12.07.2015 Views

Yürüyüş dergisi

Yürüyüş dergisi

Yürüyüş dergisi

SHOW MORE
SHOW LESS
  • No tags were found...

You also want an ePaper? Increase the reach of your titles

YUMPU automatically turns print PDFs into web optimized ePapers that Google loves.

meye çalıştığı halkımıza tutunur,bağlanırız.Halkımızın en değerli yanlarını görürüz.Yaratan ve üreten ki halktır.Dünyadaki bütün güzelliklerin içinde,yaratılan bütün değerlerin içinde"emeği" görürüz. Biz o emeğe eğiliriz.Nasırlı ellere, uykusuz gözlere, ikibüklüm olmuş o gövdeye, o saygıyla,korkuyla titreyen çatallı sese eğiliriz.Yıkılan iki gözlü kondular, delinmişpapuçlar, ıslanmış ayaklar, oçaresiz bakışlar, yakılan ağıtlar intikamnedenimizdir.Halkımıza öfkelenemeyiz. Ancakhalkımızı korkuya, baş eğmeye, yozlaşmayaiten nedenlere nefret duyarız.Nefret ettiğimiz her şeyin içindedüzeni görürüz, sevdiğimiz her şeyiniçinde de emek ve mücadele vardır,devrim vardır.Bu duyguları, yerli yerine oturttuğumuzda;düzenle devrim arasınakalın çizgiler çektiğimizde öfkeyidoğru yöne yöneltiriz. Dostlarımızla,yoldaşlarımızla düşmanla konuşurgibikonuşmaz, düşmana hissettiğimizebenzer duygular hissedemeyiz.Yoldaşlarımıza, halkımıza düşmanabaktığımız gibi bakamayız. Bu duygularbirbirine karıştığında, tavır vedavranışlarımız arasındaki çizgi ortadankalktığında, devrimcilik nedenlerimizde belirsizleşmeye başlar.Giderek devrimciliğimiz yozlaşır.Halkımıza ve yoldaşlarımıza duyduğumuzsevgi, düşmana duyduğumuzkin kadar büyüktür. Kin ve sevgibirlikte vardır. Birlikte büyürler.Düşmana duyduğumuz kin, aynı zamandasavaşmaya duyduğumuz kararlılıktır.Kin duymayan sevemez, Kin duymayansavaşamaz.“Çarpışma anında öfkemi ve kinimigemlemek demek, kendi gücümdenvazgeçmek demektir, düşmanımızınsinsice nezaketine teslimolmak demektir. Gülümsemem gerekenyerde gülümserim. Ama yumruğungerektirdiği yerde de selam çakacakdeğilim elbet.” (Fırtına Çocukları,syf. 9) Yoldaşlara Karşı ÖfkeliOlmak SıradanlıktırYoldaşlarımızı severiz. Hem deonun yerine ölmeyi isteyecek kadar.O yoldaşlar ki yaşamı onurlu hale getirmekiçin birlikte aynı yolu yürüdüğümüzmücadele arkadaşlarıdır.Birlikte yürür, birlikte büyürüz. Birliktegüler, birlikte ağlarız. Yoldaşlarbir çift göz gibidirler. Bir göz ağlarkendiğer göz güler mi? Gülmez. Yoldaşlarımızbize emanettir aynı zamanda.Hareketimiz bizi birbirimizeemanet bırakmıştır. Birimizin yanlışıhepimizindir. Birimizin başardığıişte, hepimizin emeği vardır. Başarıhepimizindir. Birimizin kahramanlığıhepimizindir. Birimizin acısı hepimizinbedeninde sancır.Bu nedenlerle halkımıza ve yoldaşlarımızayaklaşımımızı belirleyenbu ayrımdır. Öfkeli davranışlarısürekli hale getirmek demek adaletsizlikyapmak demektir.Bu davranışların kökeninde;1- Emek harcamaktan kaçmakvardır.2- Kendine güvensizlik vardır.3- Kısa yoldan sonuç alacağınızannetmek vardır.4- Sorumsuzluk vardır.5- Sıradanlık; giderek yozlaşmave çürüme vardır.Toplamda bu beş maddeyle ifadeedilebilecek birbirine bağlı nedenlerintemelinde kendisine, partisine veideolojisine güvensizlik vardır. İknaedebileceğine inanmaz. İkna edecekideolojik donanıma sahip değildir. Oideolojik eğitim için kendine de emekvermez. Çünkü devrime sorumlulukduymaz. Devrime sorumluluk duymazçünkü sıradanlaşmıştır, yozlaşmıştır,çürümüştür.Hiçbir sıradanlık masumlaştırılamaz.Hiç bir devrimci kendine sıradanlığıyakıştıramaz. Bilmeliyiz ki sinirli,öfkeli hallerimiz bizi itici halegetirmektedir. İticilik insan ilişkilerikurmanın, insan kazanmanın önündekiengellerden biridir. Devrimciliğimizin,insanlarla kaynaşmamızın,kapsamamızın önündeki engelleri birbir ortadan kaldırmak zorundayız.Elbette ki ilke ve kurallarımızınuygulanması konusunda tavizsiz olacağız.Ama asla sinirli ve itici olmayacağız.Devrimin işlerini yaparkenverdiğimiz emeklerin sonucunu mutlakaalmalıyız. Boşa harcanacak vaktimizyoktur. Gözden kaçırmamamızgereken unsur insandır. İnsanlarımızıkaybetmeyi, onları güvensiz veinisiyatifsiz bırakmayı göze alamayız.Bir işten sonuç alacağım diye, bir işihızlı yapacağım diye insanlarımızıneğitim ve gelişmelerini gözardı edemeyiz.Örgütlediğimiz her işte aynızamanda insanlarımızı eğitiriz. Nasılyapılacağını sabırla, emekle anlatırız.İlk defa yapılıyor olma acemiliğininyavaşlığını, eksiğini düşünürüz. Yavaşda olsa, hatalı bir sonuca da yolaçsa o işte, o hatada, çıkarılması gerekendersleri de bir eğitim haline getiririz.Yoksa insanlarımızı ezerek, kırarak,emir talimata alıştırarak mekanikleştirir,memurlar, bürokratlaryaratırız.Devrimin ihtiyacı olan yaratıcı,üretken, dayanıklı, emekçi, sabırlı, inisiyatifli,çoşkulu devrimcilerdir. Böylebir devrimci kuşağı yaratacağız. İhtiyacımızolan; sorun çözme güvenitaşıyan, adım attığı yerde umut olan,devrimcilik ruhunun yayılmasıdır.Biz, düzenin bize öğrettiği tavır vedavranışlarla değil; devrimin yöntemleriyle,güveniyle, insan sevgisiyle,derviş sabrıyla, bilgeliğiyle insanyetiştireceğiz.Bunun için önce kendimizdenbaşlayarak düzenin kültürünü, eğitim,anlayışını yıkacağız. Düzenin öğrettiğikültür ve davranışlardan devrimcibir ruh ve çoşku çıkmaz. Çünküdüzenin eğitimi düzene uygunkafalar yetiştirir. Hareketimiz hepadaletli, hoşgörülü ve öğreten olmuştur.Olumsuzluklarda, "Biz eğitememişiz,biz anlatamamışız" diyedüşünerek daha fazla emek vereceğiz.Hata ve eksikliklerde bağırıp ça-Sayı: 368<strong>Yürüyüş</strong>9 Haziran2013

Hooray! Your file is uploaded and ready to be published.

Saved successfully!

Ooh no, something went wrong!