola<br />

gelmeyeceğiz, ıslah olmayacağız!”<br />

denildi. Sloganlarla tekrar Hüseyin<br />

Aksoy Parkı’na yürünerek eylem burada<br />

sona erdirildi.<br />

Çadirimizi dağıttılar<br />

yeniden kurduk.<br />

Devrimcileri kaçırıp<br />

tutukladılar yerlerine<br />

yenileri geldi. Bu halk<br />

bitmez, bitiremezsiniz!<br />

Çayan Mahallesi’ndeki direniş çadırı<br />

80’li günleri geride bıraktı. Düzenin<br />

tüm saldırılarına, tüm yozlaştırma<br />

çabalarına karşı çadır bir merkez<br />

olmaya; öğretmeye, okul olmaya devam<br />

ediyor. Birlik olmak insanların beyinlerini<br />

dinçleştiriyor. Hukuksuzluklara<br />

karşı mücadele etmek, halka<br />

kendi gücünü gösteriyor. Sahiplendikçe<br />

büyüyor bu kar topu. Çığ olup yıkacağız<br />

önümüzde duranları... Kaçırmalar,<br />

gözaltılar, işkenceler, tutuklamalar<br />

bizi bitiremiyor, bitiremez. Halkın<br />

kökünü kurutabilir misiniz?<br />

Çadırda, direniş günlüğü tutulmaya<br />

devam ediliyor. Direnenler, direnişlerini<br />

kendileri anlatıyor<br />

:<br />

Polis saldırırsa diye<br />

kömürlüğünden malzeme<br />

verenler oldu<br />

74. günümüzde herkesin kulağı telefonda.<br />

Çayan, kaçırılan evlatlarının<br />

akıbetini merak ediyor. Bugün hepsinin<br />

mahkemeye çıkarılacağını öğrenir<br />

öğrenmez, gidebilenler mahkeme<br />

önüne gidiyor, kalanlar da heyecanla<br />

çalacak telefonu bekliyor. İlk<br />

olarak Yusuf'un tutuklandığı haberi<br />

geliyor... Sonra bu havayı güzel bir haber<br />

bozuyor ve diğer gözaltıların serbest<br />

kaldığını öğreniyoruz. Zılgıtlarla<br />

halaya duruluyor bu kez.<br />

Kısa bir süre sonra mahallenin katiller<br />

sürüsü tarafından ablukaya alındığını<br />

öğreniyoruz. Belki boy gösterisi,<br />

belki saldırı hazırlığı... “Biz yine de tedbirimizi<br />

alalım” diyoruz ve parkın etrafını<br />

barikatlarımızla örüyoruz. Kısa<br />

bir süre sonra mahallelerden desteğe<br />

gelen arkadaşlarımız oluyor. Halk<br />

camlardan limon yağdırıyor işkencecilere<br />

beddualar eşliğinde. Kömürlüğündeki<br />

malzemeleri de barikat için<br />

vermekten geri durmuyorlar.<br />

Bu kuşatmanın bizimle ilgisi olmadığını<br />

öğreniyoruz. Terör estirmeye<br />

gelen düşman çekiliyor mahalleden.<br />

Uykusuz ama direnişin diri<br />

tuttuğu bedenlerimiz gece boyu tetikte<br />

olmaya devam edecek. Çünkü düşmanımızı<br />

tanıyoruz...<br />

Dev-Genç’liler sloganlarıyla<br />

çadırı ziyaret ettiler<br />

Direnişimiz 75. gününde Dev-<br />

Genç’liler yine sloganlarla inletiyor-<br />

EMPERYALİZME KARŞI<br />

lar Çayan’ı. “Yaşasın Dev-Genç, Yaşasın<br />

Dev-Genç’liler!”, “Çayan Faşizme<br />

Mezar Olacak!” sloganlarıyla<br />

geliyorlar. Bir anda kalabalık bir halka<br />

etrafında toplanıyoruz onlarla birlikte.<br />

“Dün akşam ne oldu?”, diye soruyorlar<br />

merakla. Anlatıyoruz.<br />

Bugün Taksim’de TAYAD’lı Aileler,<br />

3 günlük açlık grevine başladılar.<br />

Her Cuma olduğu gibi bu hafta da<br />

saat 20.00’de programımız olacak.<br />

Bunun için 25 kişi sesli çağrıya çıkıyor,<br />

programın el ilanlarını dağıtıyor.<br />

“Mahir’den Dayı’ya” sloganıyla adım<br />

atıyorlar Hüseyin Aksoy Parkı’na.<br />

Program saatinde başlıyor. Ardından<br />

meşaleli yürüyüş yapıyoruz.<br />

“Çadır kurulduğundan beri<br />

kahveye daha az gittim”<br />

77. günde, sabahtan beri ziyaretçimiz<br />

çoktu. Pazar günü olması ve insanların<br />

yegane "dinlenme" günü olduğundan<br />

evdeydi halkımız bugün. O<br />

günü de bizimle geçirmek istiyorlar.<br />

Mahalleden bir abimiz, önceden kahveden<br />

çıkmadığını, çadır kurulduğundan<br />

beri üç defa kahveye gittiğini<br />

anlatıyor. Yediden yetmişe, her yaştan<br />

ziyaretçimiz var. Çocuklar çadırımızı<br />

hiç boş bırakmıyorlar.<br />

Bir teyze evine kahvaltılık alışverişi<br />

yapmış. Kendine ne almışsa<br />

derneğe de almış. Açlık grevinde olmayan<br />

arkadaşlar yesin diye. Teyzenin<br />

oğlu askerde ölmüş. “Oğlum orada<br />

ölmeseydi, bu yolda ölürdü o da”<br />

diyor, gözleri doluyor.<br />

Akşama doğru Sarıgazi ve Gülsuyu’ndan<br />

arkadaşlar gelince iyice kalabalıklaştı<br />

çadır. Sohbetimize, türküler<br />

eşlik ediyordu.<br />

Yusuf Aslan kaçırılıp<br />

tutuklanırken, kardeşi<br />

direniş çadırında onun<br />

yerini almıştı<br />

“Direniş çadırında 78. gün. Bugün

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!