12.07.2015 Views

KAYBEDEN, KATLEDEN KATİLLERİ TANIYORUZ - Yürüyüş

KAYBEDEN, KATLEDEN KATİLLERİ TANIYORUZ - Yürüyüş

KAYBEDEN, KATLEDEN KATİLLERİ TANIYORUZ - Yürüyüş

SHOW MORE
SHOW LESS

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

Ülkemizde GençlikGençliğinGündemindenOKULLARIMIZ “EĞİTİM KENTLER”ARACILIĞIYLA TİCARİLEŞTİRİLİYOR!14 Eylül 2011’de, Milli Eğitim Bakanlığı’nın Teşkilatve Görevleri Kanunu yeniden yapılandırılarak, eğitiminkamu hizmetinden çıkarılıp ticarileştirilmesi yönündeyeni bir adım atıldı. Şimdi ise atılan bu adım “Eğitim Kentler”aracılığıyla daha da gün yüzüne çıkarılıyor. EğitimKentler adıyla getirilen bu uygulamayla, ilkokullar ve anasınıfları dışındaki diğer tüm eğitim kurumları şehrindoğu, batı, kuzey, güney taraflarında oluşturulacak kampüsleretaşınacak. Yani, ilkokul ve anasınıfı hariç tüm okullarşehir merkezinden uzak yerlere hatta şehir dışlarına yerleştirilecek.Bu şekilde şehirden uzakta eğitim gören öğrencilerhem merkezi yaşam alanından uzaklaştırılacaklarhem de uçsuz bucaksız yerlerde açılacak kampüslerde eğitimgörerek yalnızlaştırılacaklar.Peki, ülkemizde eğitim kentler aracılığıyla getirilmekistenen nedir?“Eğitim Kentler” kime nasıl hizmet edecek? İşte, busoruları cevaplayabilmemiz için ülkemizdeki eğitimin niteliğinive amacını iyi kavramamız gerekir. Çünkü ülkemizdeverilen eğitim temelde paralıdır ve öğrencileri düzenebağlamak amacındadır. Kurulacak “Eğitim Kentler”de egemen sınıfların bu amaçlarından farklı bir yerde değildir.“Eğitim Kentler”, ticari bir amaç uğruna kullanılacakve öğrenciler buralarda merkezi yerlerden uzaklaştırılarakapolitikleştirileceklerdir. Bu şekilde öğrencilerhalktan ve halkın gerçeklerinden uzak, şehrin bir ucunda,kapalı bir alanda okutularak tüm sosyal çevrelerindenuzaklaştırılacaklar. Böylece, ülkemizde yaratılmaya çalışılandüşünmeyen ve üretmeyen gençlik sayısı daha daarttırılacaktır. Egemen sınıfların da istediği tam budur. Sadeceokul ile ev arasında mekik dokuyan ve okulda olduğusürece ilgilenecek hiçbir faaliyeti olmayan bir gençlik yaratmakistemektedirler. Çünkü egemenler her zaman düşünmeyenve üretmeyen, yoz bir gençlik yaratmak hayalindedirler.Düşünen ve haklarını arayan gençlik onlar içinbirer tehdit unsurudur. Böyle olduğu içindir ki, saldırılarıhep gençliğin apolitikleşmesi yönündedir.AKP iktidarının işbirlikçiliği eğitim alanında da tümçıplaklığıyla ortadadır. Çünkü, “Eğitim Kentler”le amaçlanansadece gençlerin apolitikleştirilmesi değil, yerli veyabancı şirketlere de kapının açılmasıdır. Bunu somutlayanşehir dışında açılacak kampüslerin özel bir şirket aracılığıylaaçılmasıdır. Yani AKP iktidarı anlaşmalı olarakyerli ve yabancı şirketlerle birlikte açtığı kampüslerle öğrencileridaha fazla sömürmektedir. Bu şekilde eğitim, tekellerinçıkarı ve burjuvazinin kazancı için kullanılmaktadır.Bu doğrultuda öğrencilerin eğitimi değil, emperyalistşirketlerin karları ve çıkarları düşünülmektedir. Ayrıcakampüsü kuracak özel şirket, eğitim-öğretim dışındaokuldaki tüm ticari alanların işletilmesini de üstlenecektir.Bu şekilde daha fazla kar sağlayan özel şirketler, yıllıkkira bedeli de almaktadır bakanlıktan. Aynı zamanda,kampüs belli sınırlar içinde olduğundan öğrenciler günboyu bu sınırlar dışına çıkamamaktadır. Mecburen yemekhaneve kantin, kırtasiye vb. tüm ihtiyaçlarını okul içindekarşılamak zorunda kalacak öğrenciler. Şirket de bu şekildemüşterilerini sabitlemiş olacak. Burada müşteri olarakbaktıkları, halkın çocukları ve öğrencilerdir.“Eğitim Kentler” uygulamasının hazırlıkları Ankara’dabaşlamış durumdadır. Şu anda Ankara Altındağ’da 32derslikli bir İmam Hatip Lisesi yapılması planlanıyor.Bu planda 60 öğrenci kapasiteli okul projesinin 6 milyon700 bin liraya mal olacağı belirlenmiştir.Tüm bunların yanında Melih Gökçek yaptığı açıklamalarda“Eğitim Kentler”in öğrencilerin yararına olduğunusöylüyor. AKP iktidarı gerçekten eğitimin sağlıklıyürümesini istiyorsa, önce eğitimi parasız yapmalıdır.Eğitim kurumlarının tüm halka açık ve herkesin eğitiminiamaçlayan nitelikte olması gereklidir. Çünkü bu yerlerbizlerin cebinden çıkan paralarla açılmaktadır. Özel şirketlere,emperyalist tekellere bizim emeğimizle kazandığımızparalar aktarılmaktadır. Yapmamız gereken, bizimparamızla açılan eğitim kurumlarını özel şirketlerineline bırakmamaktır. Buralarda yok edilmek istenen halkdeğerlerimize sahip çıkmaktır. Düzenin amacı kendindenbaşka bir şey düşünmeyen, bencil bir gençlik yaratmaktır.Yani yapılmak istenen sadece kampüslerin şehir dışınaalınmasıyla sınırlı değildir. Halktan tecrit edilmiş okullarıyla,gençliğin bilinçlenmesi ve örgütlenmesinin önünegeçmek istiyorlar.Gençlik olarak düzenin ve AKP iktidarının apolitikleştirmeve yalnızlaştırma politikalarına karşı daha fazlakitlelerle bağ kurarak barikat olabiliriz. Bunun yollarınıbiz üretmeliyiz. Daha fazla örgütlenmeliyiz. Çürümüş duvarlarıyladört bir yanımızı çeviren düzenlerini, ancak paralıeğitim sisteminde dayattıkları tecrite karşı gelerek yıkabiliriz.Ardahan Üniversitesi'ndefaşist saldırı...28 Aralık 2011 tarihinde, son dönemde üniversitelerdeartan faşist saldırılara bir yenisi daha eklendi. ArdahanÜniversitesi İnsani Bilimler ve EdebiyatFakültesi'nde bir grup faşist tarafından devrimci ve ilericiöğrencilere yönelik yapılan saldırıda 1 öğrenci yaralandıve hastaneye kaldırıldı. Faşistlerin okula satırlı,sopalı girmelerine göz yuman polisler sonunda yine devrimcileresaldırdı.BULACAĞIZ VE YARGILAYACAĞIZ Sayı: 18 / 08 Ocak 2012 35

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!